03.02.2022

Engin Altay: “Ahlak Dışı, Belaltı Yöntemler FETÖ ile Ortaklığından”

-“İMAMOĞLU’NA YÖNELİK BELALTI TACİZİN EMRİ SARAYDAN VERİLMİŞ”

-“ERDOĞAN MİLLETİ GEÇMİŞİ MUMLA ARATIR HALE GETİRDİ”

-“TÜİK ‘NEBATİ ENFLASYONU’NU AÇIKLADI”

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, AKP Genel Başkanı Erdoğan’ı eleştirerek, “Siyasette ve toplumsal yaşamda akıl dışılık, ahlak dışılık ve bel altı yöntemleri FETÖ ile birlikte Türkiye'de icat ettiğiniz işlerdir. Ak Parti Grubu’nun dün TBMM’de genel görüşmeyi reddetmesinden anlaşılıyor ki, Ekrem İmamoğlu'na yönelik yapılan bu bel altı tacizin emri saraydan verilmiş” dedi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Samsun’daki Atatürk Anıtı’na yapılan saldırıyı kınadı. Altay, “Sabaha karşı Samsun'da vahim bir olayla karşılaştık. Atatürk Anıtı’na çirkin bir saldırı ve tecavüzde bulunuldu. Bu anıt alelade bir anıt da değildir. Bu anıt onur anıtıdır ve sadece Samsun için değil, 84 milyon için ve 81 vilayetimiz için özel, simgesel değeri olan da bir anıttır. Kurtuluşumuzun, başkaldırımızın sembolü ve simgesidir. Bu anıta bir sapığın, bir meczubun, bir şuursuzun yaptığı saldırı için cesareti kimden aldığını herkesin bir dakika düşünmesini istiyorum. Samsun Meydanında Atatürk Anıtı'nı yıkmaya teşebbüs eden meczup sapığın, bu cesareti hangi uygulamalardan, hangi söylemlerden aldığını milletimizin düşünmesi gerek. Atatürk'e dil uzatmak, heykellerine saldırmak, Atatürk'ü ve silah arkadaşlarını karalamak bu ülkede yapılabilecek en büyük nankörlüktür, en büyük şerefsizliktir, ihanettir. Hükumetin ve AK Partili yöneticilerin sadece polisiye tedbirlerle değil, söylem ve eylemleriyle de daha dikkatli davranmalarını da buradan bir tavsiye ediyorum” dedi. Altay, şöyle devam etti:

NEBATİ ENFLASYONU

Taze TÜİK Başkanı, enflasyonu maşallah Hazine ve Maliye Bakanının öngörüsünü aşmayacak bir limitte ilan etti. Nureddin Nebati, yıllık enflasyonun yüzde 50'yi geçmeyeceği hedefini ortaya koydu, iddiasını koydu. Taze başkan da 48,7 olarak açıkladı. Ocak ayı enflasyonumuzda 11,1. Neye göre? Talimatlı TÜİK'e göre. Makyajlı enflasyonumuz bile yıllık yüzde 48-49. Gerçek ne? Gerçek öyle değil. ENAG ocak ayı enflasyonunu 15,5 açıklıyor ve ÜFE 93. 2002'de Erdoğan'ın Türkiye'yi devraldığı dönemde enflasyon yüzde 29 idi. Erdoğan diyor ya: ‘29 nire, 48 nire?’ Nire Erdoğan, nereye gidiyorsun; Türkiye'yi nereye getiriyorsun? Bunu bir düşün. Enflasyon bir kambur değil, kambur Erdoğan'ın bizatihi kendisidir. Türkiye'de enflasyon canavarı hortlamıştır. Nasıl hortlamıştır? Erdoğan'ın inadı uğruna hortlamıştır. Beyefendi tutmuş diyor ki bir de, ‘bütün dünyada enflasyon var, Avrupa ve Amerika'da felaket var.’ Pes! Ocak enflasyonu oranı olan yüzde 11, dünyanın 158 ülkesinde yıllık enflasyondan daha yüksek. Varın gerisini siz düşünün.

