Yankı Bağcıoğlu: “Şehit Yakınları ve Gazilerimizin Onurlu Mücadelesi Yalnız Bırakılamaz!”

CHP Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, şehit yakınları ve gazilerimizin karşı karşıya kaldığı derin sorunları bir kez daha kamuoyunun gündemine taşıdı. Son 14 ayda Türkiye’nin dört bir yanında 90’ın üzerinde il ve ilçede, 160’ın üzerinde şehit ve gazi derneğini ziyaret ettiklerini belirten Bağcıoğlu, “Şehit aileleri ve gazilerimizin hayat şartları giderek kötüleşiyor. Bu, artık sadece bir siyasi mesele değil, ulusal bir onur meselesidir” diyerek çağrıda bulundu. Bağcıoğlu, CHP’nin hazırladığı 18 kanun teklifinin bir an önce TBMM gündemine alınmasını istedi.

Yankı Bağcıoğlu yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Son 14 ayda gerçekleştirdiğimiz saha çalışmalarıyla şehit ailelerimizin ve gazilerimizin karşılaştığı ağır hayat koşullarını yakından gözlemledik. Şehit aileleri ve gazilerimiz ile konunun uzmanlarının katıldığı, ortak akıl ve istişareyle çözüm yolları aradığımız ‘Kahramanlara Vefa Çalıştayı’ sonrasında CHP Milli Savunma Komisyonu üyelerimiz aracılığıyla TBMM’ye sunduğumuz 18 kanun teklifinin halen gündeme alınmadığını üzülerek görüyoruz. Bu tekliflerin vakit kaybedilmeden ele alınmasını bekliyoruz.

Şehit ailelerimiz ve gazilerimizin yaşam koşullarının iyileştirilmesine yönelik, kimden geldiğine bakmaksızın her türlü teklifi destekleyeceğimizi bir kez daha kamuoyuna ilan ediyoruz. Çünkü bu konu siyaset üstüdür; bu, ulusal bir sorumluluktur.

Son bir ayda da Manisa, Uşak, Adana, Mersin, İstanbul, Yozgat, Düzce ve Sakarya illerimizdeki şehit yakını ve gazi dernekleri ile emekli asker derneklerini ziyaret ettik. Yozgat’taki temaslarımızda hainler tarafından döşenen bir patlayıcıyı etkisiz hale getirmeye çalışırken iki gözünü kaybeden kahraman bir Mehmetçiğimizle bir araya gelme fırsatı bulduk.

Bu kahraman gazimiz, Güneydoğu’da terörle mücadele ederken, hain örgütlerce döşenen bir el yapımı patlayıcıyı imha etmek isterken ağır yaralanmıştı. Arama tarama çalışmalarında eğitimli bomba imha köpeğiyle görev yapan bu Mehmetçiğimiz, tedavisinin ardından görevden ayrılmak zorunda kalırken, en az görevinden ayrılmak kadar canı gibi sevdiği köpeğinden ayrılmanın acısını da yaşadı. Komutanları, kendisine moral olması için köpeğini emekli ederek hediye etmeyi teklif ettiklerinde, büyük bir fedakârlıkla ‘Belki bir askerimizin, bir vatandaşımızın hayatını daha kurtarır’ diyerek bu teklifi reddetti. Bu örnek davranışıyla, Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Dünyada yüreği senin kadar güzel bir asker görülmemiştir’ sözünü bir kez daha doğruladı.

Cumhuriyet Halk Partisi olarak, aziz şehitlerimizin yakınları ve kahraman gazilerimizin sorunlarının doğrudan takipçisi olmaya, onlarla birebir temas kurarak çözüm üretmeye devam ediyoruz. Aynı zamanda, maaşları açlık sınırının altında kalan TSK personelinin, tazminatlarını alamayan emekli astsubaylarımızın, emekli binbaşılarımızın, atanamayan uzman çavuşlarımızın, sözleşmeli erlerimizin, Atatürk’e ve cumhuriyet değerlerine bağlılık gösterdiği için ihraç edilen teğmenlerin, resen emekli edilen albayların ve askeri sağlık sisteminin kaldırılması sonucu mağdur olan tüm askerlerimizin de yanındayız.

Şehit yakınları ve gazilerimiz, bizim için en öncelikli grupların başında geliyor. Onların yaşadığı sağlık, maaş ve istihdam sorunları acil çözüm beklemektedir. Bugün hâlâ hastanelerde katkı payı ödemek zorunda kalan binlerce şehit ailesi ve gazimiz bulunmaktadır. Terörle mücadelede yaralanıp ‘gazi’ sayılmayan kahramanlarımız vardır. Er gazilerin emsal maaş düzenlemeleri hâlâ yapılmamıştır. Şehit aileleri, şehit anneleri ve babaları asgari ücretin altında maaş almaktadır. Eğitim desteği son derece yetersizdir. İstihdam imkânları kısıtlıdır.

Biz CHP olarak bu 18 kanun teklifinin hızla gündeme alınmasını istiyoruz. Şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin daha onurlu, daha güvenli bir yaşam sürdürebilmesi için bu mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz.

Önümüzdeki günlerde Trakya bölgesindeki şehit aileleri ve gazi dernekleri ile yeni temaslarda bulunacağız. Onların sesine kulak vermeye, onların sorunlarını çözüm önerilerimizle güçlü bir şekilde TBMM’ye taşımaya devam edeceğiz.”