19.08.2022
19.08.2022
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Yeni Hizmet Binası Açılış Törenine katıldı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Unutmayın, geliyor gelmekte olan. Az kaldı; göreceksiniz hep beraber Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağız. Hiç kimse düşüncelerinden ötürü hapse atılmayacak. Bu ülkeye demokrasiyi, adaleti, hukuku mutlaka ama mutlaka getireceğiz. Bu bizim sözümüzdür. Altı lider bu konuda söz verdi, altı liderin ikrarıdır ve bunu gerçekleştireceğiz" dedi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Yeni Hizmet Binası Açılış Töreninde yaptığı konuşmada şunları söyledi:
Teşekkür ederim. Benim umudum da sizlersiniz; bu ülkenin insanları, bu ülkenin yürekli insanları. Evet hep beraber bu ülkeye demokrasiyi getireceğiz. Hakkı, hukuku ve adaleti mutlaka ama mutlaka sağlayacağız. Bundan bütün dostlarımın emin olmasını isterim, bütün çalışanların emin olmasını isterim. Biz, demokrasi için, düşünce özgürlüğü için, çalışanların haklarının korunması için altı lider bir araya geldik; yeniden Türkiye’yi inşa edeceğiz, demokrasiyi yeniden inşa edeceğiz bundan hiç kimsenin endişesi olmasın.
Ancak Türkiye’nin büyük sorunlar yaşadığını ben de biliyorum, siz de biliyorsunuz. Az önce Büyükşehir Belediye Başkanımız konuştu. Binayı yaparken kredi verme sözü veriyorlar ama temel atıldıktan bir süre sonra krediyi kesiyorlar.Niçin? Efendim Büyükşehir Belediyesi bir binayı bile yapamadı propagandası için. Ama biz şunu yaptık, bütün belediye başkanı arkadaşlarıma şunu söyledim; size her türlü engeli çıkaracaklar ama sizin göreviniz şikayet etmek değil, engeli aşacaksınız ve gereğini yapacaksınız. Başkanımız da böyle yaptı ve gereğini yaptı. Bu binayı bitirdi. Tekirdağ’ın Marmara bölgesi için de, Türkiye için de özel bir önemi var. Evet, 3 Kemallerin kenti burası. Tarihi bir kent, aynı zamanda kadim bir kent. Bu kadim kente hizmet etmek de çok güzel bir şey. Dolayısıyla bu güzelliği Tekirdağlılara yaşatan değerli Büyükşehir Belediye Başkanımızı hepinizin huzurunda yürekten kutluyorum, sağol Başkan.
Sadece işçinin umudu değil esnafın da umudu, işçinin de umudu, işsizlerin de umudu, çalışanların umudu. Bu ülkeye hizmet eden, alın teri döken herkesin umudu kimse unutmasın Bay Kemal olacaktır. Bizim saraylarda oturma gibi bir amacımız yok. Biz halk gibi yaşamak isteriz, mütevazı yaşamak isteriz, her evde huzurun olmasını isteriz, her evde bereketin olmasını isteriz. Herkesin iş sahibi olduğu, herkesin huzur içinde çalışabileceği ortamların olmasını isteriz. Bizim temel amacımız daha güzel bir Türkiye, yaşanabilir bir Türkiye, huzurlu bir Türkiye, kadın – erkek eşitliğinin olduğu bir Türkiye. Bunu isteriz biz.
Son zamanlarda bazı ciddi gelişmeler var. Merkez Bankası politika faizini bir puan indirdi. Vatandaş sanıyor ki, bizim de faizimiz düştü. Hayır efendim. Taksicinin faizi düşmedi, esnafın faizi düşmedi, sanayicinin faizi düşmedi, hiç kimsenin faizi düşmedi. Ama bankaların faizleri düştü. Merkez Bankasından kredi alacak olan bankaların faizi düştü. Bankaların faizi düştü ama bankaların vatandaşa verdikleri kredinin faizi düşmedi. O faiz giderek arttı. Faizlerin hangi noktaya geldiğini, izlenen ekonomi politikasının ülkeyi nereye götürdüğünü bir rakam vererek açıklayacağım. Son 6 ayda bankaların karı yüzde 400’ü aştı. Yüzde 400’ü aşıyorsa bankaların karı, bankalar olağanüstü faiz geliri elde ediyorlar demektir. Demek ki, “faize karşıyım” edebiyatı yapıp bankalara, finans çevrelerine, belli gruplara, beşli çetelere kaynak aktarıldığını hiç kimse unutmasın. Neden beşli çetelere kaynak aktarılıyor? Eğer yolu yapıyorsanız bin liraya, ona 5 bin liralık garanti veriyorsanız gelir garantisi cebinizden 4 bin lirayı alıyorlar demektir. Kim ödeyecek 4 bin lirayı? Bu ülkenin fakiri, fukarası, işçisi, emeklisi hep beraber ödeyeceğiz.
