10.05.2024

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, Kütahya’da: “Sokaktan Korkmayız, Meydanı Boş Bırakmayız”

Cumhuriyet Halk Partisi ,Genel başkan Özgür Özel,Kütahya İl başkanlığı,yeni üye kampanyası ,gençler,Halkçı Liseli Yusuf ,Gazi Mustafa Kemal Atatürk ,kadınlar,baba ocağı,mücadele,vergide adalet,emekli,çiftçi,üretici,IMF,mehmet şimşek,tasarruf,acı reçete,18 mayıs saraçhane atanmayan öğretmen mitingi,tamer yenikaya,eyüp kahveci,26 mayıs tandoğan emekli mitingi

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Kütahya’da CHP İl Başkanlığını ziyaret ederek partililerle buluştu. CHP lideri Özel, daha sonra Kütahya Belediyesine giderek Belediye Başkanı Eyüp Kahveci ile makamında bir araya geldi. CHP lideri Özel, Kütahya Şehir Hastanesinde tedavisi devam eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz’ı da ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerini iletti.

“GÜNÜ GELECEK BU VERGİ SİSTEMİNE DE İSYAN EDECEĞİZ”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhuriyet Halk Partisi Kütahya İl Başkanlığı’nda yaptığı açıklamada, “Günü gelecek, bu vergi sistemine de hep beraber itiraz edeceğiz, isyan edeceğiz. Artık vergiyi kazandan alacaklar. Garibanın yakasından düşecekler. Bunun için sadece bir şeye ihtiyaç var. Size ihtiyaç var. Meydanları doldurmaya ihtiyaç var. Kim hak arıyorsa yanında olacağız. Gün gelecek vergide adalet mitinginde meydanlarda hep beraber olacağız ” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, Cumhuriyet Halk Partisi Kütahya İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. Ziyaretin ardından açıklama yapan Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, Kütahyalılara teşekkür ederek, “Biz bugün Kütahya Belediyemize ve Kütahya’da belediye başkanı seçtirdiğimiz arkadaşlarımıza hayırlı olsun ziyareti için geldik. Böyle bir konuşma planlı değildi ama burayı doldurmuşsunuz. Buraya kadar zahmet etmişsiniz. Öncelikle yerel seçim sürecinde emekleriniz için, gayretleriniz için ve Kütahya’da bütün Türkiye’yi şaşırtan yazdığınız destan için hepinize teşekkür ediyorum. Burada değerli milletvekilimiz Ali Fazıl Kasap var. İl başkanımız, ilçe yöneticilerimiz, ilçe başkanlarımız, çok kıymetli belde teşkilatlarındaki görevli arkadaşlarımız. Gençlik kolları, kadın kolları. Herkes burada. İyi ki varsınız. Hepinizin emeklerine sağlık. Televizyonlarda nereleri kazanacağımızı sorduklarında Kütahya’dan büyük sürpriz gelecek demiştim. Hiçbirisi inanmadı. Beni mahcup etmeyen belediye başkanımıza ve örgütümüze teşekkür ediyorum. Kütahya’ya ilk geldiğimde beni Halkçı Liseli Yusuf karşılamıştı. Kaç kişisiniz dedim, iki dedi. Okulda dedim, yedi dedi. Kütahya’da dedim, yedi dedi. Kıyamadım ve sarıldım. Söz vermişlerdi, 58 kişi olmuşlar. Büyümeye devam ediyorlar” diye konuştu.


“CUMHURİYETİN İLK YILLARINA BAKTIK”

