15.03.2024

CHP Lideri Özgür Özel: “Türkiye’nin Neresinde Bir Güzellik Varsa Kurum’dan, Erdoğan’dan Uzak Tutmak Lazım”

“HER KALEMDE YÜZDE 150’YE ULAŞAN FİYATLAR VARKEN, RECEP TAYYİP ERDOĞAN ANNELERE, BABALARA 3-5 ÇOCUK YAPIN DİYOR”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz’in Proje Tanıtım Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Salda Gölü’nün tahribatına dikkati çekerek, “Geçtiğimiz günlerde İliç’teki 9 evladımızı yutan o liç yığılmasına ‘çevreye zararı olmaz’ diye imza veren, altın şirketinin faaliyet alanını tam 5 kat büyütmesine imza atan, İliç’in felaketi olan Murat Kurum, maalesef Salda’nın felaketi oldu. Onun İstanbul’un felaketi olmasına 16 milyon İstanbullu 31 Mart’ta izin vermeyecek inşallah. Türkiye’nin Maldivlerine beton döken, asfalt döken bu anlayıştan İstanbul’u uzak tutmak lazım. Türkiye’nin neresinde bir güzellik varsa Murat Kurum’dan, onu atayan anlayıştan, Recep Tayyip Erdoğan’dan uzak tutmak lazım” ifadesini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz’in proje tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, “Benim için çok anlamlı bir gün. 2007 yılında Türk Eczacıları Birliği yönetimine seçildiğimde Ali Orkun Ercengiz Başkan’a Burdur’da eczacı odası açılması gerektiğini söylemiştim. Sağ olsun, kurucu başkanımız oldu, Burdur’daki eczacılarımızı örgütledi, eczacı odası başkanı oldu. ‘Partiye kayıt oldun mu?’ dedim, partiye kayıt oldu. Gün geldi adı belediye başkanlığı için geçti, belediye başkan adayı oldu. Bugün 10 yıllık emeğinden sonra biraz önce izlediğimiz, Burdur’a yapılmış, anlatmakla bitmeyen hizmetlerle. Yine izlettiğimiz çok önemli vizyon projeleri ile, bizlerin emeklerine, ailesinin emeklerine, değerli annesinin, rahmetli babasının emeklerine, değerli eşi Hülya’nın emeklerine, sizin teveccühünüz ve güveninize layık olduğunu görüyorum. Sizlere teşekkür ediyorum. Kendisine teşekkür ediyorum” dedi. Özel, şunları kaydetti:


“ÖRGÜTÜMÜZÜN BİRLİĞİNE, BERABERLİĞİNE GÜVENİYORUZ”

“Burdur’da 15 belediye var. Maalesef partimizin 2 belediye başkanı var. Ama bu seçimde CHP çok önemli bir başarıyı kovalıyor. Deneyimli, örgütten gelen, saygı duyduğumuz bir il başkanımız, değerli yöneticileri, kıymetli ilçe başkanlarımız var. Örgütümüzün birliğine, beraberliğine güveniyoruz. Adaylarımızın yaş ortalamaları 45. Hülya Gümüş, Bucak’ta 28 yaşında, Gülsüm Güçlü, Ağlasun’da 49 yaşında, Ümmühan Sinem Ulukan, Yusufça’da 27 yaşında 3 kadın adayımız var. Üçünü de önce Burdurlu kadınlara, sonra kadın haklarına saygılı, eşit temsil ve yaşama inanan Burdur’un centilmen erkeklerine emanet ediyorum. Ali Okan Yücel, Çavdır’da 39 yaşında, İbrahim Bütün 35 yaşında Gölhisar’da CHP’nin genç adayları. Bir bütünü genç, etkin, yetkin ve iyi donanımlı, ilçelerini ve beldelerine hizmet etmek için 31 Mart’a kadar gün sayan bütün adaylarımıza başarılar diliyorum. Yanlarındayız, arkalarındayız. Onlara güveniyoruz.”

