CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir Gaziemir 1. Etap Temel Atma Törenine Katıldı

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, eşi Sayın Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte İzmir Büyükşehir Belediyesi Gaziemir 1. Etap Temel Atma Törenine katıldı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu törende yaptığı konuşmada şunları söyledi:

Efendim hepinize merhabalar. Teşekkür ederim gençler. Teşekkür ederim, benim umudumda sizlersiniz. Hiç meraklanmayın Türkiye’yi çağdaş uygarlığa beraber taşıyacağız, birlikte mücadele edeceğiz bu konuda en ufak bir endişem yok. Bundan gerçekten endişe duymayın. Bu ülkede gençler özgürce düşüncelerini ifade edebilmeli. Bu ülkede gençler işsiz kalmamalı. Bu ülkede gençler umutsuzluğa kapılmamalı. Bu ülkede gençler geleceklerini yurtdışında değil Türkiye’de aramalı. O nedenle sizin bütün hayalleriniz benim hedefim olacaktır bunu sakın unutmayın. Gerçekleştireceğiz.

Efendim hepimiz bir şekliyle Anadolu’nun değişik yerlerinden buraya geldik. Gecekondular yapıldı, babalarınız yaptı, sizler yaptınız, yerleştiniz, imkanlar sınırlı oldu. Ama gün geldi burası deprem bölgesi ve insanlar daha iyi koşullarda yaşamak istiyorlar. Oturdukları evin yaşanabilir olması lazım, parklarının olması lazım, doğalgazının, elektriğinin, suyunun altyapısının iyi olması lazım. Dolayısıyla bir kente yakışır bir yaşam standardını yakalamak lazım. Bölgeyi biliyorum. Bölgenin aynı zamanda İzmir’in bir deprem bölgesi olduğunu da hepimiz görüyoruz. Acılar yaşandı bununda farkındayız ve bu acıların dinmesi gerektiğini de biliyoruz. Evlerin depreme dayanıklı olması lazım. Yeterli mi? Hayır. Evlerin yaşanabilir olması lazım. Yeterli mi? Hayır. Evlerde oturan insanların en azından pencereden baktığı zaman güzel bir doğayı görmesi lazım, parklarının olması lazım. Yaşlılar, gençler, çocuklar o parklarda biraz nefes alabilmeli, güzel bir ortamda yaşayabilmeli insanlar. Aynı zamanda mahallenin bir kültürü vardır. O kültür içerisinde insanlar düğünlerini yaparlar, o kültür içinde insanlar birbirlerinin acılarını paylaşırlar. Dolayısıyla o kültürün, mahalle kültürünün de yaşatılması lazım. İnsanları bir yere göndererek, bir yere sürerek, onlara farklı yerlerden konut vererek onların kültürlerini yok edemezsiniz. O kültüründe o mahallede yaşaması lazım. Çünkü kültür mahallenin temel ama temel motiflerinden birisidir.

Aynı zamanda kentsel dönüşüm yapılırken bir güvencenin olması lazım. Yani evi yıkılacak olan ve daha iyi bir yere taşınacak olan kişinin güven içinde evet benim evim yıkılıyor ama ben güven içinde bir süre sonra daha güzel bir konuta sahip olacağım demesi lazım. Geçmişte bunun acıları yaşandı. İstanbul Fikirtepe olayı gerçekten Türkiye için kolay unutulacak bir olay değildir. Orada insanların evleri yıkıldı, beton ormanları yapıldı, müteahhitle ev sahipleri karşı karşıya getirildi. Müteahhitlerin bir kısmı inşaatları yapamadı, insanlar perişan oldu. Hala perişanlığı yaşıyorlar o insanlar. Ama bizim belediye başkanlarımız böyle bir atmosfere izin vermediler. Sizin muhatabınız doğrudan doğruya belediye. Siz müteahhitle muhatap olmayacaksınız. Belediye yapacak, garantisi, garantörü belediye olacak. Dolayısıyla belli bir güven içinde, güven çünkü bu işin temel noktalarından birisidir. Güven içinde evleriniz zamanında başlayacak, temeli atılacak, şimdi atacağız. Bitecek. Gerçi başkan dedi ki, inşallah dedi anahtar teslimini de beraber yaparız. Niye yapmayalım? Zamanında bitirsin söz veriyorum geleceğiz anahtarları da konut sahiplerine teslim edeceğiz. En büyük hedeflerimizden birisi budur.

Bir şeyden daha emin olmanızı isterim. Belediye Başkanlarımıza engeller çıkıyorlar, bir sürü engel iş yapmasınlar diye. Ama Belediye Başkanı arkadaşlarıma söyledim, asla ve asla mazeret üretmeyeceksiniz. Nitekim Büyükşehir Belediye Başkanımızda bunu söyledi. Biz mazeret makamı değiliz dedi. Bütün engelleri aşacaksınız ve vatandaşa hizmet edeceksiniz dedim. Bu çerçevede çalışıyorlar. Bütün Belediye Başkanı arkadaşlarıma yürekten teşekkür ederim. Onların yapamadığını Belediye Başkanlarımız yapıyor. Ama AK Partili vatandaşların yaşadığı yerlerde büyük sıkıntılar var. Göreceksiniz iktidarı aldığımızda Türkiye’nin neresinde olursa olsun, neresinde yaşarsa yaşasın bütün vatandaşların sorunlarına kilitlenip o sorunları çözeceğiz. Bundan emin olmanızı isterim.

İzmir’in çok güzel bir kent olduğunu biliyorum gerçekten. Ayrıca İzmir milletvekili olduğum içinde gurur duyuyorum. Sizlere hizmet etmek, sizlerin sorunlarını parlamentoda dile getirmek yine benim görevlerimden birisidir. Belediye Başkanlarımız burada tapuda bazı sorunların yaşandığını hazineyle vatandaş tapuları arasında farklılıklar olduğunu ifade etti. Buraya gelmeden önce zaten kendi aramızda görüşmüştük. Belediye Başkanınızda Halil Beyde bunu defalarca bana aktarmıştı. Grup Başkanvekilimiz burada kendisine söyledim Engin Altay Bey. Dedim ki, bu sorunu mutlaka çözün ama çözeceğiniz zaman İzmirlilere haber verin parlamentoda bu görüşmeler yapılırken İzmirlilerde o görüşmeleri izleyebilsinler diye. İnşallah bu sorunu da çözeceğiz bundan emin olmanızı isterim.

Hepinize bu güzel evlerde oturmanızı, huzur içinde oturmanızı, güzellik içinde oturmanızı, misafirlerinizi kabul etmenizi, acı günlerinizde beraber olmayı, acıyı paylaşmayı, hafifletmeyi, sevinçli günlerinizde de kucaklaşmayı sağlamanız benim en büyük dileğimdir. Siz ne kadar güler yüzlü olursanız, siz ne kadar huzur içinde yaşarsanız bizde o kadar memnun oluruz. Bu ülkeye sözüm var, bu ülkede hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek hiçbir çocuk. Her evde huzurun olması için, her evde bereketin olması için mücadele edeceğim. Ben saraylara meraklı olan birisi değilim. Benim için merak alanı istiyorlarsa vatandaşın evidir. Onun sofrasıdır, onun mekanıdır, onun çayıdır, onun kahvesidir, onun fıkrasıdır, onun güler yüzüdür. Herkesin güler yüzlü olmasını isterim.

Hepinize sevgiler, saygılar sunuyorum. Sağ olun, var olun diyorum.