23.12.2025
23.12.2025
Rızvanoğlu, Danamandıra’daki Taş Ocaklarının Yarattığı Yıkımı İki Ayrı Önergeyle Meclis Gündemine Taşıdı
Cumhuriyet Halk Partisi Doğa Hakları ve Çevre Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Evrim Rızvanoğlu, İstanbul’un içme suyu kaynaklarını, ormanlarını ve binlerce yıllık kültürel mirasını tehdit eden Silivri Danamandıra’daki taş ocağı faaliyetlerindeki kapasite artışını ve ÇED süreçlerini iki ayrı yazılı soru önergesiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıdı. Rızvanoğlu’nun konuyu Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına sorduğu önergelerin detayları şu şekilde:
“Çevre ve su su güvenliği tehlikede“
Danamandıra’da bir kısmı patlatmalı (dinamitli) üretim yöntemiyle çalışan çok sayıda taş ocağının, İstanbul’un içme suyu güvenliği, orman alanları ve ekosistem bütünlüğü açısından ciddi riskler yarattığına dikkat çeken Rızvanoğlu, bu faaliyetlerin artık tekil projeler olarak değil, kümülatif çevresel etki kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına yöneltilen önergede bölgenin hassasiyeti şu ifadelerle ortaya konuldu:
“Danamandıra Mahallesi; orman alanları, Mandıra Deresi, Terkos Havzası ve İstanbul’un içme suyu sistemleri ile doğrudan ilişkili bir bölgede yer almaktadır. Bu nedenle bölgede yürütülen taş ocağı faaliyetleri, sıradan bir madencilik faaliyeti olarak ele alınamayacak niteliktedir.”
CHP’li Rızvanoğlu, aynı bölgede birden fazla taş ocağının birlikte yarattığı çevresel tahribatın neden dikkate alınmadığını sorarak Bakanlığa şu soruyu yöneltti:
“Aynı bölgede yer alan taş ocaklarının birlikte yarattığı çevresel etki, Bakanlığınızca kümülatif etki değerlendirmesi kapsamında ele alınmış mıdır?”
Önergede ayrıca, taş ocaklarının Mandıra Deresi, Terkos Havzası ve yer altı suları üzerindeki etkilerine ilişkin hidrojeolojik ve su kalitesi analizlerinin yapılıp yapılmadığı; patlatmalı faaliyetlerin orman alanları, toprak yapısı ve yerleşim alanları üzerindeki etkilerine dair hangi denetimlerin yürütüldüğü de soruldu.
Orman varlığına ilişkin bölümde ise, Danamandıra ve çevresinde planlanan ağaç kesimlerine dikkat çekilerek şu sorular yöneltildi:
“Bu kapsamda toplam kaç ağacın kesilmesi öngörülmektedir? Söz konusu ölçekte bir ağaç kesimi, Anayasa’nın 169. maddesinde yer alan ‘ormanların korunması ve daraltılamayacağı’ hükmüyle Bakanlığınızca nasıl bağdaştırılmaktadır?”
“Kültürel Miras: Roma Su Yolları Tehlike Altında”
Danamandıra ve çevresinde bir kısmı patlatmalı (dinamitli) üretim yöntemiyle yürütülen taş ocağı faaliyetlerinin, yalnızca çevreyi değil, binlerce yıllık kültürel mirası da doğrudan risk altına soktuğunu vurgulayan Rızvanoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığına yönelttiği soru önergesinde Danamandıra’daki kültürel hassasiyet şu ifadelerle tanımlandı:
“Danamandıra Mahallesi ve çevresinde birden fazla taş ocağı bulunduğu, bazı ocaklarda patlatmalı üretim yapıldığı ve bu faaliyetlerin tescilli Roma su yollarının bulunduğu alanlarla fiilen iç içe olduğu yönünde kamuoyuna yansıyan bilgiler ve yerel başvurular bulunmaktadır. Bu durum, Yüksek Kurul kararıyla belirlenen koruma alanlarının sahada fiilen nasıl uygulandığı, nasıl denetlendiği ve kültür varlıklarının bu faaliyetlerden etkilenip etkilenmediği sorularını gündeme getirmektedir.”
CHP’li Rızvanoğlu, patlatmalı üretimin yarattığı titreşim, yer altı hareketleri, toz ve gürültünün kültür varlıkları üzerindeki etkilerinin göz ardı edilemeyeceğini belirterek şu soruları sordu:
“Yüksek Kurul’un 24.09.2025 tarihli kararı sonrasında, bu koruma alanlarında Bakanlığınızca kaç kez yerinde denetim yapılmıştır? Bu denetimlerin sonuçları nelerdir? Koruma alanı içinde veya koruma alanıyla doğrudan etkileşim yaratabilecek mesafede yürütülen taş ocağı faaliyetleri Bakanlığınız bilgisi dâhilinde midir? Patlatmalı üretimin yarattığı titreşim ve yer hareketlerinin, Roma su galerileri üzerindeki olası etkilerine ilişkin Bakanlığınızca herhangi bir teknik inceleme veya uzman raporu hazırlanmış mıdır? Aynı bölgede birden fazla taş ocağının bulunmasının, tescilli kültür varlıkları üzerinde kümülatif etki yaratıp yaratmadığı değerlendirilmiş midir? Koruma alanlarının ihlal edilmesi halinde, bugüne kadar uygulanan idari veya cezai yaptırımlar olmuş mudur? Olduysa bunlar nelerdir? Danamandıra’daki Roma su yolları için sürekli izleme, periyodik raporlama veya alan yönetim planı oluşturulması yönünde bir çalışma bulunmakta mıdır? Kültür varlıklarının korunması amacıyla, taş ocağı faaliyetleri için ek mesafe, faaliyet kısıtı veya özel koruma kararı alınması gündemde midir?
23.12.2025
23.12.2025
23.12.2025
23.12.2025