“HALEN BURDUR GÖLÜ İÇİN SU KAYNAĞI BULAMADILAR”

“10 yıl önce o günün parasıyla 23 milyon lira, bugünün parası ile milyara yaklaşan, 700 milyon gibi bir borçla belediyeyi devralıp, bugün kasasına yeni yapılacak işlerle ilgili 100 milyonun üzerinde varlık yaratan, o günlerde ihale ile yapılan işleri, çöp toplama ihalesi, ulaşım işleri, belediyenin asli görevindeki tüm işlerin ihale ile yapıldığı, yandaş müteahhitlere para kazandırma sisteminden, asfalt makinasından kamyonlara kadar hepsinin alındığı, hem belediyede istihdam yaratan, hem çok daha ucuza mal eden, hem denetlenebilir şekilde belediyecilik hizmeti verilmesi CHP’nin halkçı vizyonuna ve anlayışına uygundur. Bu kadar borç nasıl kapanıyor, bu kadar hizmet nasıl yapılıyor diye merak edenler, eğer amacınız hizmet etmekse, amacınız müteahhidi zengin etmek değilse müteahhidin cebine girecek para Burdur’a hizmet olarak yansıyor. Yeni seçilecek tüm belediye başkanlarımıza örnek gösteriyor ve talimat olarak ifade ediyorum. Tabii arıtma tesisi, suyun yumuşatma tesisi, ileri biyolojik arıtma tesisi, katı atık bertaraf tesisi, yağmur suyu drenaj hatları gibi hem çevreye katkı sağlayan, hem Burdur Gölü’nün temiz su kaynağı haline dönüşmesini, temiz su sağlama noktasında çok önemli olan, gölün kurumasına karşı tedbir ayağı olan, kirletmeyen bu yaklaşımları çok önemsiyoruz. Burdur’a yıllar önce 2019 seçimlerinde Tayyip Erdoğan, Burdur Gölü için su kaynağı bulacağının sözünü vermişti. Halen bu suyu getirmediler, göl hepimizin yüreğini yaka yaka her gün birkaç metre daha çekilmeye devam ediyor. 2014’te Ali Orkun Ercengiz halk plajı yapmıştı. 2019 seçimlerine gidilirken AKP’nin yaptığı ankette belediyenin en beğenilen hizmeti olmuştu.”

“İLİÇ’İN FELAKETİ OLAN MURAT KURUM, MAALESEF SALDA’NIN DA FELAKETİ OLDU”

“Ama bir diğer mesele, bence milli meselelerimizden bir tanesi, Salda Gölü. NASA’nın bile ilgi gösterdiği, son derece gizemli, önemli doğa harikası. Türkiye’nin en gözde doğal güzelliklerinden bir tanesi Salda Gölü’nün bulunduğu topraklardayız. Salda Gölü ile ilgili Yeşilova Belediye Başkanımızın verdiği mücadele, Yeşilova ilçe başkanımızın verdiği mücadele, CHP’nin örgütlerinin gösterdiği çevreci ve dayanışmacı mücadeleyi Burdur halkının önünde gönülden alkışlıyorum. Türkiye’nin Maldivleri olarak bilinen, ayak basmanın yasak olması gereken Salda Gölü’nü AKP zihniyetinin ne hale getirdiğini hep birlikte izledik. Millet bahçesi yapma hayaliyle o kıymetli sahili önce iş makinalarına ezdirdiler, ardından ihale ile şirkete verdiler. Tuvaletin olduğu bir millet bahçesi yaptılar. Salda’nın toprakları kararmaya, rengi değişmeye, suları çekilmeye başladı. Şimdi İstanbul’a talip olan, geçtiğimiz günlerde İliç’teki 9 evladımızı yutan o liç yığılmasına ‘çevreye zararı olmaz’ diye imza veren, altın şirketinin faaliyet alanını tam 5 kat büyütmesine imza atan, İliç’in felaketi olan Murat Kurum, maalesef Salda’nın felaketi oldu. Onun İstanbul’un felaketi olmasına 16 milyon İstanbullu 31 Mart’ta izin vermeyecek inşallah. Türkiye’nin Maldivlerine beton döken, asfalt döken bu anlayıştan İstanbul’u uzak tutmak lazım. Türkiye’nin neresinde bir güzellik varsa Murat Kurum’dan, onu atayan anlayıştan, Tayyip Erdoğan’dan uzak tutmak lazım.”

“SALDA’NIN KURTARILMASINA YÖNELİK PROJELERİ ÇALIŞACAĞIZ”

