10.04.2019
10.04.2019
CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI AYKUT ERDOĞDU:
-“PİYASALAR PAKET DEĞİL, MAZBATA BEKLİYOR”
-“EKONOMİ, YASA VE MİLLETİN İRADESİNİ HİÇE SAYAN BİR DEVLETE GÜVENMEZ”
-“ EKONOMİK KRİZİN CİDDİYETİNİ HALA KAVRAYAMAMIŞ BİR YÖNETİMİMİZ VAR”
-“PAKET, ALELACELE HAZIRLANMIŞ, BAŞTAN SONA TEMENNİLER MANZUMESİ”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın bugün açıkladığı “Reform Paketi”ne ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Piyasalar reform paketi değil, mazbata bekliyor” dedi.
Hukukun egemen olmadığı ve meşruiyetin kaynağının millet iradesi olduğu kabul edilmeden açıklanan tüm paketlerin, ekonomiye güven vermeyeceğini kaydeden Erdoğdu şunları söyledi:
“İş dünyası hareketsiz bir durumda mazbatanın verilmesini bekliyor. Eğer aksi bir durum olursa ülke tan anlamıyla felaketle karşı karşıya kalacak. Demokrasinin olmadığı bir yerde istediğiniz yapısal reformları yapın işe yaramaz. Ekonomi, 10 gündür katledilen yasa ve milletin iradesini hiçe sayan bir devlete güvenmez. İçişleri Bakanı’nın polisleri kapı kapı dolaştırıp sahte seçmen bulmaya çalıştığı, seçim iptal edilsin diye yasa ve hukukun katledildiği bir ülkeye hiç kimse yatırım yapmak için gelmez. Böyle bir demokrasi ve hukuk anlayışıyla bu krizden çıkmanın imkanı yok. Ekonomide düzlüğe çıkmanın tek ilacı demokrasi hukuk ve özgürlüğün sağlanması. Bugün yaptıkları açıklamada sadece yargı ve hukuk reformuna dair somut iki-üç adım olsaydı piyasada heyecan dalgası oluşturulabilirlerdi ama piyasaya yeni bir hayal kırıklığı daha yaşattılar.”
Açıklamada bugün yaşanan sorunların yapısal nedenlerine dair en ufak bir değerlendirme bulunmadığını kaydeden Erdoğdu, “Nedenleri doğru tahlil edemeyenlerin bakışındaki miyopluk da şaşırtıcı değil” dedi. Albayrak’ın açıklamasının diğer bir özelliğinin de yeni bir bürokratik karmaşaya yol açması olduğuna dikkat çeken Erdoğdu, “İşlevleri tam olarak tanımlanmamış, bütüncül bir planlama ufkundan yoksun kurumlar çözüm getirmez, yeni sorunlar yaratır. Ne yazık ki ekonomi yönetimi krizi yönetemiyor. Krizin süresini uzatıyorlar, tahribatı ağırlaştırıyorlar. Reform paketi beklerken, belirgin olmayan reform vaat paketi ile karşılaştık. Maalesef ekonomik krizin ciddiyetini hala tam anlamıyla kavrayamamış bir yönetimimiz var. Sunumda Türkiye’nin bugün ihtiyaç duyduğu kaynağı nasıl temin edeceği, borçları nasıl çevireceği ve enflasyonu nasıl düşüreceği anlatılmadı. Bu haliyle paket, alelacele hazırlanmış, baştan sona temenniler manzumesi” diye konuştu.
BOMBOŞ BİR AÇIKLAMA
Erdoğdu, açıklanan pakette, kamu bankalarının sermaye enjeksiyonuna muhtaç hale geldiğinden başka somut bir bilgi bulunmadığını ifade ederek, şöyle devam etti:
“Bankalara devlet teşviği dışında hiçbir getirisi olmayan bomboş bir açıklama. Bugüne kadar yaptıkları reel sektörün sorunlarını ertelemek ve devlet bankaları aracılığıyla kredi çöküşünü sonlandırmaktan ibaretti. Devlet bankalarının kullanılmasının da sonuna gelinmiş olduğu görülüyor ki, bankaların sermayelendirilmesi için şimdilik 28 milyar TL tutarında özel tertip borç kâğıdı çıkartacaklar. Kriz sırasında tercih ettikleri yöntem devlet bankalarını eritti, bankacılık sektöründe kriz tehlikesi belirdi. Şimdi finansal riski toplumsallaştırıyorlar.
Vergi tahsilat oranlarının düşüren, Türkiye’nin bütçe açığını ağırlaştıran bu yönetimin ciddiyetsizliği paketteki vergi reformuna ilişkin cümlelerden de belli oluyor. Hem vergiyi tabana yaymak hem de kurumlar vergisini düşürmek Türkiye’nin verili koşullarında mümkün değildir. 2018 yılı itibariyle kurumlar vergisinin oranı yüzde 22’dir. Diğer bir deyişle vergi yükü zaten tabandadır. Vergiyi tabana yayacağız demek, şirketleri kurtarma maliyetinin vatandaşların üzerine yıkılacağı anlamına gelir.”
BAZI ŞİRKETLERİN TASFİYESİ İÇİN KARAR ALINMIŞ
Reform paketinde borçlarını ödeyemeyecek şirketlerin tasfiyesinden bahsedildiğine değinen Erdoğdu, iktidarın bu tehlikeli süreci layıkıyla yönetebileceklerinden şüphe duyduklarını bildirerek, “Şimdiye kadar birlikte hareket ettikleri sermaye çevrelerinden bazılarının feda edileceğine dair bir karar almış olduklarını da anlayabiliyoruz. Bunun sonuçlarını izleyen günlerde göreceğiz. Kapalı devre işlemesi muhtemel bir kredi derecelendirme kuruluşu gibi eski bir vaatle bir arada dillendirilmesi, piyasada hangi şirketin nasıl faaliyet gösterebileceği konusunda devletin müdahale alanının genişlemesi olasılığını gösteriyor” dedi.
Pakette Kıdem Tazminatı Fonu kurulacağının açıklandığını ve fona işçinin katılımının da sağlanacağının açıkladığını anlatan Erdoğdu, şu görüşleri dile getirdi:
“İşsizlik sigortasından sonra belli ki işçinin kıdem tazminatına da çökecekler, alın terini gasp edecekler. Kıdem tazminatı işçinin güvencesidir. Türkiye’deki bireysel emeklilik sistemi, katılımcılarını reel olarak kayba uğratabilen, biriken fonları koruma hususunda henüz yeterince gelişmemiş bir sistemdir. Bu düzenlemenin işçilerin hak kaybına yol açabileceği bellidir. Böyle bir şeye izin vermeyeceğimizi bilsinler.”
Tarımdaki çöküşün ve artan gıda fiyatlarının sorumlusu olan AKP yönetiminin gıda fiyatlarının artışına karşı somut bir çözüm getirmediğine de dikkat çeken Erdoğdu, “17 yıldır IMF programını kesintisiz uygulayarak tarımda bugün yaşananların sorumluları SERA AŞ kurarak gıda enflasyonunu yavaşlatmayı vaat ediyor. Sera AŞ kurarak gıda enflasyonunu düşüreceğimizi zanneden iktidar, tanzim satış fiyaskosundan hiç ders almamış” dedi.
25.12.2024
25.12.2024
25.12.2024
25.12.2024