Cumhuriyet Halk Partisi Ekonomi Takımı Denizli'de...

CHP’nin ekonomi politikalarını anlatmak amacıyla başlatılan ekonomi turu kapsamında Denizli'de iş dünyası temsilcileriyle bir araya gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe, "Devletin yönlendirici rolünün çok belirgin olacağına, planlamaya dayalı ve öngörülebilir bir ekonomik modelin Türkiye’nin çıkış yolunda en önemli aracı olacağına inanıyoruz" dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Volkan Demir ise "Asgari ücreti ve bizim CHP olarak önerdiğimiz destek paketini konuştuk. Yapısal reform, yapısal reform herkes bunu konuşuyor ama biz yapısal reformun neler olabileceğini somut olarak konuştuk. Sorunları dinledik ve önerilerimizi sunduk. Raporumuzu aldık. CHP’nin önümüzdeki günlerde yayınlayacağı ekonomi programının taslağı sahada yazılıyor" diye konuştu.

CHP ekonomi takımının, partinin ekonomi konusunda yol haritasını anlatmak üzere başlattığı ekonomi turu, Denizli ziyaretiyle devam ediyor. Ekonomi ve iş dünyası buluşmasıyla başlayan ekonomi turunda CHP takımı, Denizlili sanayicilerle bir araya geldi. Toplantıya, CHP Genel Başkan Yardımcıları Yalçın Karatepe, Volkan Demir, Özgür Karabat'ın yanı sıra, Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Kocaeli Milletvekili Nail Çiler, Denizli Milletvekili Şeref Arpacı, Yalova Milletvekili Tahsin Becan, Bolu Milletvekili Türker Ateş ve Denizli İl Başkanı Ali Osman Horzum katıldı.

Karatepe, Türkiye ekonomisinin zor bir dönemden geçtiğini belirterek, "En son açıklanan büyüme rakamlarına baktığımızda Türkiye ekonomisi biz iktisatçıların tanımlarıyla teknik resesyona girdiğini net bir biçimde son iki çeyrekte bir önceki çeyreğe göre azalan üretim verisinden rahatlıkla görebiliyoruz" ifadesini kullandı. Karatepe, şöyle konuştu:

"Türkiye ekonomisi hızlı bir şekilde yavaşlıyor. Ekonomi bir taraftan yavaşlarken, diğer alanlarda sorunlarımız azalıyor mu diye baktığımızda aslında orada da bir iyileşmenin olmadığı görülüyor. Yine dün TÜİK tarafından açıklanan enflasyon verisine baktığımızda yeni ekonomi kadrosunun göreve gelmesinin üzerinden yaklaşık bir buçuk yıla yakın bir zaman geçmiş olmasına rağmen, enflasyonun hala çok yüksek seyrettiğini, yakın zamanda da düşeceğine dair bir emarenin olmadığını görüyoruz. Sanayi tüketim endeksi, benzer sorunları bize gösteriyor. Türkiye ekonomisi bir taraftan yavaşlayan bir yapıya sahipken, diğer taraftan yüksek seyreden enflasyonla insanlarımızı çok ciddi bir şekilde zor bir duruma düşürüyor.

"Uygulanan ekonomi politikalarının etkilerini Denizlililer etkili bir biçimde yaşıyor"

Bu sabah Denizlili iş insanlarından Denizli’nin ekonomik sorunlarını dinledik. Aslında bu sorunlar bildiğimiz sorunlar. Türkiye’nin değişik yerlerini dolaştığımızda karşı karşıya kaldığımız, duyduğumuz şeylerden farklı şeyleri bugün burada duymadık. Denizli önemli bir sanayi kentimiz. İhracatımızda önemli bir yeri var. Özellikle tekstil olmak üzere dış piyasalara önemli ürün satan, üreten, istihdam sağlayan bir kentimiz fakat üzülerek görüyoruz ki uygulanan ekonomi programının etkileri, Denizlililer de etkili bir biçimde yaşıyor.

"Sadece ekonomide değil, her alanda çözüm önerilerimiz hazır"

Uygulanan ekonomi programını tanımlayacak olsak aslında AK Parti iktidarının önceki dönemlerde uyguladığından farklı bir şey yapmadığını görüyoruz. Yüksek faiz ve düşük kur üzerine kurgulanmış bir politikanın şu anda içerisinde bulunduğumuz durumdan farklı bir sonuç üretmesini beklemiyoruz. Yapılan iş bu sonucu ortaya çıkaracak. Biz başından beri anlatıyoruz. Türkiye’nin uygulanan politikalar ile refaha ermesi, gelir dağılımının düzelmesi, çalışanlarının huzur içerisinde, işverenlerin gönül rahatlığıyla üretim yapabilecekleri bir imkanı maalesef sunmuyor. Biz CHP olarak iktidara geldiğimizde ki iktidar olacağımıza samimi olarak inanıyoruz. Türkiye’nin içinde bulunduğu bu ekonomik sorunları hızlıca çözebileceğimize inanıyoruz. Biz kamucu bir anlayışla, sürdürülebilir bir kalkınma modeliyle Türkiye’nin refaha doğru yürüyebileceğine inanıyoruz. Devletin yönlendirici rolünün çok belirgin olacağına, planlamaya dayalı ve öngörülebilir bir ekonomik modelin Türkiye’nin çıkış yolunda en önemli aracı olacağına inanıyoruz. Sadece Türkiye’nin ekonomik politikalarına değil, Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı her alanda sorunların var olduğu, her alanda çözüm önerilerimizle, politikalarla ciddi bir şekilde kalkınmaya dayalı bir modeli hayata geçireceğimizi sizlerle paylaşıyoruz. Eğitimden yargı sistemine, sağlıktan altyapıya, üretimden istihdama, gelir dağılımından diğer bütün konulara varıncaya kadar kapsamlı bir proje ile bugün sizin karşınızdayız. Biliyoruz ki mevcut sistem, bize yoksulluktan, sorundan başka bir şey vaat etmiyor. Türkiye artık sürekli kriz yöneten bir ülke olmaktan çıkması gerekiyor. Türkiye’nin öngörülebilir bir ülkeye dönüşmesi gerekir."

