Ali Mahir Başarır: “Beyefendinin Seçimde Kullandığı Parayı Bugün 85 Milyon Ödemek Zorunda Kalıyor, Bu Utanç Meselesi Bir Durum”

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, “Doğal gazın ÖTV’sine gelen zam yüzde 224. Benzinin ÖTV’sine gelen zam yüzde 98. Motorinin ÖTV’sine gelen zam yüzde 243. 14 Mayıs’tan bugüne benzine yüzde 71, mazota yüzde 81 zam geldi. Bu gece benzine 2 lira daha zam geliyor. ‘Deprem yüzünden yaptık’ dediler. Torba yasayla toplanan para, 1 trilyon 900 milyar lira. Bunun ne kadarını veriyoruz depremzedelere? 527 milyarını. Geri kalan para? İşte beyefendinin seçimde kullandığı parayı bugün 85 milyon ödemek zorunda kalıyor. Bu utanç meselesi bir durum” dedi.

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, bugün TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi. Başarır, şunları söyledi:

“Bugün Cumhuriyetimizin ve bağımsızlığımızın tescillendiği Lozan Barış Anlaşması’nın 100. yılı. Lozan Heyeti başkanı ve Dışişleri Bakanı İsmet İnönü’nün 24 Temmuz 1923’te imzaladığı Lozan Anlaşması’nın 100. yılını coşkuyla kutlayacağız. Bu anlaşma Türk ulusuna karşı 100 yıllardan beri hazırlanmış ve Sevr Anlaşması ile tamamlandığı sanılmış büyük bir suikastın çöküşünü anlatan bir belgedir. Osmanlı tarihinde benzeri görülmemiş siyasal bir zaferdir. Lozan Barış Anlaşması her geçen gün kıymetini yenilemiştir. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra yapılan anlaşmaların hiçbiri 20 sene yaşayamamıştır. Ancak Lozan Anlaşması dün imzalanmış gibi kıymetini, değerini korumaktadır. Bizlere böylesine büyük diplomatik zaferi yaşatan büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü’yü saygıyla, şükranla anarak; sözlerime başlamak istiyorum.

Şu gördüğünüz ajanda, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin milletvekillerine, personeline dağıttığı bir ajandadır. Önemli günler; üstte ya da tam sayfa olarak yazılmakta… 15 Temmuz, tam sayfa. Bugün, 24 Temmuz. Bu sayfa boş. Bugün Lozan’ı önemsemeyenler, görmezden gelenler, büyük bir hata yaptığı gibi tarihe de bir ihanet etmektedir. Meclis’te bugün bir kutlama bir tören var mı? Yok. Oysa biz arkadaşlarımızla Lozan’ın, yani 24 Temmuz’un; resmi bayram ve tatil ilan edilmesi için kanun teklifi vermiştik. Olmaz. Lozan; bu ülkenin kazanmış olduğu en önemli siyasi kazanımlardan biridir. 100 yıldır yaşıyor. Ben bu ajandada Lozan’ın olmamasını kınıyorum.

“YILIN İLK 7 AYINDA GAZETECİLER 364 KEZ HAKİM KARŞISINA ÇIKTI. İKTİDAR GİBİ DÜŞÜNMEDİĞİ İÇİN GAZETECİLER CEZALANDIRILIYOR”

Bugün Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü. 38 gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde. Bunlardan biri de Merdan Yanardağ. Tutuklu ve duruşma günü belli oldu. Üç ay sonrasını duruşma günü verildi. Aslında biz bunları devlet güvenlik mahkemelerinden, özel yetkili mahkemelerden görüyorduk. Neden Merdan Yanardağ’a üç ay sonrasına duruşma günü veriliyor? Tutuklu işler, adli tatilde görülüyor. İstisna. Ama işte basından intikam almak için, muhalif gazetecilerden intikam almak için böyle ibretlik bir duruşma günü verilip yargılama yapılıyor. Yılın ilk yedi ayında gazeteciler 364 kez hâkim karşısına çıktı. İktidar gibi düşünmediği için gazeteciler cezalandırılıyor. Hayır, bu kabul edilemez. Basın özgürlüğü endeksinde 180 ülke içerisinde, 165. Sıradayız. Bu Türkiye’nin utanç belgesidir. Özgür basın; cesurca yazabilen, eleştirebilen basın. Bir şekilde bize yakın olduğu düşünebilen gazeteciler de bizi eleştirebiliyor, bu bize değer katıyor. Bu bize bir kalite katıyor. İktidarın da artık böyle düşünmesi, gazetecilere kelepçe vurmamasını bir kez daha önemle söylüyoruz.

“BU YIL 100 BİN ÖĞRENCİMİZ SIFIR ÇEKMİŞ. BU NASIL BİR ORANDIR? NEDEN EĞİTİM SİSTEMİMİZ BU DURUMA GELDİ?”