Özel, partideki değişim ve dönüşüm sürecinden sonra başarının geldiğini ifade ederek, “Bu parti maalesef geçen sene, kimseyi suçlamıyoruz. Hepimiz sorumluyuz. Cumhuriyetin yüzüncü yılında yapılan seçimleri kaybederek, hem ülkede çok kişinin ama en çok da gençlerin umudunu kırmıştık. Ondan sonra dedik ki biz umut olacağız. Heyecanı yeniden yakalayacağız. Partiyi ayağa kaldıracağız. Gençler ve kadınlarla birlikte hep birlikte, örgütümüzle birlikte başaracağız demiştik. İnandınız. Önce CHP’de büyük bir kongre yaptık. Muhteşem bir kongrenin sonunda CHP, Türkiye’ye umutsuzluğa gerek yok, başınızı öne eğmeyin, enseyi karartmayın, moralleri yükseltin dedi. Hep birlikte yürüyüşe çıktık. Malum 1980 darbesi hem solun, hem sendikaların, siyasetin üzerinden tankla geçmişti. O günden beri maalesef bir bütün olarak CHP olarak siyaset kalesinin başarı kapısından giremiyorduk. Kapı bize kapalıydı. Üzerinde üç tane anahtar vardı. Üç tane kilit. Biz partinin yaş ortalaması 43 olan yeni Parti Meclisi ile yarısı kadınlardan oluşan ve yaş ortalaması 46 olan Merkez Yönetim Kurulu ile biz bu kilidi nasıl açacağız derken, çareyi şöyle bulduk. Dedik ki bir bakın bakalım, partiye ve geçmişine. Atatürk’ümüz mutlaka anahtarları bir yerlere bırakmıştır. Partinin geçmişine baktık. Cumhuriyetin ilk yıllarına baktık. Nasıl başardı paşam diye baktık. Üç tane anahtar bulduk” dedi.

“ATATÜRK’TEN KALAN ÜÇ ANAHTARLA KAZANDIK”

Özel, 31 Mart yerel seçimlerinin üç anahtarını, “Birinci anahtar Cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal Paşa, bu Cumhuriyeti genel başkanlara emanet etmemişti. Askerdi ama genelkurmay başkanlarına, askerlere, polislere emanet etmemişti. Ne milletvekillerine bıraktı, ne bir başkasına. Cumhuriyeti kime emanet etti? Gençlere emanet etti. İşte birinci kilidi gençler aştı. Genç adaylar açtı. Gençlerin inanması açtı. İkinci kilide sıra gelince Fransa’dan önce, İspanya’dan önce, Danimarka, Almanya’dan önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı veren Gazi Mustafa Kemal Atatürk gibi biz de kadınlara güvendik. Çok sayıda kadın aday gösterdik. Kadın kollarımızı güçlendirdik. Kadınlara güvendik. Komşularını ikna ettiler. Herkesi ikna ettiler. Bu büyük başarıda ikinci kilidi de kadınlar açtı. Üçüncü kilit Atatürk’ün de bilim dediği, fen dediği bilimsel yöntemlere güvendik. Dedik, anket yapıyoruz. Anketle mi belirlenir dediler. Yapay zekâ diye dalga geçtiler ama her yerde en doğru adayları belirledik. Milletimize güvendik. Üçüncü kilidi de bilim ve çağdaşlıkla açtık. Biz bu seçimleri Atatürk’ten kalan üç anahtarla kazandık” diye açıkladı.

“KÜTAHYA VAR GÜCÜYLE ÇALIŞSIN, GENÇLERİ ÜYE YAPSIN”

Özel, CHP’ye üye olma çağrısında bulunarak, “Bundan sonra bir sonraki seçimleri aynı şekilde kazanacağız. Bunun için herkese söylüyorum. Gençleri partiye yönlendirin. Üye yapın. Üye kampanyası var. Gençlik kolları Kütahya’da var gücüyle çalışsın, gençleri üye yapsınlar. Kadınları üye yapın. Kadınlarla birlikte çalışın. Bu parti biraz önce dedim. Bir şehre geldim mi, önce il binasına giderim. Niye giderim? Çünkü burası baba ocağıdır. Bu partinin, baba ocağının çayı demlidir. Çorbası kaynar. Bacası tüter. Biraz önce çayı demleyenlerle, çorbayı kaynatanlarla konuştum. Ancak baba ocağı sadece CHP’lilerin değildir. Bu baba ocağının tapusu Özgür Özel’de değildir. Ne Kemal Beyde vardı, ne Bülent Ecevit’te, ne İsmet Paşa’da. Baba ocağının tapusu bir kişiye kayıtlıdır. O da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. O yüzden Türkiye İttifakı diyoruz. O yüzden sadece sosyal demokratlara değil. Muhafazakâr demokratlara, milliyetçi demokratlara, liberal demokratlara. Kürt’ü, Türk’ü, Laz’ı, Çerkez’i ile hangi etnisiteden olursa olursun Türkiye’nin bütün demokratlarına. Alevi’si, Sünni’sine. Herkese bu baba evinin kapısı açıktır. Türkiye İttifakı ikinci yüzyılın ilk seçimlerinde Atatürk’ün partisini iktidar yapacaktır” dedi.