"İş kesimleri, çıkış yolu bulamıyor"

"Sürdürülebilir kriz yönetimi ekonomi modeli Türkiye’de uygulandı. Kimse önünü göremiyor. Türkiye ekonomisi, kur ve faiz arasına sıkıştı. Ekonomiye ve adalete olan güveni yenilemeliyiz" ifadesini kullanan CHP Genel Başkan Yardımcısı Volkan Demir ise, "Halkçı, adil paylaşımı önceleyen, refahta vatandaşı buluşturan, kamu ve özel sektörün rolünü tekrar tanımlayan ve ülkenin birinci önceliği olan demokratikleşme ve hukuk sisteminin, adalet sistemine olan güvenin yeniden tesis etmeye olan ihtiyacı öne çıkaran ilkelerimizi paylaştık" diye konuştu. İş dünyası ile yapılan görüşmenin detaylarını aktaran Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Öncelikle ticaret mevzuatını konuştuk. Daha sonra ülkede yürüyen Gümrük Birliği Anlaşması’nın eski kaldığını, özellikle ihracatçılar ve yurt dışı ile çalışan işletmelerimizin bu anlaşmanın mutlaka revize edilmesini konuştuk. Dış ticareti konuştuk. Tüm iş kesimlerinin enflasyon, yüksek faiz ve kur sarmalında sıkıştığını gördük. Bu sarmaldan çıkış yolu aradıklarını ifade ettiler. Yüksek finansman maliyetleri nedeniyle de bu çıkış yolunu bulamıyorlar. Bu ülkede öncelikle bir beka sorunudur. Sanayici zorda. Bin kişi, iki bin kişi, üç bin kişi çalıştıran işyerleri zor durumda. Şu anda bu işçi çalıştıran, emek istihdam eden iş yerleri, 2025’te önlerini göremiyorlar. İş dünyasının birinci sorununun belirsizlik olduğu ortaya çıkıyor. Bu belirsizlikte daha ne kadar yaşayabileceklerini bilmiyorlar.

"Sanayicinin enflasyon muhasebesi ile olan imtihanını konuştuk"

Teşvik mevzuatını konuştuk. Teşviklerin bölgesel olarak değil, sektörel olarak odaklanması gerektiğini, dolayısıyla üretenin, katma değer yaratanın, ihracat yapanın daha fazla teşvik alması gerektiğini konuştuk. İç ticarette daha çok esnafı, küçük esnafı, mikro işletmeyi ilgilendiren ama ekosistem olarak tüm sanayi ve iş dünyasını ilgilendiren hal yasasının, perakende yasasının, AVM yasasının yıllardır neden çıkmadığını konuştuk. İklim Kanununun çıkması gerektiğini konuştuk. İklim Kanunu çıkmadığı için Avrupa Birliği’nin 2026 yılında başlayacak karbon vergisinde Türkiye’nin ne yapacağını bilmediğini, sanayicinin nasıl bir hazırlık yapacağı konusunda ne yapacağını konuştuk. Vergi kanunlarını ve vergi sistemini konuştuk. Sanayicinin enflasyon muhasebesi ile olan imtihanını konuştuk. Seslerini kimsenin duymadığını, duyuramadıklarını konuştuk. İş dünyası toplamının milyarlarca dolar tutarında Türk lirasına eşdeğer bir parayı, Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan KDV alacağı olarak beklediğini, bunun sisteme karışması gerektiğini konuştuk. Bu önerilerimiz kabul gördü.

"CHP’nin ekonomi politikasının taslağı sahada yazılıyor"

Asgari ücreti ve CHP olarak önerdiğimiz destek paketini konuştuk. Yapısal reform, yapısal reform herkes bunu konuşuyor ama biz yapısal reformun neler olabileceğini somut olarak konuştuk. Sorunları dinledik ve önerilerimizi sunduk. Raporumuzu aldık. CHP’nin önümüzdeki günlerde yayınlayacağı ekonomi programının taslağı sahada yazılıyor. Çok güzel bir CHP iktidarı, Türkiye’yi bekliyor."