ENFLASYON AY’A SİZDEN ÖNCE GİDECEK

Sanayideki girdilere baktığımızda elektrik, doğalgaz, enerji, maden fiyatlarındaki enflasyon, fiyat artışı olağanüstü yüksek. Allah'tan Türkiye'nin yüzde 52'sini yöneten Cumhuriyet Halk Partili belediyeler suya zam yapmıyor da enflasyon daha fazla şişmiyor. Bugün üretici fiyat endeksi 93'te kalmış, 100'ü geçmemişse, CHP’li belediyelerin suyu minimum fiyatta tutmasıdır. Ocak 2020 enflasyon 12,2; Ocak 2022 48.7 Erdoğan ‘düşüşe geçti’ diyor. Bu tablo resmi bir tablo ve Ocak 2022; buradan buraya çıkmış enflasyon: 48,7. Geçen ay da 36'ydı. Allah aşkına, bu bir düşüş mu ya? Bu bir düşüş mü? Hani bunlar Ay'a sert iniş yapacaktı ya, bunlar Ay'a gidemez de enflasyon jet hızıyla Ay'a gidiyor arkadaşlar, jet hızıyla. Bu grafikten belki vatandaşlarımız çok ilgi çekmeye bilir ama bu belge İstanbul'da, Güngören'de, Bağcılar'da, Arnavutköy'de pazara çıkan vatandaşların elini yakıyor, cebini deliyor. Asgari ücretin 1000 lirası gitti, cebe girmeden gitti. Ocak ayında emeklinin kahveye gidip çay içmeye korkar hale gelen emeklinin cebindeki 100 lira, bu ay 90'a düştü. Emekli, amca, teyze; cebindeki 100 lira eriyor. En düşük emekli maaşı 1500’den -2500’e çıktı… Ahmet amca, Ayşe teyze sevinme... Niye sevinme? Şimdi senin 2500 liranın, 278 lirası yandı, bitti, kül oldu, yok artık. Bu ay 278, üstüne bir dahaki ay -inşallah olmaz- bir o kadar daha gidecek. Senin aldığın 1000 lira fark 3 ayda eriyor, eriyecek ,üçte biri eridi. Tablo bu... Merkez Bankamız dünyanın en lüks, en güçlü matbaası haline geldi. Sadece para basıyor. Bugün de hükûmete 49 milyar kar avansı vermişler. Basmışlar parayı, vermişler hükûmete

MİLLET MUMLA ARIYOR

Beyefendi herkesi güldürmeye devam ediyor. Şöyle söylemiş: ‘Ak Parti'den önce sadece mum ve gaz lambası vardı’ demiş. Güler misin, ağlar mısın? Ağa bizle eğlenir... Ak Parti'den önce sade mum ve gaz lambası yoktu ama millet mumla Ak Parti öncesi ekonomik ve sosyal hayatı arıyor, mumla arıyor. Senden önceki dönemi bu millet mumla arıyor Erdoğan. Tabi bunu garipsemedim, beyefendi daha önce ‘ bizden önce buzdolabı da yoktu’ demişti Türkiye de. Gene 1987'de yapılan, açılan havalimanını, Adnan Menderes Havalimanı'nı ‘biz yaptık’ demişti. Artık şaşırmıyorum. Olmayan AKOM'a ‘ben belediye başkanıyken afet olunca AKOM'a gider, işin başına otururdum’ diyor. Bu, ayıp ve kusurları geçmişe kara çalarak örtmektir. Geçmişe kara çalma devrin bitti Erdoğan, etrafını kötüleme devrin de bitti. Senin üçüncü zarfı açman lazım, oturup yeni bir 3 zarf hazırlamak lazım.