“SOKAKTAN KORKMAYIZ, MEYDANLARI BOŞ BIRAKMAYIZ”

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özel, mücadeleyi meydanlarda sürdüreceklerini vurgulayarak, “O güne kadar arı gibi çalışacağız. Hep birlikte olacağız. Milletvekilimiz, il başkanımız, belediye başkanımız, kadın kolları, gençlik kolları. Omuz omuza ve kol kola çalışacak. Ayrımız yok, gayrımız yok. Hep birlikte bu partinin başarısı için, bu ülkenin selameti için çalışacağız. Hiç şüphe yok. Müzakere de edeceğiz. Mücadele de edeceğiz. Çağrıldığımız yere hep birlikte gideceğiz. İşte atanamayan dedikleri, aslında kendi atamadıkları öğretmenler var. Bu öğretmenler için mülakatı kaldıracağız diye söz verdiler. İnat ediyorlar. Yeni bir müfredat hazırladılar. Yine eğitimi perişan ediyorlar. Bunlara karşı hep beraber 19 Mayıs’tan bir gün önce. 18 Mayıs’ta saat 13.00’te İstanbul’da Saraçhane Meydanında öğretmenlerin ve eğitim sistemine isyan eden herkesin sesini duyurmaya gidiyoruz. Muhataplarımızla konuşuruz, isteklerimizi söyleriz. Makamlara saygısızlık etmeyiz. Kimseyi itmeyiz, kakmayız, dışlamayız. Ama sokaktan korkmayız, meydanları boş bırakmayız. Mücadeleyi de sonuna kadar yapacağız. Bu parti kaybedilmiş bütün hakları geri alacak. Anayasal hakları geri alacağız. Sokaklardan korkmayacağız” diye konuştu.

“BU İŞİN SİYASETİ YOK”

Özel, en düşük emekli aylığının 10 bin lira olduğunu hatırlatarak, yurtdışı gezilerinde diğer ülkelerin yöneticilerinin Türkiye’deki emekli aylığına inanamadığını şöyle anlattı:

“İngilizceye tercümesi yok. Adamlar böyle bir şeyi tahayyül edemiyor. Kendi emeklisi 3 bin, 4 bin Euro alırken, 270 Euro. Az diyoruz sanıyor. 10 bin lira. Karnını doyurursan evin kirasını veremezsin. Evin kirasını ödersen aç kalırsın. Ya aç kal ya sokakta kal diyen. Emekliyi perişan eden bu maaşa, Cumhurbaşkanımızla da konuşurken söyledim. Devlet Beye de söyledim. Görüştüğüm bütün siyasilere söylüyorum. Bu işin siyaseti yok kardeşim. El ele vereceğiz, emeklinin maaşını önce asgari ücrete çıkaracağız. Buna ses vermiyorlar. O zaman sesimizi yükselteceğiz. Onun için 26 Mayıs Pazar günü. Ankara’da Tandoğan Meydanına Türkiye’deki bütün emeklileri, gelebilecek herkesi, 16 milyon emekliyi temsil etmek üzere büyük emekli mitingine davet ediyorum. Biz bir mücadeleyi vereceğiz. O hakkı alacağız. Almak için uğraşacağız. Verirlerse verirler. Vermezlerse hep birlikte iktidar olacağız. Biz yapacağız. Söz veriyorum. Biz yapacağız.”