Üniversite sınav sonuçları açıklandı. Önemli bir konu. Kazanan öğrencilerimizi tebrik ediyorum. Ama gerçekten sonuçlar vahim. 2020’de 15 bin, 2021’de 23 bin, 2022’de 96 bin, bu yıl 100 bin öğrencimiz, evladımız sıfır çekmiş. Bu nasıl bir orandır? Neden eğitim sistemimiz bu duruma geldi? Her geçen gün daha kötüye gidiyor. Bu 21 yıllık bu iktidarın yanlış uygulamalarındandır. Eğer biz öğrencilerimizi cemaatlere ve vakıflara teslim ediyorsak, eğitim kalitemizi artırmıyorsak, dünyanın çok gerisinde kalıyorsak bunu düşünmeliyiz. En çok Saray’da oturan beyefendi ve Milli Eğitim Bakanları düşünmelidir.

“100 BİNLERCE AİLE, ÇOCUKLARINI OKULDAN ALMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA. BUNA MUTLAKA ÇÖZÜM BULUNMALI”

Diğer bir sorun, vakıf üniversitelerine yapılan zamlar. Yüzde 150’ye varan zamlar var. İki maaşını bir araya getirerek çocuklarını okutan insanlar, çocuklarını okuldan alıyorlar. Çünkü yüzde 150 gibi bir zam, yani 50 bin liradan 500 bin liraya kadar üniversite ücretini inşalar ödeyemiyor. Bunu dert eden bir iktidar var mı? Yok. 100 binlerce aile, çocuklarını okuldan alma tehlikesiyle karşı karşıya. Buna mutlaka çözüm bulunmalı.

“EYLÜL AYINDAN İTİBAREN ÇOCUKLARIMIZ SOKAKTA KALACAK. ÇOCUKLARIMIZ EĞİTİMİNİ ALMAK İÇİN OKULLARININ BULUNDUĞU ŞEHİRLERE GİDEMEYECEK”

Üniversite kazanan, daha önce kazanan evlatlarımız, barınma sorunu… Ev fiyatlarını biliyoruz. Üç öğrenci bir araya gelip ev tutabiliyordu. Şu anda imkânsız. Özel yurt fiyatları? 20 bin lira ile 30 bin lira arası. Bugün Türkiye’de bu fiyatları verebilecek aile yüzde 10’larda. Yani eylül ayından itibaren çocuklarımız sokakta kalacak. Çocuklarımız öğrenimini, eğitimini almak için okullarının bulunduğu şehirlere gidemeyecek durumda. Peki bunun önlemi alındı mı? Hayır. Geçen sene de böyleydi, daha önceki sene de böyleydi. Yani yurt yapan, evlatlarının, öğrencilerinin barınma sorununu çözmeyi dert eden bir iktidar maalesef ki yok. Ama bu sene bunu çok çok daha sıkıntılı ve ailelerin mağduriyetini hep beraber yaşayacağız.

“TORBA YASAYLA TOPLANAN PARA, 1 TRİLYON 900 MİLYAR LİRA. BUNUN NE KADARINI VERİYORUZ DEPREMZEDELERE? 527 MİLYAR LİRA. GERİ KALAN PARA?”

Zamlar… Beslenme ve barınma… Çok temel iki sorun. Şimdi buna bir de ulaşım sorunu eklendi. Doğal gazın ÖTV’sine gelen zam yüzde 224. Benzinin ÖTV’sine gelen zam yüzde 98. Motorinin ÖTV’sine gelen zam yüzde 243. Şimdi biri bana bunu açıklayabilir mi? 14 Mayıs’tan bugüne benzine yüzde 71, mazota yüzde 81 zam geldi. Bu gece benzine 2 lira daha zam geliyor. Mersin’de bir kamyon limon yüklüyor. Maalesef ki taşıma maliyet limondan daha fazla para tutuyor. Kars’taki et, Çanakkale’deki peynir. Şimdi bunu deprem yüzünden yaptık dediler. Peki torba yasayla toplanan para, 1 trilyon 900 milyar lira. Bunun ne kadarını veriyoruz depremzedelere? 527 milyarını. Geri kalan para? İşte beyefendinin seçimde kullandığı parayı bugün 85 milyon ödemek zorunda kalıyor. Bu utanç meselesi bir durum.

“NEDENSE HEP BİZ DAYANIŞIYORUZ?”

‘Asrın dayanışması’ dedi beyefendi. Nedense hep biz dayanışıyoruz? Emekli dayanışması, çiftçi dayanışması, öğrenci, memur… Hep bu insanlar dayanışmak zorunda. Peki beyefendi uçaklarından, korumalarından, arabalarından, saraylarından, personellerinden vazgeçiyor mu? Hayır. Beyefendi ‘asrın dayanışmasına’ katılmıyor. Kim katılıyor? Ezilen kesim katılıyor. Bu utanç meselesidir.

“MOTORLU TAŞITLARA YAPILAN ZAM. BUGÜN ANAYASA MAHKEMESİ’NE BAŞVURUYORUZ İPTALİ İÇİN”

Motorlu taşıtlara yapılan zam. Bugün Anayasa Mahkemesi’ne başvuruyoruz iptali için. Umarım Anayasa’nın 73. Maddesi dahil olmak üzere vergi hukuku ilkelerini Anayasa Mahkemesi göz önünde bulundurur. Milyonlarca insanın cebine haksız olarak uzatılan o eli çeker. Anayasa Mahkemesi’ne bu konuda güveniyoruz.