MİLLET AKILDIŞI TEZİN NEDENİYLE İNİM İNİM EZİLİYOR

Erdoğan, ‘Akıl dışı, ahlak dışı, bel altı yöntemlerle yürütülmeye çalışan muhalefet tarzı bizi en çok üzen husus’ demiş. Örnek çoğaltırız da, ben iki akıldışı örnek vereyim, iki de ahlak dışı örnek vereyim, bir de bel altı örnek vereyim. Akıl dışılık şudur: Emperyalistlerin gazına gelip, ‘bir hafta sonra Emevi Camisinde namaz kılacağım’ deyip, 3 ay sonra Türkiye'ye 5milyon Suriyeliyi doldurmaktadır. Akıl dışılık arıyorsan Erdoğan, bu tatbikatına, bu uygulamana bir bakacaksın. Bir akıl dışılık daha söyleyeyim: bir kehanet üretti beyefendi, hiçbir ekonomik literatürde olmayan bir kehanet. ‘Faiz sebep, enflasyon sonuçtur’ dedi. Kuru, enflasyonu, faizi patlattı ve millet bunların altında inim inim eziliyor. İşte bu akıl dışılığın çok somut bir örneği.

AKILDIŞI-BEL ALTI YÖNTEMLER FETÖ İLE ORTAKLIĞIN ÜRÜNÜ

Ahlak dışılığa örnek çok... Mesela Erdoğan Kamu Personeli Seçme Sınavında alanında Türkiye birincisi olan gencimizi mülakatta elemek ahlak dışılıktır, nokta. Ahlak dışılıktır Erdoğan, bunu sen yapıyorsun. Türkiye de birinci adam çocuk, sen bunu mülakatta ‘yandaş değil’ diye eliyorsan, bundan daha ahlaksız bir şey olmaz. Başka bir ahlaksızlık söyleyeyim Milletvekilleri müftülere torpil yazıları göndermiş. Yahu imamlık için, müezzinlik için gerekli standartlar, şartlar bellidir, müftülüklerimiz bunu en güzel şekilde halleder. Demirel'in bir lafı vardır: ‘Mahkemeye siyaset girerse adalet kalmaz, camiye siyaset girerse ibadet kalmaz’ diye. İşte bu, girmiş; camiye, Diyanet'e, müftülüğe baskı var baskı. Diyanet İşleri Başkan müftülere bir yazı yazsın, ‘mülakatlar ile ilgili siyasetçilerden size gelen talepleri yırtın atın’ desin. Böyle bir şey olabilir mi ya? Siyasetçi müftüye yazı yazacak, bunu işe al. Ne olarak? Hem de din görevlisi olarak ya. Hayır, hiçbiri makul değil, hiçbiri makul değil. Ama bu daha ayıp bir şey ya. Allah ile aldatmanın AK Partide özel bir vasıf ve nitelik olduğunu, AK Parti'nin fıtratında olduğunu hep söyleyegeldim ama tablo maalesef bu.

BELALTI TACİZİN EMRİ SARAYDAN MI?

Şimdi bel altı da bir şey söyleyeyim: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın MOBESE ile izlenmesi işte budur. MOBESE ile bir belediye başkanı izlemek -işte bel altılık diyor ya Tayyip Erdoğan, muhalefetin yöntemi diyor. Aynaya bakmış, aynada kendisini muhalefet gibi zannetmiş herhalde. Bel altılık işte budur, MOBESE ile karşı rakip siyasetçileri izlemektir. Ben şuna şaşırdım: Ben bu işleri Süleyman Soylu yaptı, emirleri o verdi zannetmiştim, yanılmışım. Ak Parti Grubunun dün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bu genel görüşmeyi reddetmesinden anlaşılıyor ki, Ekrem İmamoğlu'na yönelik yapılan bu bel altı tacizin emri saraydan verilmiş. Erdoğan'a şunu hatırlatmak isterim: Siyasette ve toplumsal yaşamda akıl dışılık, ahlak dışılık ve bel altılık, bel altı yöntemler FETÖ ile birlikte Türkiye'de icat ettiğiniz işlerdir. Bugün Türkiye'de siyaseten, sosyolojik olarak bu akıl dışılık, ahlak dışılık ve bel altı yöntem kavramlarını Türkiye'nin başına bela eden senin FETÖ ile ortak olduğun dönemdir. Güya FETÖ bitti ama FETÖ'vari taktikler, FETÖ yöntemleri AK Parti'de aynı şekilde devam ediyor.

