11.12.2025

CHP Lideri Özgür Özel: “Süreç Komisyonu İçin Hazırlıklarımızı Genişletip Somutlaştırarak Kamuoyunun Bilgisine Sunacağız”

CHP,Cumhuriyet Halk Partisi,Özgür Özel,Süreç Komisyonu,Merkez Yönetim Kurulu,Parti Lideri,Yavuz Ağıralioğlu,PArti İçi Demokrasi,Siyasi Süreç,Kamuoyu,Bilgilendirme,Anahtar Parti

“SİYASETİN HER ŞEYE HAKKI VAR AMA MİLLETİN SEÇTİĞİ SİYASİ PARTİLERİN BİRBİRİYLE DİYALOG KURMAMA HAKKI YOK”

“İSTİSMAR HABERLERİ TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ ADINA BÜYÜK BİR UTANÇ”

“BİR EVE 97 BİN LİRA GİRMİYORSA O EVİN ‘FAKİR’ BİR KİŞİ 30 BİN LİRA ALMAZSA DA O KİŞİNİN ‘AÇ’ OLDUĞU BİR NOKTADAYIZ; BUNU ÜLKEYİ YÖNETENLERİN İNSAFINA SUNUYORUM”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu ve beraberindeki heyeti kabul etti. Görüşmenin ardından açıklamalarda bulunan Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özel, “Bugün, Anahtar Parti Genel Başkanı Sayın Yavuz Ağıralioğlu ve değerli heyetleri, kurultayımızdan sonra bizleri ziyaret ettiler. İlk ziyaretçimiz, Genel Merkezimizde siyasi parti olarak Anahtar Parti oldu. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Kendileri bizi kutlamaya geldiler. Ben de birinci yaş günlerini, çok görkemle kutlayan Anahtar Parti’nin birinci yaşını kutladım. Güncel siyasi gelişmelere dair, Türkiye siyasetini okumamıza dair çok keyifli ve istifade ettiğimiz bir sohbet gerçekleşti. Kendilerine, değerli heyetlerine teşekkür ediyorum” dedi.

“ANLAŞILMAZ OLAN, MECLİS KAPISI ÖNÜNDEKİ POLİS ENGELİ”

Açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özel, TBMM’de stajyer kız çocuklarının cinsel istismara uğradığı haberleri için şunları söyledi:


“Büyük bir öfke ve mensubu olduğumuz Türkiye Büyük Millet Meclisi adına büyük bir utanç içindeyiz. Bu meselenin Meclis yönetimi tarafından en hızlı, en sert tedbirlerle ve tüm kamuoyunu tatmin edecek ve tekrarına imkan bırakmayacak şekilde, en sert şekilde kovuşturulması, soruşturulması ve cezalandırılması için Meclis üzerine düşeni yapmalıdır. Bu konuda Meclis’teki kadın çalışan arkadaşlarımızın bir tepkisi ve kadın milletvekillerinin bir tepkisi var. Bu tepki çok anlaşılır. Anlaşılmaz olan, Meclis’in kapısının önünde polisin bu tepkiye engel olmaya çalışması. Sayın Meclis Başkanımızla daha önce de konuşmuştuk. Meclis çoğu zaman son umut noktasıdır. Ve oraya sesini duyurmaya gelenlere polis engeli kabul edilemez. Elbette Meclis’in güvenliği sağlanır. Hatta biz Çankaya Belediyesi ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin de olumlu yaklaşımıyla, Meclis’in önündeki parkın Demokrasi Parkı’na çevrilmesi, bir serbest kürsü konulması, tepki, protesto, Meclis’e seslenişin yapılması için Sayın Başkana da söylemiştik. ‘Olabilir’ demişti. Halen daha Sayın Başkan, ‘Ya Meclis’e gelinebilir, burada basın açıklaması yapılabilir’ demesine rağmen, bugün iğneyi kendisine batırması gerektiği gün Meclis’in, bir anda karşısındaki kadın milletvekillerine, kadın çalışanlara, kadın örgütlerine karşı polis direnci gösteriliyor. Bu anlaşılabilir değil. Hiçbir yerde böyle kötü yaşanmışlıklar olmamalı, olduğunda en sert şekilde üzerine gidilmeli. Ama Meclis’te bunun bir kişinin aklının ucundan geçmesi, böyle bir şeye yeltenebilecek bir kişinin bu milletin en kıymetli, milli iradenin tecelligahının süzgeçlerinden sıyrılıp bu pisliğin içeri girebilmiş olması kabul edilebilir değil. Ayrıca 10 kişiden bahsediliyor. Ama şu ana kadar bir kişinin görevinden uzaklaştırıldığı söyleniyor. Bu konudaki kamuoyu merakı ve her birimizin tedirginliğini tatmin edecek şeffaf cevapları en kısa sürede bekliyoruz.”

