CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Belediyesi “Kırsal Kalkınmada Başkent Modeli Buluşması”na Katıldı

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile birlikte Bilkent Otel’de düzenlenen "Ankara Büyükşehir Belediyesi Kırsal Kalkınmada Başkent Modeli Buluşması"na katıldı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "İttifak olarak iktidara geldiğimizde, şimdiye kadar görülmemiş çok şeyi bütün Türkiye’ye de, bütün dünyaya da göstereceğiz. Türkiye’yi büyütmek için, Türkiye’yi kalkındırmak için, işsizlik belasından bu ülkeyi kurtarmak için elimizden gelen her türlü çabayı birlikte göstereceğiz" dedi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Ankara Büyükşehir Belediyesi Kırsal Kalkınmada Başkent Modeli Buluşması"nda yaptığı konuşmada şunları söyledi:

Efendim Sayın Başkan son derece güzel ve doyurucu açıklamalar yaptı. Bir belediye başkanının beldesine karşı sorumluluğunu, neler yapması gerektiğini bütün ayrıntılara girerek anlattı ve bizi aydınlattı. Dolayısıyla Sayın Başkana hepinizin huzurunda yürekten teşekkür ederim.

Sayın Genel Başkanım, belediye başkanları gerçekten ellerinden gelen çabayı gösteriyorlar. Onların engellendiğini biliyorum, büyük zorluklar çıkarıldığını biliyorum. Ama Sayın Genel Başkanım şunu söylüyorum belediye başkanı arkadaşlarıma; şikayet etmeyeceksiniz, sizin göreviniz sorunları aşmak ve halka hizmet etmek, vatandaşa hizmet etmek. Onu yapıyorlar, yapmaya devam ediyorlar. İzlerken bir çiftçi arkadaş diyor ki, şimdiye kadar görülmemiş bir şey sıvı gübre dağıtılırken… Şimdiye kadar görülmemiş aslında çok şeyi Allah nasip eder ittifak olarak iktidara geldiğimizde bütün Türkiye’ye de, bütün dünyaya da göstereceğiz. Şimdiye kadar yapılmayan ama bundan sonra yapılacak olan her şeyi Türkiye’yi büyütmek için, Türkiye’yi kalkındırmak için, işsizlik belasından bu ülkeyi kurtarmak için elimizden gelen her türlü çabayı birlikte göstereceğiz. Bundan bütün vatandaşlarımın emin olmasını isterim.

Geçmişte Ankara’nın caddelerine, sokaklarına ağaç dikmek için ağacı yurtdışından ithal ettiler. Akıl var, mantık var, ormanlarımız var, ağaçlarımız var, fidelerimiz var bunlar dışarıdan niye gelir? Şimdi bunları Mansur Başkanımız; burada bizim çiftçiler üretiyorlar, onlardan satın alınıyor ve herkes kazanıyor. Mansur Başkan da kazanıyor, üretici de kazanıyor, çiftçi de kazanıyor, ailesi de kazanıyor, gelir elde ediyorlar, daha iyi bir hayat standardı yakalıyorlar. Dolayısıyla mutlu bir tabloyu ortaya koyuyorlar. Bundan emin olmanızı isterim.

Bir şeyi daha ifade edip sözlerime son vereyim. Hollanda dediğimiz bir ülke var, toprakları Konya’dan küçük arazi itibariyle. Hollanda’nın yıllık tarım ürünü ihracatı 180 milyar doların üstünde. 180 milyar doların üstünde tarım ürünü ihraç eder. Ama devasa Türkiye Cumhuriyeti Devleti ancak 18 – 20 milyar dolarlık ihracat yapıyor. O zaman soru şu; bu kadar bereketli topraklar niye ekilmiyor, niye çiftçiyi toprağa küstürdük? Çiftçinin hakkını, alın terini niye teslim etmedik, neden aracılara çiftçinin alın terini bir anlamda kurban ettik? Bütün bunları aşmak mümkün, inşallah hep beraber aşacağız.

Başkanın yaptığı güzel bir şey daha var. Bir çiftçi arkadaşım söyledi, Başkanım da söyledi. Ayırt etmeden herkese hizmet ediliyor. Evet vatandaşlar arasında ayrımcılık olmayacak. Bizim kitabımızda ayrımcılık yoktur. Oy verir, vermez; o onun tercihidir ama siyaset kurumu o kişiye hizmet götürmek zorundadır, sorununu çözmek zorundadır, beraber kucaklamak zorundadır. Var olan sorununu çözdükten sonra ona kucaklamak, onu dinlemek zorundadır. Dolayısıyla yeni bir iklime, yeni bir anlayışa, birlikte yaşama anlayışına, yeni bir sevgiye hepimizin ihtiyacı var.

Hüdayda oynandı burada. Ankaralı kardeşlerim, Hüdayda’nın başındaki müzik hüzün doludur. Ciğerinizde böyle bam teli çalar. Ama arkasından bir sevinç vardır ve bir oyun havası vardır. Dolayısıyla Hüdayda’yı hep Milli Kurtuluş Savaşı sürecindeki düzene bağlarım, o heyecana bağlarım. Başlangıçta kaygılar vardı, hüzünler vardı, ama daha sonra Milli Kurtuluş Savaşı ve bağımsız bir Türkiye vardı. Dolayısıyla Hüdayda deyince hep böyle Türkiye Cumhuriyeti tarihinin akışı geçer gözlerimin önünden.

Ben bütün üretici kardeşlerime, alın teri döken kardeşlerime, özellikle çiftçilere, balıkçılara, üreticilere, hepinize; bu ülkeyi kuran Gazi Mustafa Kemal “Köylü milletin efendisidir” demişti. Biz yeniden köylüyü bu milletin efendisi yapmaya kararlıyız.

Hepinize selamlar, saygılar sunuyorum. Sağ olun, var olun diyorum efendim.