KAVALA TUTUKLU DEĞİL REHİN

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Osman Kavala ile ilgili ihlal sürecini resmi olarak başlattı. Erdoğan diyor ki: ‘Bizim mahkemelerimizi tanımayanları, ben hiç tanımam’ diyor. Peki Osman Kavala ile ilgili verilmiş bir mahkeme kararı var mı? An itibariyle var, var arkadaşlar var; bir tane var beraat kararı var. Kavala beraat ediyor, sonra başka bir uyduruk soruşturma evrakı ile Kavala tekrar tutuklanıyor ve 1555 gündür, yani 4 yıldır içerde yatıyor adamcağız. 4 yıldır... 4 yılda bitmeyen dava olur mu? Nasıl bir iştir? Kavala bir tutuklu değil, Kavala bir rehin. Erdoğan'ın bir inat uğruna, bir husumet üzere, Kavala'ya olan özel kini ile Erdoğan'ın talimatıyla cezaevinde tutulan bir rehin.

KILIÇDAROĞLU’NA AİHM TAZMİNATINI NEDEN ÖDEDİN

Peki Erdoğan, ‘AİHM'i ben tanımam’ diyorsun. Şimdi soruyorum sana: Sen AİHM'e niye gittin? Kaç defa gittin? Erdoğan AİHM'e 1999-2002 arasında tam 3 defa başvurdun, 3 defa. Birinde adil yargılama talebinde bulundun, birinde de milletvekili adayı yapılmadığın için koşa koşa AİHM'e gittin. Nasıl olacak? Sana gelince hem cam kenarı, hem hostes koltuğu, muhalefete gelince otobüsün bagajı öyle mi? Böyle bir şey olmaz. Sen AİHM'e gittin ve oradan medet umdun. Haklıydın orada. Anayasa’yı okudu koşa koşa ayağına nişadır sürülmüş gibi AİHM'e gitti, fırladı gitti. Şimdi Osman Kavala da doğal olarak gitti. Erdoğan genel başkanımıza tazminat davası açtı. Mahkemeler Genel Başkanımızı mahkum etti. Genel Başkanımız da AİHM'e gitti. İHM, Genel Başkanımıza 13 bin avro tazminat ödenmesine hükmetti. Erdoğan Kemal Kılıçdaroğlu 13 bin avroyu niye tıpış tıpış ödedin? Hani tanımıyordun? Hani AİHM kararları seni bağlamıyordu. 13 bin avroyu -cebinden ödemedi tabi- devletten tıpış tıpış Kemal Kılıçdaroğlu'na ödedi. Hani tanımıyordun Erdoğan?

ERDOĞAN DEMOKRASİ İLE GİDECEK

Bugün Genel Başkanımız bir saat önce çok güzel bir şey söyledi. Erdoğan’ın AİHM süreci konusundaki açıklamaları ile bir şey söyledi: ‘Demokrasinin olmadığını Türkiye'de biz biliyoruz. Ama Erdoğan bu uygulamalarıyla dünyaya Türkiye'de demokrasi yok ilanı veriyor. Dünyaya Türkiye'de demokrasi yok beyanı veriyor’ dedi Genel Başkanımız. Ama bunu derken herkesin umutlu olmasını tekrar rica ediyorum. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak her şeye rağmen Erdoğan'ı demokratik kurallar içerisinde, demokrasi içinde oradan aşağı indireceğiz ve o gün Türkiye'ye gerçek anlamda bir demokrasiyi, gerçek demokrasiyi getireceğiz. Hiç kimsenin en ufak bir kuşkusu olmasın diye tamamlayalım arkadaşlar. Evet buyurun.