Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Tunceli’de: “Kamer Genç Hepimizin En Cesuruydu”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, eski TBMM Başkanvekili ve Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in Tunceli Nazımiye’de bulunan Ramazan Köyü’ndeki mezarını ziyaret etti. Genç’in ölümünün sekizinci yıl dönümünde mezarı başında düzenlenen törende konuşan Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, “Kamer Genç, kişisel olarak dünyanın en cesur insanı değildi ama dünyanın en cesur insanlarının yaşadığı bu coğrafyanın vekili olarak hepimizin en cesuruydu. 300 kişi üstüne yürürdü, bir kelime geri almazdı. Kürsüye yeniden çıkar aynı bildiğini bir daha söylerdi” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Genç’in mezarı başında yaptığı konuşmada, “Büyük bir heyecan, gurur içindeyim. 2016 yılının Ocak ayında bugün sevgili Veli Ağbaba ve Nurettin Demir ile birlikte, her ikisi de yine yanımda, Kamer Ağabeyimize verdiğimiz sözü yerine getirmek üzere 2 metrelik karın arasından buraya ulaşarak, kendisine söz verdiğimiz gibi ellerimizle yerine teslim etmiştik. O günden sonra bugün 8’inci kez aynı tarihte, aynı günde buradayız” dedi.

“TARİH ÖNÜNDE EN HAKLIMIZ KAMER GENÇ”

“Hangi makam, mevkide olacak olursak olalım yine kendisinin ölüm yıl dönümünde Allah sağlık verdikçe, bir başka engel olmadıkça burada olacağız” diyen Özel, “Ben 22 Ocak günlerinde Veli Ağbaba, Nurettin Demir ve Sevim Abla ile buradayım. Bundan öncekilerde CHP milletvekili ve grup başkanvekili sıfatıyla buradaydım, bugün Genel Başkan olarak buradayım. CHP’de Genel Başkanlık şöyle bir sıfattır. 1 milyon 600 bin üye bu makama layıktır. İçlerinden birisi bu görevi yapar. Atatürk, İsmet Paşa, Bülent Ecevit’in koltuğunda tüm CHP’liler adına oturur. Böyle günlerde burada Genel Başkanın varlığı bütün CHP’lilerin varlığı demektir. Ben bugün partimin en yeni kaydolmuş, 18 yaşını yeni doldurmuş üyesinden en kıdemli 100 yaşındaki üyemize kadar hepsinin gönülden Kamer Genç’in ailesine bir kez daha taziyelerini, iyi dileklerini iletmek ve tarih önünde en haklımız Kamer Genç’in mezarı başından bir kez daha bütün Türkiye’ye seslenmek üzere buradayım. Hikayesini vakfımız, TÜLOV kitaplaştırdı. Geçtiğimiz günlerde o kitabın partimizin yöneticilerine, milletvekillerine, delegelerine özel bir notla ulaştırdım. Belgeseli çekildi, resim sergisi yapıldı. Unutmamaya ve unutturmaya çalışıyoruz, söz verdiğimiz gibi. Hatta biz onunla selfie çekerdik, Twitter’a koyardık, ölümünden bir 15 gün önce kendi evinde ziyarete gittiğinde Veli Ağbaba ‘Bakalım bundan sonra kiminle selfie çekeceksiniz’ dediğinde, o beni aradı ‘Böyle soruyor, ne yaparız’ dedi. ‘Bir yolunu buluruz’ dedik. Bu resim ondandır. Her sene geliriz buraya, birazdan 9’uncu kez çekeceğiz. Biz selfiemizi çektiririz. Kamer Abiyi unutturmamak için. Çünkü kendi hayat hikayesini ben dinledim. ‘Ben 1940’ta doğdum’ dedi. ‘Babandan 3 yaş büyüğüm, baban kaçlı’ demişti, 43’lü. ‘1940’ta doğdum’ dedi. ‘İlkokula kadar keçi kovaladım’ dedi. ‘Bizim orada okul yaşı gelince bir karar verilir, ya keçinin peşinden gidersin ya okula gidersin, biz okula gittik, keçinin peşinden gitmedik, yürüyerek, kar altında gittim’ dedi. ‘Yatılı okudum, evden ayrıldım, aylarca yatılı okudum’ dedi. Sonra bütün hikayesini anlattı, Ankara’yı anlattı, Sevim Ablayı anlattı. Biz o günler bunun mutlaka bir filminin ve kitabının olmasını düşündük. Daha sonra birlikte, Tansu da burada, onun çok katkılarıyla, Nurettin Hocanın başkanlık yaptığı vakfımızda bunu yapmak mümkün oldu” ifadesini kullandı. Özel, şunları kaydetti:

“GENÇ’İN HİKAYESİ BİR CUMHURİYETİN HİKAYESİ”