“ÇİFTÇİYİ YENİDEN MİLLETİN EFENDİSİ YAPACAĞIZ”

Özel, iktidarın çiftçiyi de desteklemediğine dikkat çekerek, “Emekliyi açlığa mahkûm edenlere. Esnafı kredi borçları karşısında perişan edenlere. Çiftçiyi desteklemesiz bırakıp, ürününü tarlada bırakıp yoksulluğa itenlere. Çay üreticisine de, buğday üreticisine de, afyon üreticisine de, üzümcüye de, narenciye üretene de, hayvancılıkla uğraşana sahip çıkacağız. Son Cumhurbaşkanı gibi değil. İlk Cumhurbaşkanı gibi davranacağız. Köylü milletin efendisidir diyeceğiz. Yeniden efendi yapacağız. O yüzden hep birlikte çalışıp, hep birlikte mücadele edeceğiz” dedi.

“GULYABANİ IMF’NİN HAYALETİ”

Özel, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in uyguladığı ekonomi politikasının IMF politikası olduğunu açıklayarak, şunları söyledi:

“Mehmet Şimşek, çıkmış kemer sıkmaktan, tasarruftan bahsediyor. Acı reçeteden bahsediyor. Evet, ekonomi zor durumda. Biliyoruz. Ama bunu bu hale getiren ne emeklidir, ne emekçidir, ne çiftçidir. Ne Bağ-Kurlu esnaftır. Bunu bu hale getirip, sonra bir gölge IMF programıyla, kemer sıkmak. Tasarruf istemek. Öğretmen atamamak. Bu IMF’nin hayaletidir. Bakın memlekette bir hayalet dolaşıyor. Gulyabani vardı ya, gulyabani. Gulyabani IMF’nin hayaleti olarak dolaşıyor. Nereye gidiyor? Şu kasketli amcam var. Onun kapısına gidiyor gulyabani. Tasarruf yap, aç kal diyor. Bak nereye gidiyor? Orada bir ablam var, memur. Onun kapısına gidiyor. Bak oradaki çiftçi amcam var, fötrlü şapkalı. Bir elini kaldır. Ondan tasarruf istiyor gulyabani. Arkasında kardeşim var, gencecik. Ondan tasarruf istiyor gulyabani. Ey Mehmet Şimşek gulyabanini al ve bizim kapımızdan, bizim penceremizden çekil. Zenginlerden iste.

“VERGİDE ADALET MİTİNGİNDE MEYDANLARI DOLDURACAĞIZ”

Artık yoksulun gırtlağına çökmenin zamanı bitti. Sonuna geldik. Adalet istiyoruz. Verginin yüzde 65’i dolaylı vergi. Sudan, sütten, emekten, sigaradan alıyor vergiyi yüzde 65. Benzinden alıyor. Elektrikten alıyor. Yüzde 25 sizlerin aldığı maaşlardan kesiyor vergiyi. Sadece 100 liralık verginin 11 lirası, onda biri kazanılan paradan beyanname ile gelir vergisi. Sen gelir vergisini artır. Toplayacağın vergiyi artır. Vergi kaçıran yandaşlarında vergiyi topla. Bu vatandaşın yakasından düşün artık. Günü gelecek. Bu vergi sistemine de hep beraber itiraz edeceğiz, isyan edeceğiz. Artık vergiyi kazandan alacaklar. Garibanın yakasından düşecekler. Bunun için sadece bir şeye ihtiyaç var. Size ihtiyaç var. Meydanları doldurmaya ihtiyaç var. Hep birlikte olmaya ihtiyaç var. Kim hak arıyorsa yanında olacağız. Gün gelecek emeklilerle. Gün gelecek öğretmenlerle. Gün gelecek çiftçilerle. Gün gelecek esnaflarla. Gün gelecek vergide adalet mitinginde meydanlarda hep beraber olacağız. Siz mücadele ettikçe, biz mücadele ettikçe bu bozuk düzen değişecek. Adaletli, hakça bir düzen gelecek. Hiç niyetimiz yokken burayı dolduranlara. Sesimizi dinleyenlere. Bize gönlünü, kulaklarını açanlara selam olsun. Yeni bir yola çıktık. Bu yol başarının yoldur. Yolumuz açık olsun, yolunuz açık olsun.”

CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL KÜTAHYA’DA