Yine bir şey yaptılar Kur Korumalı Mevduat. Kur Korumalı Mevduatın olması için çok paranızın olması lazım. Bankaya yatırmanız lazım. Bankaya yatırdınız; bir, faiz garantiniz var faizi alıyorsunuz; iki, döviz garantiniz var döviz yükselirse parayı alıyorsunuz; üç, vergi muafiyetiniz var ayrıca vergiden de muafsınız. Emekçi kardeşlerim unutmayın, asgari ücret alırken vergi veriyorsunuz ama 6 ayda 60 milyar lira faiz alanlar bir kuruş bile vergi ödemiyorlar. Bir daha ifade edeyim. Asgari ücretli, çiftçi, emekli yaptığı her türlü alışveriş dolayısıyla vergi öderken Kur Korumalı Mevduata para yatıranlar 6 ayda 60 milyar 600 milyon lira gelir elde ettiler. Bunun için beş kuruş bile vergi ödemeyecekler. O zaman var olan iktidarın, “faizi indirdim” edebiyatı yapan iktidarın, aslında bir avuç tefeciye çalıştığını bütün dünyaya ben de anlatacağım, siz de anlatacaksınız. Beraber anlatacağız, birlikte anlatacağız.
Şu soru aklınıza gelebilir, dolar yükseldi, avro yükseldi, ne olur? Bir; bütün milli değerlerimiz yabancı para karşısında değer kaybediyor. Diyelim ki, önemli bir milli bankamız var. Daha önce 10 milyar dolarken değeri birden bire 5 milyar dolara düşüyor. Türkiye dünyanın en ucuz ülkesi haline geliyor ve dolayısıyla bütün milli kuruluşlarımız, arsalarımız, hatta dairelerimiz çok düşük bedellerle artık satılır hale geliyor.
Bu bağlamda her birimizin sorumluluğu var. Benim var, ben bunun farkındayım ama bu ülkede çalışan herkesin, üreten herkesin, alın teri döken herkesin sorumluluğu var. O sorumluluğun bilincinde olarak yarın sandığa gideceğiz ve oylarımızı kullanacağız. Sizden istediğim şudur; sandığa gittiniz oy kullanacaksınız, bütün önyargılarınızı bir tarafa bırakıp vicdanınızın sesini dinleyin, bu ülkeyi dinleyin, bu ülkenin işsizlerini dinleyin, bu ülkenin yoksullarını dinleyin, bu ülkede yatağa aç giren çocukları dinleyin, beşli çetelere çalışanları düşünün, bir de halk için, vatandaş için, herkes için çalışanları düşünün. Bizim hedefimiz herkes için çalışan, ülke için çalışan, alın teri döken, döktüğü alın terinin karşılığını alan herkes için çalışmak. Bu bizim boynumuzun borcudur, bunu mutlaka hayata geçireceğiz, herkesin böyle bilmesini isterim.
Efendim faizi düşürmek, politika faizini düşürmek, normal faizi değil. Politika faizini düşürüp bankalara büyük karlar sağlayanları düşünün. Bu Merkez Bankası yönetiminin, iradesiz yönetimin, saraydan talimat alıp karar alan yönetimin, milletin ekmeğiyle oynaması demektir. Milletin ekmeğiyle oynayanın ekmeği olmaz değerli arkadaşlar; bunun böyle bilinmesi lazım. Bunun da her tarafta sizler tarafından her yerde, her tarafta anlatılması lazım.
İşin özeti; asla umutsuzluğa kapılmayın asla. Bu ülkenin güzel bir ülke olduğunu, bu ülkenin zengin bir ülke olduğunu, bu ülkenin kaynaklarının doğru kullanıldığında sadece kendi bölgesinde değil, Ortadoğu’da ve Avrupa’da en güçlü ülke olacağını, herkesin iş bulacağını, herkesin hak ettiği ücreti alacağını da kimsenin unutmamasını isterim. Bu çerçevede hareket edeceğiz, bu çerçevede çalışacağız.
Ben burada olmaktan son derece mutluyum. Güzel bir bina açıldı, bu bina Tekirdağ’a ve Tekirdağlılara hizmet edecek. Ama aynı zamanda sadece merkeze değil, bütün ilçelerine de hizmet edecek. Kadınına, gencine, yaşlısına herkese hizmet edecek. Buradan sadece hizmeti aynı zamanda kültürel açıdan da değerlendirilmesi gerektiğini Sayın Başkana söyledim, Sayın Başkan kültürel açıdan da bu binanın değerlendirileceğini ifade etti.
Hepinize teşekkür ederim, hepiniz sağ olun, var olun. Hepinize şükran borçluyum.
Bir şeyi daha sakın unutmayın. Neydi? Geliyor gelmekte olan. Sakın unutmayın. O nedenle umutsuz olmayın diyorum. Az kaldı; göreceksiniz hep beraber Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağız. Hiç kimse düşüncelerinden ötürü hapse atılmayacak. Bu ülkeye demokrasiyi, adaleti, hukuku mutlaka ama mutlaka getireceğiz. Bu bizim sözümüzdür. Altı lider bu konuda söz verdi, altı liderin ikrarıdır ve bunu gerçekleştireceğiz.
Hepiniz sağ olun, var olun diyorum. Teşekkür ederim.
29.11.2024
29.11.2024
29.11.2024
29.11.2024