“DAHA FAZLA DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜK”

Genel Başkan Özel, TBMM’deki Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’ndaki sürecin sorulması üzerine şöyle konuştu:

“Biz, Türkiye’de Kürt sorununun çözülmesi, terörün bitmesi, terörsüz ve demokratik bir Türkiye’ye kavuşmanın umudu içindeyiz. Bu sorunların yegane çözüm yeri olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altı olduğunu ifade etmiştik. Bu konuda kararlı ve tutarlı tavrımız sürüyor. Biz terörün bitmesi için demokratik adımların atılmasının son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda hazırlıklarımızı elbette daha da geliştirerek, somutlaştırarak Meclis komisyonuna ve Meclis’te bulunan - bulunmayan bütün siyasi partilerin, kamuoyunun da bilgisine sunma niyetindeyiz. Yazılacak olan raporun Türkiye’de herkes için daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük ve terörü tamamen ülkenin gündeminden çıkaracak, silahların tamamen bırakıldığı ve bundan sonra Türkiye’nin gündemine bir daha silahlı terörün girmeyeceği tedbirlerin alınması için elimizden geleni yapıyoruz. Arkadaşlarımızın rapor için birkaç gün süre istediklerini sizden duyuyorum. Yani bir son süre olduğunu da bilmiyorum. Arkadaşlarımız kendi çalışma sistematikleri içinde herhalde birkaç güne daha ihtiyaç olduğunu söylemiş. Zaten Cumhuriyet Halk Partisi’nin 29 maddelik önerisi Merkez Yönetim Kurulu’nda son şekli verilip, olgunlaştırılıp yollanmıştı. Yine çalışmanın son halinden haberdar olacağız ve ardından bu konuda Merkez Yönetim Kurulu’nun da onayı ile arkadaşlarımız görüşlerimizi komisyona sunacaklar.”

“TÜM SİYASİ PARTİLERLE DİYALOG HALİNDEYİZ”

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özel, genel seçime doğru bir ittifakın gündeme gelip gelmeyeceği konusunda şu değerlendirmeyi yaptı:

“Ben de Sayın Ağıralioğlu’nun cevabını paylaştığımı şu yönüyle ifade edeyim. Biz siyasetin her şeye hakkı olduğunu, ama milletin seçtiği ya da milletin umut bağladığı siyasi partilerin birbiriyle diyalog kurmamaya hakkı olmadığını, milletin seçtiklerinin, milletin sorunlarını çözsün diye umut bağladıklarının birbirleriyle kavgaya ve kutuplaşmaya hakkı olmadıklarını düşünüyoruz. Maalesef Türkiye’yi kutuplaşmadan medet uman, sürekli birilerini kendisine şeytan olarak belirleyen ve ‘O şeytanın karşısında bana sığının’ diyerek yaptıklarıyla değil de, düşmanı üzerinden kendisini destek talep eden bir iktidar anlayışı var. Bugünlerde de rejim kendisi adına güya şeytan değiştiriyor. Dün şeytanlaştırdıklarına, bugün diyalog imkanı ve ülkenin Ana Muhalefet Partisi’ne, son seçimlerin birinci partisine, ülkenin yüzde 65’ini yerel yönetimlerde yöneten partiye, ekonominin yüzde 85’ine yerel yönetim hizmeti vermekle görevlendirdiği partiye de bir düşman hukuku uygulamaya çalışıyor. Biz her şeye rağmen tüm siyasi partilerle diyalog halindeyiz. Yavuz Başkan’la kendisinin Grup Başkanvekilliği sırasında partilerimiz adına diyaloğun, birlikte çalışmanın en iyi örneklerini vermiştik. Aramızdaki kişisel olarak da çok olumlu bir hukuk var. Anahtar Parti ile Cumhuriyet Halk Partisi arasında da kurumsal olarak iyi bir hukuk oluştu. Bunu memleket yararına, millet yararına sonuna kadar sürdüreceğiz.”

“İNSANLAR AÇLIK SINIRININ ALTINDA”

Genel Başkan Özel, partisinin asgari ücret ve en düşük emekli aylığı teklifinin hatırlatılması üzerine şöyle konuştu:

“Bir kere açlık sınırının altında bir asgari ücret ve açlık sınırının altında emekli maaşı alıyor Türkiye’de insanlar. En düşük emekli maaşı 16 bin 800 lira, asgari ücret 22 bin 100 lira ve açlık sınavı 30 bin liraya geldi. Bir kere açlık sınırının altındaki bu rakamlarının, açlık sınırının üzerine çıkarılması gerek, çünkü açlık sınırının altında bir maaş zaten teklif edilemez. Geçtiğimiz enflasyonun ve refah payının da uygulanması lazım. Burada da ortaya çıkan rakam 39 bin lira olarak belirlendi. Ayrıca çok saygın birkaç anket kuruluşunun ‘Sizce hükümet asgari ücreti ne kadar beliler?’ sorusuna cevabın 27 - 28 bin lira ve ‘Sizce ne kadar olmalı?’ sorusuna da cevabın 40 bin lira civarında oluştuğunu görüyoruz. İnsanlar en mütevazi talepleri ile 40 bin liralık bir asgari ücretin ancak kendilerine nefes aldırabileceğini düşünüyorlar. Biz de 39 bin liralık bir asgari ücret talebini dillendirdik. Elimizden geldiğince bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Ayrıca Türkiye’de yoksulluk sınırının da hane başına 97 bin lira olduğunu, yani bir eve 97 bin lira girmiyorsa o evin ‘fakir’, kişi eğer 30 bin lira altında maaş alıyorsa da kişinin ‘aç’ olduğu bir noktadayız. Bunu bütün milletimizin takdirine ve ülkeyi yönetenlerin insafına sunuyorum.”


CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL, ANAHTAR PARTİ GENEL BAŞKANI YAVUZ AĞIRALİOĞLU İLE BİR ARAYA GELDİ