Yankı Bağcıoğlu: “TSK’ye Ait Bazı Gemilerin Eğitim/Test Gemisi Olarak Ayrılması Hakkında MSB’nin Yaptığı Açıklamada İletişim Hatası Var”

Türk Deniz Kuvvetleri, özellikle 1993 yılından itibaren başlayan süreçte, 2011 yılında meyvasını vermeye başlayan milli projelerle şüphesiz bölgemizdeki en güçlü bahriyedir.

Ayrıca, İnsansız Araçlar gibi kazandığı oyun kurucu yetenekleri ile küresel ölçekte de iddialı bir konuma gelmiş, dünyadaki sayılı Deniz Kuvvetleri arasındaki yerini almıştır.

Ancak imkan kabiliyetler, eğitim seviyesi ve harekat kabiliyeti, caydırıcılık için tek başına yeterli unsurlar değildir. Bilgi harekatı kapsamında etkili, yerinde ve gerektiği kadar iletişim de bu kapsamda oldukça önemlidir.

28 Mart Perşembe günü Milli Savunma Bakanlığı tarafından basına yapılan açıklamada, “Yavuz sınıfı fırkateynlerden TCG Yavuz ve TCG Fatih’in, Doğan sınıfı hücumbotlardan TCG Tayfun ve TCG Volkan’ın, Engin sınıfı mayın avlama gemilerinden TCG Edremit’in ekonomik ömürlerinin sonuna yaklaşmaları ve cihazlarının demode olmasına bağlı olarak harekat etkinliklerinin azalması nedeniyle eğitim/test gemisi olarak kullanılabilmeleri maksadıyla yardımcı gemi tipine dönüştürülmüştür” denildi.

Bu açıklamada gemilerimizin tip göstergelerinin değişiminin sebeplerinin açık bir şekilde paylaşılması, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Milli Savunma Bakanlığı’ndan Sorumlu emekli Tümamiral Yankı Bağcıoğlu tarafından eleştirildi.

Bağcıoğlu yaptığı açıklamada TSK için “Caydırıcılık” olgusuna vurgu yaparak ilgili gemilerin tip göstergelerinin değiştirilmesinin sebeplerinin resmi makamlarca açık bir şekilde “cihazların demode olması, kullanım ömürlerinin sonuna yaklaşması ve hareket etkinliğinin azalması” olarak gösterilmesinin caydırıcılığın idamesi, personel moral motivasyonunu ve nisbi kuvvet mukayesesinde üstünlüğün muhafaza edilmesi açısından uygun bir tarz olmadığını belirtti.

Bağcıoğlu açıklamasında “Böyle bir tip göstergesi değişikliğine ihtiyaç varsa “ harekat ihtiyaçları” nedeni ile yapıldığının belirtilmesinin ve kesinlikle emin olduğum şekilde tüm savaş gemilerimizde olduğu gibi “bu gemilerin de verilebilecek harekat görevlerinin icrasına hazır olduğunun” vurgulanması yeterli olacaktı.” ifadesini kullandı.

Ayrıca Bağcıoğlu, açıklamasında belirtilen gemiler dışında mevcut durumda muharip gemi statüsünde bulundurulan 2 Yavuz sınıfı fırkateyn, 1 Doğan sınıfı hücumbot ve 2 Ay sınıfı denizaltının da aynı sınıf gemiler olduğunu belirtti ve bu resmi açıklamanın aynı zamanda görevdeki bu gemilerimizin de harekat etkinliğinin azaldığının kabul edildiği anlamına gelebildiğini ve dışarıya yanlış mesaj verilebileceğini kaydetti.

Bağcıoğlu bu konu hakkında son olarak, Deniz Kuvvetleri unsurlarının Somali’de görevlendirilmesi durumunda bölgemizdeki diğer devletlerle nisbi kuvvet mukayesesinde üstünlüğümüzün olumsuz etkileneceğine bir kez daha dikkat çekti ve uyarıda bulundu.