Özgür Özel, TGS’nin Sputnik Grevine Destek Verdi: “Grevi Kırmaya Çalışan Sputnik’e Siyasetçiler Demeç Vermesin, Biz Vermeyeceğiz”

CHP Grup Başkanı Özgür Özel, Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın Sputnik işyerlerindeki grevine destek verdi. Ankara’da grev yapan gazetecileri ziyaret eden Özel, “Açıkça beyan ediyoruz ki; bundan sonra Sputnik’in, ki grevin başından beri öyle de yapıyoruz, ama buradan ilan ediyoruz ki; Sputnik’in telefonuna çıkmayacağız, sorularını cevaplamayacağız, onlara kendi basın bültenlerimizi yollamayacağız. Grevi kırmaya çalışan Sputnik’e siyasetçiler demeç vermesin, biz vermeyeceğiz. İnsanlar da bunların yaptığı haberleri okumasınlar. En büyük destek budur. Sputnik’in internet sitesinden haber okumamak, Sputnik’in yaptığı haberlere tıklamamak ve onlara haber kaynağı olmamak da en büyük destektir. Biz üstümüze düşeni yapacağız. Sözümüze değer veren herkesi bu mücadeleye destek vermeye çağırıyoruz” dedi.

TGS, Sputnik Türkiye yönetimi ile sürdürdüğü toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine grev kararı almıştı. Kararın ilanından sonra Sputnik Türkiye, TGS üyesi 24 çalışanını işten çıkarmıştı. Grev, 14’üncü gününde devam ediyor. CHP Grup Başkanı Özgür Özel’e; TBMM İdare Amiri CHP Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş, CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu ve CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut eşlik etti. Gazetecilerle sohbet eden Özel, daha sonra şu açıklamayı yaptı:

“Bugün Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın, Sputnik’te örgütlenmesinin sonucunda işten çıkarmalarla buna yanıt veren, kanunsuz bir şekilde ve bir anayasal hakkı ihlal ederek yanıt veren Sputnik işverenine karşı Ankara’da 4, İstanbul’da 20 işten çıkarılan meslektaşları için direnen ve grev yapan arkadaşlarımızın yanında olmak üzere buraya geldik.

Türkiye’de zaten sendikal hareket, sendikalaşmanın önünde yeterince engel var. Kanuni güvenceler yeterli değil. Türkiye’nin dört bir yanında sendikal mücadele veren emekçilerimizin en büyük sorunu tam örgütlendikleri anda işten çıkarılmaları. Buna karşı çok ağır bir tepki vermesi gerekir Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın. Emekçinin yanında durması gerekirken; bu konuda ciddi bir zafiyet Türkiye’nin gerçekliği. Mesele bir yayın kuruluşunda, medya organında olduğunda mesele sadece emekçinin haklarının ihlal edilmesinden de öte hepimizin özgürce haber alma hakkına da bir saldırı noktasına geliyor.

Medyada, basında; basın emekçilerinin örgütlenmesi işverenin kamu otoritesine karşı da bir güvencedir. Çünkü kendisine özgürce haber yapma noktasında gelecek tüm baskılara ‘Bizim burada sendika var, sendikal güvenceleri var ve sendikaları onları koruyor’ diyebilecekken; burada hepimizin hakkını koruyan, emekçileri koruyan ve aslında düzgün gazetecilik, habercilik yapmak isteyen patronu da koruyan bir güvence halinde olabilecekken, burada patron emekçinin örgütlenme hakkını ihlal ediyor. Aslında kamu otoritesiyle kirli bir iş birliğine girişmiş oluyor. ‘Siz onların örgütlenmelerine engel olun. Benim yanımda durun, kusurlarımı görmeyin. Ben de sizin rahatsız olacağınız soruları sordurmam. Haberleri yaptırmam, fotoğrafları çektirmem’ demektedir. Bu kirli iş birliğine itiraz ediyoruz.

“UZLAŞILAMAZ DEĞİL SON DERECE UZLAŞILABİLİR TALEPLERİ ORTADAYKEN BU TALEPLERE DİRENMEYECEKLER”

CHP vekilleri olarak, ben grup başkanı olarak buradayız. Dayanışma duygularımızı dile getiriyoruz. Talepler çok net. Birincisi işten çıkarılan 24 emekçi işe iade edilene kadar direnecekler biz de arkalarında duracağız. İkincisi; bu sendikal örgütlenmesi kabul edecekler ve masaya oturacaklar. Arkadaşların son derece makul, mütevazi, uzlaşılamaz değil son derece uzlaşılabilir talepleri ortadayken bu taleplere direnmeyecekler. Üçüncüsü; bundan sonraki devam eden süreçte alın terinin, el emeğinin, göz nurunun hakkını verecekler. Bunlar olana kadar burada mücadele devam edecek. Biz de destek vereceğiz.

“BU HAKSIZLIĞA SESSİZ KALIRSAK BUNU HEM SPUTNİK SÜRDÜRECEK HEM DE BU KÖTÜ ÖRNEK BAŞKA İLLERE DE SİRAYET EDECEK”

Ben; Özgür Özel olarak, Meclis İdari Amirimiz, Balıkesir Milletvekilimiz Ensar Aytekin, İstanbul Milletvekilimiz Suat Özçağdaş, Sivas Milletvekilimiz Ulaş Karasu ve Adana Milletvekilimiz Burhanettin Bulut ile açıkça beyan ediyoruz ki; bundan sonra Sputnik’in ki grevin başından beri öyle de yapıyoruz ama buradan ilan ediyoruz ki; Sputnik’in telefonuna çıkmayacağız. Sorularını cevaplamayacağız. Onlara kendi basın bültenlerimizi yollamayacağız.

Buradaki direnişi destekleyen herkese şunu söylüyoruz; bu haksızlığa sessiz kalırsak bunu hem Sputnik sürdürecek hem de bu kötü örnek başka yerlere de sirayet edecek. Bunun için grevi kırmaya çalışan Sputnik’e siyasetçiler demeç vermesin, biz vermeyeceğiz. İnsanlar da bunların yaptığı haberleri okumasınlar. En büyük destek budur. Buraya gelip merdivenlerde oturmak desteğin fiziki boyutudur. Bunu yapabilenleri buraya çağırıyoruz. Sputnik’in internet sitesinden haber okumamak, Sputnik’in yaptığı haberlere tıklamamak ve onlara haber kaynağı olmamak da en büyük destektir. Biz üstümüze düşeni yapacağız. Sözümüze değer veren herkesi bu mücadeleye destek vermeye çağırıyoruz.”