“Bunlar yetmezmiş gibi gölü besleyen derelerin ve yeraltı sularının önüne 2 gölet yapıldı. Bizler ve örgütümüz karşı çıktı. Burdurlu çevreciler karşı çıktı ve davalar açıldı. Dava devam ederken 2 tane susuz baraj yapıldı. Ortada 2 baraj var ama içinde bir damla su yok. Şimdi Yeşilova Belediyemize aday gösterdiğimiz, Yeşilova’yı en iyi şekilde yönetmeye talip olan Okan başkanımız önümüzdeki dönem Salda ile ilgili tarafımdan görevlendirilmiştir, yetkilendirilmiştir, hem de bundan sonra yapacakları tarafımızdan desteklenecektir. Salda’nın en doğru şekilde kurtarılmasına yönelik projeleri çalışacağız. Dünyanın en ileri kuruluşlarından çevre ve hibe projesi için gayret göstereceğiz. Sosyalist Enternasyonal’in başkan yardımcısı sıfatıyla dünyadaki siyasi akrabalarımızın Salda Gölü’ne sahip çıkması, doğru projelendirilmesi, en uygun şartlarda hibe ya da çok düşük faizli krediler için hep birlikte çalışacağız. Salda Gölü’ne sahip çıkmak için Yeşilova Belediye Başkanımız mücadele ettikçe, iki omzunda iki eli hissedecek. Bunlardan bir tanesi Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Mansur Yavaş’ın eli olacak, diğeri İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu’nun eli olacak. Salda’yı kardeş belediyecilik noktasında pek çok belediyemizle Yeşilova’yı destekleyeceğiz ancak özel talimatımdır, Ekrem Başkan ile Mansur Başkanın eli Yeşilova ve Salda’nın üzerinde olacak.”

“10 BİN LİRA İLE EMEKLİ AİLESİ ANCAK 9 GÜN GEÇİNEBİLİR, 21 RAMAZAN AÇTIR”

“Sağlık Bakanlığı bir açıklamada bulundu. Görevi gereğince insanın sağlıklı olması için iyi beslenmesi gerektiğini biliyorlar. Dediler ki en uygun fiyatlı gıdalarla sağlıklı Ramazan tavsiyelerinde bulundular. Ben inceledim. Gerçekten mümkün olan en uygun fiyatlı ürünler seçilmiş ve Sağlık Bakanlığı’nın önerdiği iftar, iftar ile yatma arasında ara öğünde alınacaklar, sahurda tüketilmesi gereken sağlıklı ve doğru beslenmenin kişi başı maliyeti 257 lira. Yani Tayyip Erdoğan herkese 3 çocuk yapın diyor ama çekirdek ailenin, 4 kişilik olduğunu düşünsek, 4 kişilik aile için Sağlık Bakanlığı’nın, bakın ne kira, ne elektrik, ne su, ne doğalgaz, ne telefon, ne giyim kuşam, sadece 30 Ramazan 4 kişilik ailenin Sağlık Bakanlığı’nın hesabıyla mutfak masrafı 31 bin liradır. Bu aileye Tayyip Erdoğan, 3 çocuk, sonra 5 çocuk demiştir. Tayyip Erdoğan’ın 10 bin lira en düşük emekli maaşına mahkum bıraktığı emekli ailesi, çocuk, torun bakmasın, sadece iki kişi kol kola, diz dize sobanın başında sobayı yakmasın, battaniye ile otursun, o iki kişinin aylık Ramazan’daki gıda maliyeti 15 bin 500 liradır. Emekli ailesine verilen 10 bin lira ile emekli ailesi ancak 9 gün geçinebilir, 21 Ramazan açtır. Asgari ücretli 16 gün karnını doyurabilir, kalan 14 Ramazan açtır. Sağlık Bakanlığı sakın Ramazan’da öğün atlamayın, iftarı, sahuru böyle yapın arada mutlaka ara öğün alın diye tavsiyede bulunmaktadır. Kimin ne yiyeceğini, ne kadar yiyeceğini doğru söyleyen Sağlık Bakanı’nı atayan Tayyip Erdoğan’ın 10 bin liraya mahkum ettiği emeklilerin iki eli Tayyip Erdoğan’ın yakasındadır.”

“HER KALEMDE YÜZDE 150’YE ULAŞAN ARTIŞLAR VAR”

