09.05.2020
09.05.2020
CHP Kadın Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, Anneler Günü nedeniyle yaptığı basın açıklamasıyla Türkiye'de anne olmanın gerçeğini gözler önüne serdi.
Karabıyık’ın açıklaması şöyle:
Artık annelerin yüzünün güldüğü, evlatların yatağa aç girmediği, iş bulabildiği ve şehit acısının annelerin yüreğini yakmadığı günleri istiyoruz
Oğlunun işsizliği, eşinin emeklilik sorunları, kızının istihdam edilemeyişi, hanesinin geçim sıkıntısı, annenin öncelikli sorunudur. Bu nedenle eşitlik, kadınların yaşam memnuniyeti ve refahı için yapılacak çalışmalar birçok alanla ilişkilendirilmelidir. Annelerin yüzünün güldüğü, kadınların huzurla ve güven içinde yaşadığı bir toplum için gerekenleri yapmak hepimizin sorumluluğudur.
Peki biz bu çağrımızı her fırsatta yinelerken Türkiye’de anneler neler yaşıyor?
Türkiye’de kadınlar cinsiyetleri nedeniyle açıkça ayrımcılığa uğruyor, eğitim olanaklarından yoksun bırakılıyor, erken yaşta evlendiriliyor, aile içi cinsel ve fiziki şiddete maruz kalıyor. Bu olaylar her gün çok yakınımızda, belki yanıbaşımızda yaşanıyor…
Bazı ailelerde erkekler, eşlerinin veya kızlarının eğitim alma fırsatına, onların çalışma, para kazanma hakkına engel oluyor. İşgücü piyasasında ise, kadınlar istihdamda kendine yer bulmaya çalışırken cinsiyeti nedeniyle hatta çoğu zaman anne olduğu için ayrımcılıkla karşılaşıyor. İş bulmakta zorlanıyor, erkeklere oranla daha düşük ücretle ve güvencesiz işlerde çalışmak zorunda kalıyor.
Uluslararası kuruluşların raporlarına göre ise, anne olmanın en ağır bedelini çalışan Türk anneleri ödüyor. Çünkü çalışan anneler, doğum sonrası çalışma hayatının kesintiye uğraması, daha düşük gelir sağlamasına rağmen düşük saatlerle çalışma imkânı sunan, esnek işlerin tercih edilmesi ve işe alma ve yükselmede karşılaştıkları sorunlar nedeniyle anne olmayan kadınlara göre daha az kazanıyor.
Türkiye, annelık ücret farkının en yüksek olduğu ülke; yani anne olmanın bedelini en ağır, anne olmayan bir kadına göre yüzde30 daha az ücret alarak, çalışan Türk anneleri ödüyor. Hattta ne yazık ki, anne olduktan sonra işgücü piyasasından çıkan kadınlar çoğu zaman çalışma hayatına geri dönmüyor.
Çocuk bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılması, kadınların doğum sonrasında çalışma hayatına dönmesini için yapılan desteklerin artırılması ve bu konuda annelerin ihtiyaçları tespit edilerek çözüme ulaştırılması, anne olduktan sonra istihdamdan uzaklaşmak zorunda kalan kadınların sorunlarını ortadan kaldırabilir. Bu noktada doğru politikalarının üretilmesi için sorunun kaynağı doğru tespit edilmelidir
Annelerin yaşadığı sorunların çözülmesi, kadın haklarının gelişmesi kadın, erkek, yaşlı, genç tüm vatandaşlarımızın hayatını geliştirecek, daha adil, daha özgür, daha demokratik bir Türkiye'nin yolunu açacaktır. Kadınların işsizlik oranı hala erkeklerden kat kat yüksek, okuma yazma bilmeyen kadın sayısı hala bu kadar yüksek ve okullaşamayan kız çocuğu sayısı hala bu kadar yüksekse, kadına bakış açısı ve kadının kimliği konusunda halen sorunlarımız varsa, bu sorunlara öncelikle eğilmeliyiz. Asıl sorumluluğumuz budur!
Bu duygu ve temennilerimle, sevgi ve özverinin simgesi, en değerli varlığımız annelerimizin, koronavirüs salgını ile mücadele ettiğimiz bu günlerde evinden, yavrularından uzak canla başla çalışan, çocuklarını iki aydır göremeyen, onlara sarılıp öpemeyen sağlık çalışanı annelerin, kahraman şehitlerimizin sadece anneler gününü değil her günü yüreklerindeki acı ile yaşayan annelerinin ve yüreği evlat sevgisiyle dolu tüm kadınlarımızın Anneler Gününü içtenlikle kutluyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum."
24.12.2024
23.12.2024
23.12.2024
23.12.2024