CUMHURBAŞKANI ADAYIMIZI BELİRLEMEK İÇİN OY KULLANMAMIZA
-- GÜN
-- SAAT
-- DAKİKA

15.02.2025

Aylin Nazlıaka: "Ailelerdeki Kadınları, Çocukları Koruyamıyorsan Git İstifa Et Bence!"

CHP Aile ve Sosyal Hizmetlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın resmi Twitter hesabından “Seviyorsan git evlen bence…” paylaşımına şöyle yanıt verdi: "Ailelerdeki kadınları, çocukları koruyamıyorsan git istifa et bence!"

Bakanlık sosyal medya paylaşımının altında “Evlenecek Gençlerin Desteklenmesi Projesi”ne ilişkin bilgi paylaştı. Buna tepki gösteren Nazlıaka, şunları söyledi:

AKP iktidarının "Aile Yılı" söylemi, gerçekte, gençleri yalnızca evliliğe teşvik etmeye yönelik yüzeysel bir politika olmaktan öteye gitmiyor. AKP hükümeti, gençlerin önceliklerine odaklanmak yerine, onları toplumsal normlar ve geleneksel değerler üzerinden baskı altına alıyor. Gençler, iş bulabilmek, özgürlüklerini güvence altına alabilmek, eğitimlerini sürdürebilmek ve barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek için mücadele etmektedir. Yapılan desteklere bakıldığı zaman; göstermelik yardımların düğün ya da ev kurma ihtiyaçlarını karşılayamadığı açıktır.

İktidarın "Aile Yılı" söylemi, ailelerin ciddi travmalar yaşadığı, birçok ailenin toplu can verdiği bir dönemin gerçeğiyle örtüşmemektedir. Bugün Türkiye’de, aileler yangınlarla, depremlerle, işsizlikle ve geçim derdiyle sınanmaktadır. Aile içi şiddet vakaları artarken, açlık ve yoksulluk nedeniyle aile üyeleri intihar ediyor. Aileler, sadece hayatta kalmaya çalışıyor, ekmek parasını bulmakta dahi zorlanıyor. İşsizlik oranları artarken, evlerine ekmek götüremeyen insanlar, yalnızca bedensel değil, ruhsal olarak da tükeniyor. Böyle bir ortamda, sadece “evlenin” demekle sorunların çözüleceğini düşünmek, halkın gerçek sorunlarını görmemek anlamına gelir.

Evliliği bir "zorunluluk" haline getiren bu söylem, Türkiye’deki aileleri büyük bir çelişkiyle yüzleştiriyor. Aileler, sadece evlenmek değil, evliliklerini sürdürebilmek için gerekli olan ekonomik, psikolojik ve sosyal koşulları istiyor. Bu da hükümetin sadece "aile değerleri" üzerinden şekillenen bir politika izlemektense, işsizlikle mücadele, ekonomik istikrar sağlama ve şiddet gibi toplumsal sorunlarla etkin bir şekilde başa çıkacak adımlar atmasıno gerektiriyor.

Bu bağlamda, AKP’nin "Aile Yılı" söylemi, aslında bir maskaralık halini almıştır. Ailelerin yangınlarla, felaketlerle ve katliamlarla boğuştuğu bir yılda, hükümetin çözüm olarak sadece "evlenin" demesi, büyük bir ciddiyetsizlik ve gerçeklerden kopmuş bir anlayışın göstergesidir. Aileleri gerçek anlamda koruyacak bir yaklaşım, evlilik değil, toplumsal refahın arttırılması, işsizliğin son bulması, şiddetin sona erdirilmesi ve insan onuruna yakışır bir yaşam koşulunun yaratılmasıdır. Aksi takdirde, sadece sözde aile değerlerine sahip çıkmak, aileleri daha da kırılgan hale getirmekten başka bir şeye yaramaz. Önemli olan sağlıklı aile yapısına sahip olmak ve bunu sürdürebilmektir.

Bakan Mahinur Özdemir Göktaş kendi ailesini korumakla meşgul.