24.09.2024

Ulaş Karasu: Hortumun Adı Yap-İşlet-Devret Modeli

GÖZDE ŞİRKETLERE 10 YILDA 122 MİLYAR ÖDENDİ

İktidarın “Milletin cebinden bir tek kuruş çıkmıyor” diyerek savunduğu yap-işlet-devret projeleri için ödenen garantilerin yanı sıra, ödenen kur farkı da katlanarak artıyor. Dolar ve Euro yükseldikçe bu projeleri yapan şirketlere kur farkı da ödeniyor. Son 10 yılın faturası 122.3 milyar TL oldu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, “İktidar, milyonlarca emekliyi, asgari ücretliyi, genci görmezden gelirken birkaç yandaş firmanın kasası doluyor. Esnafa, çiftçiye, emekliye, memura, gençlere ne verdiniz? Sadece borç verdiniz. Biz bu soygun düzenine son vereceğiz!” dedi.

Yap-işlet-devret projeleri, hazinede kara delik olmayı sürdürüyor. Sayıştay raporlarına göre, son 10 yılda şirketlere ödenen kur farkı 122.3 milyar TL’yi buldu. Sadece geçen yıl Hazine garantili dış kredi kullanan kamu kurum ve kuruluşları tarafından 94 milyar 376 milyon TL oldu. Bu tutarın 17 milyar 887 milyon TL'sini kur farkı oluşturdu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, “Biz bu soygun düzenine son vereceğiz!” dedi.

VERGİ ÖDEMEYEN ŞİRKETLER

Sayıştay’ın 2023 yılı hazine garantili borç hesaplarına ilişkin olarak yaptığı incelemede hazine garantili borç miktarında devir, garanti verilmesi, ödeme, kur farkı ve düzeltme gibi işlemler sonucunda projelerin oluşturduğu karadelik tam olarak ortaya çıktı. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sivas Milletvekili Karasu, iktidarın “Milletin cebinden bir tek kuruş çıkmıyor” diyerek savunduğu yap-işlet-devret projeleri için ödenen garantilerin yanı sıra ödenen kur farkının da katlanarak arttığına dikkat çekti. Sayıştay raporlarına yansıyan bu konuda Karasu, şöyle dedi:

“İktidar, milyonlarca emekliyi, asgari ücretliyi, genci görmezden gelirken birkaç yandaş firmanın kasası doluyor. Dolar ve Euro yükseldikçe, yap işlet devret ile yapılan projeleri yapan şirketlere kur farkı da ödeniyor. Bir taraftan bu şirketlere gelmeyen yolcu, uçmayan uçak, hastalanmayan yurttaş için ödemeler yapılırken bir yandan da ekonomik kriz nedeniyle artan döviz kuru yükselen ABD ve AB ülkelerindeki enflasyondan da kaynaklanan farklar eklenerek ödemeler yapılıyor. Vatandaş geçmediği köprünün, binmediği trenin, inmediği havalimanının ücretini bir taraftan kendi cebinden ödüyor, yetmiyor bir de üstüne kur farkını ödüyor. Sayıştay raporunda da var. Bu kur farkı yapılan dolar bazlı sözleşme hükümleri gereği ilgili yıllardaki dolar kurundan TL’ye çevrilerek hesaplanmış. Yani son 10 senede Hazine’nin kasasından ödenen kur farkı tutarı aslında çok daha fazla. Üstelik bu şirketlerin içinde vergisini dahi ödemeyenler var. Bu parayla yeni havaalanları, yeni köprüler, binlerce öğrencilerin barınabileceği yeni öğrenci yurtları yapılabilir, milyonlarca işsize iş olanağı yaratılabilirdi. Ama iktidar bu sürede esnafa, çiftçiye, emekliye, memura, gençlere ne verdi? Sadece borç verdi. Biz bu soygun düzenine son vereceğiz. Çünkü bu halkın bütçesinden rant zengini şirketlerin kasasına doğrudan bağlanan bir hortumdur”

10 YILDA 122.3 MİLYAR TL

Sayıştay raporlarına göre son on yıldaki kur farkı ödemesi şöyle oluştu:

• 2014 yılı ödenen kur farkı: 4.652.884.235 TL

• 2015 yılı ödenen kur farkı: 9.284.858.675 TL

• 2016 yılı ödenen kur farkı: 3.748.570.280 TL

• 2017 yılı ödenen kur farkı: 8.798.220.568 TL

• 2018 yılı ödenen kur farkı: 25.117.477.188 TL

• 2019 yılı ödenen kur farkı: 10.117.321.727 TL

• 2020 yılı ödenen kur farkı: 16.230.588.127 TL

• 2021 yılı ödenen kur farkı: 14.996.501.804 TL

• 2022 yılı ödenen kur farkı: 11.552.695.757 TL

• 2023 yılı ödenen kur farkı: 17.887.301.403 TL