“O kitap bir Cumhuriyet hikayesi, Kamer Genç’in hikayesi Cumhuriyet hikayesi. Tunceli’nin Nazımiye ilçesinin Ramazan köyünde keçi güden bir çocuğun Cumhuriyetin imkanlarıyla gelip, hakim olduğu, savcı olduğu, hukuk fakültesini bitirdiği, Anayasa yapılırken orada olduğu, Cumhuriyet’in verdiği görevle darbe anayasasına hayır oyu veren tek kişi olduğu, sonra defalarca milletvekili olduğu, sözünü sakınmadığı ama görevini bildiği, vatana, millete, bayrağa, ülkenin bölünmez bütünlüğüne bağlı, bu dağlarda onun hakkında ölüm emirleri verildiğinde bile bir adım geri atmadı. Biz CHP milletvekilleri olarak şimdi başkanlığını yaptığım gruba da hep söylediğim bir şey var, kişisel olarak geri adım atabiliriz, korkarız, susarız, kişisel olarak eğiliriz ama CHP milletvekilleri söyleyeceği sözden bir kelime eksik konuşamazlar. Bir adım geri atamazlar, 1 santim eğilemezler. Çünkü biliriz ki biz 1 santim eğilirsek onlar bu millete diz çöktürürler. Kamer Genç kişisel olarak dünyanın en cesur insanı değildi ama dünyanın en cesur insanlarının yaşadığı bu coğrafyanın vekili olarak hepimizin en cesuruydu. 300 kişi üstüne yürürdü, bir kelime geri almazdı. Kürsüye yeniden çıkar aynı bildiğini bir daha söylerdi. Gün oldu biz 300 kişiye karşı Meclis’te 60 kişi kaldık. Bir daha Veli Ağbaba kürsüye çıkmasın diyorlardı, çay ocağında toplandık, dışarıda 300 kişi vardı. Dedik ki ‘Kamer Abiden öğrendiğimiz bir şey var, bu kürsüye çıkmazsak bir daha çıkamayız. Bir daha bu sözü söyleyemeyiz, ölmek var, bu kürsüye çıkıp doğru bildiğini söylemekten dönmek yok.’ O cesaretimiz hepsine geri adım attırdı, gün geldi. Bunu öğrendik. Bunu uyguluyoruz, bundan sonra da doğru bildiğimizden geri gitmeyiz.”

“ONUN GİBİ, DOĞRU BİLDİĞİMİZ HİÇBİR ŞEYDEN GERİ DURMAYIZ”

“Laikliği tartıştırmayız. Aynı onun gibi. Bayrağı tartıştırmayız. Ülkenin bölünmez bütünlüğünü tartıştırmayız. Aynı onun gibi doğru bildiğimiz hiçbir şeyden geri durmayız. ‘Onlar ne diyor’ diye düşünmeyiz. Onlar kendi bildiğini yapacak. Onlar kendi siyasetini yapacak biz doğru bildiğimiz yapacağız. Biz emanete sahip çıkacağız. Emanet Atatürk’ün emanetidir. O emanete sahip çıkarken Kamer Genç gibi cesur ve kararlı, onun gibi inatçı olursak bir gün geldiğinde hangi makam, mevkilerde olduğumuzun ve ölürken hangi sıfatı taşıdığımızın önemi yok. Kar demeden, kış demeden, yol demeden mezarının başında ailesi burada olur. Hem kan bağı olan ailesi, değerli eşi. Hem CHP ailesi. Hem de Kamer Genç’i tanımış olmanın verdiği onur ve mutlulukla ona yürekten sahip çıkan bizim gibi bu kocaman ailemiz yanında olur. Emin olun televizyonlar canlı yayınlıyor, Türkiye’nin 81 ili, 973 ilçesinde şu anda Kamer Genç adı geçtiğinde, odasında çınladığında herkesin yüzünde Kamer Abinin o güzel gülümsemesi var. O şu, ‘Ben yılmam, korkmam, geri çekilmem, ben doğru bildiğimi söylerim, gerisini onlar düşünsün’ diye gülümsüyor Kamer Genç. Bütün CHP’liler de Kamer Genç’in bu kararlılığı olduğunda yüzümüz gülecek ve sonra bu ülkedeki herkesin yüzü gülecek. Buradan size söz veriyoruz, Nazimiye’den söz veriyoruz. Dün gelmeden önce Sayın Genel Başkanımızı aradım, dün akşam bir araya gelecektik, kendisinin programı olduğu için bu akşama erteledik. Bizim geleneğimizdir, gelmeden önce Kemal Beyi ararız. ‘Memleketinize bir talimatınız, bir söyleyeceğiniz var mıdır’ deriz.”

“VEFA, PARTİSİNİN İKTİDAR YAPARAK OLUR”

“Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Genel Başkanımız çok selam söyledi. Sizin de selamlarınızı alıp ona götüreceğim. Ben bir tek şey söyleyeyim burada. Herkesin bizden bir tek beklentisi var. ‘Aman Kemal Beye vefalı olun.’ Hep şunu söylüyorum. Vefanın nasıl gösterileceğine dair çok tarif var. Ama benim anladığım vefa şu, bir genel başkanı önceki genel başkana vefa, partisini iktidar yaparak olur. Biz partisini Nazimiye’de, Tunceli’de ve Türkiye’de iktidar yapacağız. Genel Başkanımıza da, Deniz Baykal’a da, Bülent Ecevit’e de, İsmet İnönü’ye de, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e de vefamızı onların partisini iktidar yaparak göstereceğiz. Hepinizi seviyoruz, sakın Kamer Abinin yolundan ayrılmayın, onun yolu doğruluk, dürüstlük yoludur. Sakın partimizin ve Atatürk’ün yolundan ayrılmayın, Atatürk’ün yolundan sapmayana hiç kimse bir şey yapamaz. Hepinizi çok seviyoruz, hepinizi tüm CHP’liler adına yürekten kucaklıyorum. Bundan sonraki senelerde yine burada sizlerle birlikte çok daha güçlü ve başarılı CHP ile olmanın sözünü veriyorum.”