“İLAÇ BÜYÜK BİR SORUN. İLACA ERİŞMEK BÜYÜK BİR SORUN. YÜZDE 30 BUÇUK CİVARINDA İLACA DA ZAM GELDİĞİNİ GÖRÜYORUZ”

İlaç büyük bir sorun. İlaca erişmek büyük bir sorun. Yüzde 30 buçuk civarında ilaca da zam geldiğini görüyoruz. Vatandaşı ezdirmeyeceğim diyor beyefendi. Ben tüm yurttaşlarımıza soruyorum. 14 Mayıs’tan bugüne kadar yaşadıklarınız, gelen zamlar ne hissettiriyor size? Demek ki hepiniz seçime kadar kandırıldınız. Seçime kadar zam yok. Seçimde milyarlarca lira halkın parası harcanıyor ve hemen seçimden sonra her şeye zam geliyor. Bu siyasal bir dolandırıcılıktır. 85 milyon kandırılmıştır. Türkiye çözümü olmayan bir yola doğru gidiyor.

“BU ÜLKENİN ARAZİSİNİ, KAMU BANKALARINI BİR GRUP ZENGİNİ DAHA FAZLA ZENGİN ETMEK İÇİN BEŞLİ ÇETEYİ DOYURMAK İÇİN SATACAKSANIZ, BU 85 MİLYON DİRENMELİYİZ VE İZİN VERMEMELİYİZ”

Körfez ülkelerini ziyaret etti beyefendi 200 kişilik bir heyetle. Nasıl bir yatırım, nasıl bir para beklentisi var? Şimdi neyi satacaklar? Kamu bankalarını mı? Arazilerimizi mi? Neyin karşılığında, nasıl bir anlaşama yapılmış, nelere imza atılmış, nasıl bir yatırım yapılmış ve neleri satacaklar biz bunu öğrenmek istiyoruz. 200 kişiyle gittiniz, eğer bu ülkeye gelip fabrika kuracaklarsa, gerçek anlamda yatırım yapılacaksa bir sözüm yok ama bu ülkenin arazisini, kamu bankalarını bir grup zengini daha fazla zengin etmek için beşli çeteyi doyurmak için satacaksanız, bu 85 milyon direnmeliyiz ve izin vermemeliyiz.

İzmir Alsancak Limanı, Haydarpaşa Limanı… Bunlar konuşuluyor. Gerçekten bunlar için gitmişse, özelleştirme adı altında bunları satacaksa buna hep beraber direneceğiz.

Yarın Genel Görüşme için Meclis’i toplantıya çağırdık. Neden? Zaten fazlasıyla tatil yapan bir Meclis var. Asgari ücretin yaklaşık 7 katı oranında maaş yapan biz milletvekilleri görev yapmak zorundayız, çalışmalıyız. Ülkeyi bekleyen çok önemli sorunlar var. Ama bu zamlar… Emeklinin durumu, memurun durumu… Bununla ilgili Meclis’in tutumu çok önemli. Gelsinler mesela, yarın toplanacağız. Emeklinin durumunu konuşalım… Gelin Türkiye’deki tüm emeklilerin aylığını asgari ücret oranında yapalım. Bir işe yarayalım. Bu Meclis, görevini yapsın. Temmuz, ağustos, eylül… Tatil yapmasın. Meclis çalışsın.”

Başarır, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Dün toplanan CHP PM ile ilgili bir sorular üzerine Başarır, “Parti Meclisimizde alınan kararların bir kısmı salt çoğunlukla bir kısmı 3’te 2’yle alınıyor. Neden bu oranları vermişiz? Bir kısmı evet diyecek bir kısmı hayır diyecek. 31 kişi evet vermişse 29 kişi hayır vermişse bu bölünme değil tam aksine demokrasinin, fikir özgürlüğünün tartışıldığı PM’yi anlatıyor. Eğer 60 tane evet ya da 60 tane hayır çıkarsa bence bir sorun vardır. Gayet güzel tüm arkadaşlarımız fikirlerini söyledi, Genel Başkanımız bunlara cevap verdi. Çok verimli bir gündü bence 13 saat sürdü… Tansiyon yüksek değildi. Hatta gayet esprilerle, sohbet tarzında geçti. Birçok öneri geldi. Tüzüğümüzden, programımızdan, ülkenin geleceğine dair, yoksullukla, Meclis’in çalışmasıyla ilgili, yazın yapacağımız eylemlerle ilgili geldi ama hiç kimse hiç kimseye ültimatom vermedi.”

Başarır, bir gazetecinin, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın’ın, CHP MYK toplantılarına alınmayacağı yönündeki iddiaları sorması üzerine; “Böyle bir şey konuşulmadı, PM toplantısında. Bu konuda benim de bir bilgim yok. Gökhan Bey’e bu durumu sorsanız daha iyi olur. Bizim Tüzüğümüz, Grup İç Yönetmeliğimiz belli. Ona göre yönetilen bir partiyiz. Benim bir bilgim olmadığı için cevap vermem doğru olmaz” dedi.