“Diğer taraftan Ali Orkun Başkan yeni doğan bebeklere, genç annelere yaptığı katkılardan bahsetti. Ben bebe ürünleri enflasyonu diye bir enflasyonu Burdur’dan tüm Türkiye’nin dikkatine sunmakla yükümlüyüm. Bakın milletin muhalefet görevi verdiği partiyiz. Bir de iktidar görevi verdiği parti var. O iktidar görevi verdiği parti bizimle kavga etmeye çalışıyor. Ben onunla kavga etmiyorum. O her gün zam, zam, zam yapıyor, çıkıyor iftar sofralarında DEM, DEM, DEM diyor. Bu milletin derdi DEM değil kardeşim, senin yaptığın zam. Onunla emeklilerin hakkı, emekçilerin hakkı, esnafın, köylünün, süt üreticisinin, gençlerin hakkı için, gencecik annelerin hakkı için kavga edeceğiz. Geçen sene bebek bisküvisi 46 liraydı, bu sene 100 lira oldu. Geçen sene 250 gram mama 90 liraydı, bu sene 245 lira oldu. Geçen yıl 156’lı bebek bezi, en ekonomiği 385 liraydı, 600 lira oldu. En uygun olduğu markette 589 lira. Düşük kalite biberon 45 liradan 112 lira oldu. En ucuz emzik 74 liradan 180 liraya yükseldi. Orta kalite bebek arabası 1700 liraydı, 3 bin 750 lira oldu. Basit bebek yatağı, en ucuzu 480 liraydı, 1280 lira oldu. Her kalemde yüzde 100’ü aşan, yüzde 150’ye ulaşan fiyatlar varken Recep Tayyip Erdoğan annelere, babalara 3-5 çocuk yapın diyor. 3 de yapsalar, 5 de yapsalar sen hükümetsen, sen devletin başındaysan bu anne ve babanın enflasyona ezdirilmemesi lazım. Anneyi de babayı da bebeği de emekliyi de emekçiyi de enflasyona ezdiren sensin Tayyip Erdoğan.”

“BİZ GAZİ MUSTAFA KEMAL’İN GÖSTERDİĞİ YOLDA YÜRÜYECEĞİZ”

“OECD ülkeleri içinde 2023 sonu itibariyle gıda enflasyonunda en tepedeki ülke Türkiye. Maalesef okuma yazmada, milli gelirde, yaşam kalitesinde, hukukun üstünlüğünde değil ama gıda enflasyonunda OECD ülkeleri içinde birinciyiz. Yüzde 72’yle. Peki, bizi takip eden ülke kim? İzlanda, ikinci en yüksek gıda enflasyonu. Rakam 10,5. Bütün OECD’nin ortalaması 6,7. AB ortalaması 5,9. Bu ülkenin ve bu partinin, CHP’nin kurucu genel başkanı, bu ülkenin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ‘muasır medeniyetleri yakalayın ve geçin’ dedi. Bakın onun gösterdiği yerde hukukun üstünlüğü, güçlü parlamentolar, mütevazı liderler var. Ortalama yüzde 5,9 gıda enflasyonu var. AB’de 55 bin dolar milli gelir var. Bizim görevimiz bu yüz yılda yerine getiremediğimiz vasiyetimiz, ikinci yüzyılda iktidar olduğunda yürüyeceğimiz yol Atatürk’ün işaret ettiği, muasır medeniyetleri hiç değilse AB ülkelerini yakalamak ve geçmek. Orada 55 bin dolar milli gelir var. İskandinav ülkelerinde 70 bin dolar milli gelir var. Peki, onun bir koltuğunda ben oturuyorum. CHP’nin Genel Başkanı. Ama bir koltuğunda biraz önceki zamlardan mesul Tayyip Erdoğan oturuyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu tarafı gösterirken, o bu tarafı gösteriyor. ‘Şangay İşbirliği Örgütü’ diyor, ‘Avrupa’ya girmeyiz. Gideriz, Şangay İşbirliği Örgütü’ne gireriz’ diyor. Onun gösterdiği tarafta ne var? 4 bin 500 dolar milli gelir. Bir tarafta 55 bin dolar. Bir tarafta ortalama 4 bin 500 dolar milli gelir. Yok hükmünde parlamentolar. Kendisi gibi sarayda oturan güçlü ve zengin liderler. Fakir bir halk var. Şimdi Türkiye bu seçimlerde ve bundan sonrasında kararı verecek. Ya Gazi Paşa’nın istikametini gösterdiği muasır medeniyetler, zengin ülkeler, zengin halk ve mütevazı lider. Ya da bu kibirli adamın işaret ettiği yerde fakir bir halk, borç içinde sürünenler, ayın sonunu getiremeyen emekliler. Biz Gazi Mustafa Kemal’in gösterdiği yolda yürüyeceğiz. Bu ülkedeki herkesin yüzünü güldüreceğiz.”

“HER EMEKLİ 5,5 ÇEYREK ALTINI HER AY KAYBEDİYOR”

“Türkiye’de son bir yılda kredi borcumuz hepimizin bankalara yüzde 56 artmış ama Burdur’da yüzde 81 artmış. Herkesin durumu kötü, Burdur’un durumu daha kötü. Yine her gittiğim yerde emeklilere bir hesabı emanet ediyorum. Onu bırakmadan gitmem. Tayyip Erdoğan’ın iktidara geldiğinde en düşük emekli maaşı kuyumcudan 8 çeyrek altın alıyordu, bugün aldığınız 10 bin lira ile 2,5 çeyrek altın alabiliyorsunuz. En düşük emekli maaşı Tayyip Erdoğan’ın partisi geldiğinde 1,5 asgari ücreti, hiç size ilişmeseydi, düzeninizi hiç değiştirmeseydi, 26 bin lira emekli maaşı alacaktınız. Ama bugün 10 bin lira en düşük emekli maaşı. 2,5 çeyrek altın alıyor. Allah için söyleyin, bir emekli kuyumcudan bir çeyrek altın alsa, cebine koysa, eve gitse, bakmış ki kaybetmiş, düşürmüş. Ne yapar, fırlar, hangi yoldan geldiyse, gider orada arar. Nerede bu çeyrek altın diye. Değerli büyüklerim, bir emekli değil her emekli. Bir çeyrek altın değil, 5,5 çeyrek altın. Bir sefer değil her ay kaybediyor. Sizin cebinizden 5,5 çeyrek altını alan Recep Tayyip Erdoğan. Bunu bilelim, hesabı ve kitabı buna göre yapalım. Her yerde bir başka hesabı yapıyoruz. Ordu’da fındık, Manisa’da üzümü, Isparta’da elmayı, Afyon’da sucuğu konuştuk. Burdur’un meşhur ceviz ezmesi var. Ceviz ezmesinin kilosu geçen sene 100 liraymış, bu sene 250 lira. En düşük emekli maaşı geçen sene 75 kilo ceviz ezmesi alırmış, bu sene 40 kiloya düşmüş. Alım gücünün ceviz ezmesi üzerinden hesabı. Her emeklinin maaşından ayda 35 kilo ceviz ezmesini alan bir düzende yaşıyoruz.”

“ÇAĞRIM AKP’LİLEREDİR, MHP’LİLEREDİR”

“Buradan çağrım AKP’lileredir, MHP’lileredir. Eğer bu seçimde Tayyip Erdoğan’a oy verirseniz. Ne kadar düşük maaş verirsem vereyim oy veriyorlar, ne kadar enflasyon çıkarsa çıksın, bana kızmıyorlar. Yüzde 33 zam yaptım, yüzde 20 gerçek enflasyon, TÜİK bile 68 açıklamış. Yine bana oy veriyorlar dediğinde 1 Nisan’da yapacak bir şey yok. 1 Nisan’da oyları alırlarsa, 2 Nisan’da yapacak bir şey yok. 1 Nisan’dan bir gün önce 31 Mart’ta yapacak bir şey var. Sandık vatandaşın hükümete karne verdiği yerdir. Sarı kart gösterecekse sarı kart göstereceği, yoruldu ve sıkıldıysa bir kırmızı ışıkta ‘dur bakalım, gözümün içine bak’ diyeceği, ‘biraz hakkımı, menfaatimi kolla bakalım, hep zenginlere verdin, kur korumalı mevduatı, hep yandaşların vergilerini affettin biraz da emekliyi düşün’ diyeceğiniz yer seçim sandığıdır. İşte o seçim sandığında sadece CHP’lilerin değil sadece Burdur ittifakındaki milliyetçi demokratların yakasındaki ya da gönlünde güneş olanların, iyi insanların değil, sadece muhafazakar demokratların, haramdan ve yalandan korkan, bunlardan çoktan ayrışanların değil bu sefer AKP, MHP’lilerin de madem bu kadar çalışan bir belediye başkanı vardır. Madem bu kadar iyi hizmetler vardır. Madem yandaşları değil Burdur’u düşünen işler yapmıştır. Gönlünüzden kopan oyu verin ve bu iktidara bir mesaj verin. Çantada keklik olmadığınızı, mahzun da bırakılsanız artık susmayacağınızı, ayın yarısını getiremediğiniz emekli maaşına talim etmediğinizi, sesinizi yükselteceğinizi bu iktidara gösterin. Biz bu ittifaka CHP’nin ittifakı, Millet İttifakı demiyoruz. Biz bu ittifaka Burdur ittifakı, Türkiye İttifakı diyoruz. Türkiye İttifakı’nda Türkiye’nin bütün demokratları, bütün yoksulları, bütün emeklileri bekliyoruz. Türkiye İttifakı rengini ay yıldızlı al bayraktan alır, renkleri kırmızı ile beyazdır. Türkiye İttifakı Milli Takım gol atınca sevinen herkestir. Filenin Sultanları dünya şampiyonu olunca onlarla bir ağlayan, İstiklal Marşı’nı okuyanlardır. Ben Burdur ittifakına, Türkiye İttifakı’na güveniyorum. Ben sizlere güveniyorum. Bu seçimi kazanın, gücünüzü gösterin.”


CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL BURDUR'DA