CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ ÖZEL: “2015 MİT RAPORU, KAMUOYUYLA PAYLAŞILMALIDIR”

-“RECEP TAYYİP ERDOĞAN EN HAFİF TABİRİYLE GÖREVİNİ İHMAL ETMİŞTİR”
-“DİŞLİ’NİN BU RAPORA RAĞMEN GENELKURMAY KARARGAHINDA GÖREVİNE DEVAM ETTİRİLMESİNİN GEREKÇESİ İZAH EDİLMELİDİR”
-“2015 ŞURASI’NDA DARBE GİRİŞİMİNE KATILACAK 38 GENERAL/AMİRAL VE ALBAY TERFİ ETTİRİLMİŞTİR”

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında olan Akın Öztürk ve Mehmet Dişli’ye ilişkin MİT raporlarının 2015 Yüksek Askeri Şurası’na getirilmesine rağmen her iki ismin tasfiye edilmediğine dikkati çekerek, “Bu MİT raporu kamuoyuna açıklanmalıdır. MİT raporuna rağmen FETÖ irtibatı bulunan general/amiral ve albayların terfisine onay veren Recep Tayyip Erdoğan, en hafif tabiriyle görevini ihmal etmiştir. Ayrıca Mehmet Dişli’nin bu rapora rağmen dönemin Genelkurmay Başkanı Akar ile bu kadar yakından çalışmaya devam etmiş olması ve karargahın en kritik noktalarına ve en mahrem bilgilere erişebilecek görevde tutulmasına neden izin verildiği de yanıtlanmalıdır” dedi.
CHP’li Özel, yaptığı yazılı açıklamada, “15 Temmuz kanlı darbe girişimine yönelik TBMM’de tüm siyasi partilerin iradesiyle kurulan Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu’nun çalışmaları Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı’nca engellenmiş ve komisyon bir rapor dahi sunamamıştır. 15 Temmuz’a gidilen sürece yönelik çok sayıda soru işareti hala zihinlerde tazeliğini korumaktadır. Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun bir televizyon programında 2015 Yüksek Askeri Şurası’na yönelik kullandığı ifadeler detaylandırılmaya muhtaçtır. Ahmet Davutoğlu, dönemin MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın Şura öncesi yaptığı çalışmanın dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Hulusi Akar, kendisi ve Recep Tayyip Erdoğan tarafından incelendiğini, FETÖ ile iltisaklı personele ilişkin iki kademeli bir tasfiye planlandıklarını açıklamış o Şura’da emekliye sevk edilerek tasfiye edilecekler arasında bulunan Mehmet Dişli’nin emekliliğe sevkinden son gece vazgeçildiğini açıklamıştır” dedi. Özel, şunları kaydetti:
38 DARBECİ O ŞURADA TERFİ ETTİRİLDİ
“MİT tarafından hazırlanan rapora rağmen FETÖ ile irtibatı ve iltisakı bulunan general/amiral ve albayların 2015 Şurası’nda tasfiyesinin engellenmiş olması izaha muhtaçtır. Aynı Şura’da Akın Öztürk, Hava Kuvvetleri Komutanlığı görevinden rapor doğrultusunda alınmış ancak YAŞ üyesi sıfatıyla üniformasını taşımaya darbe girişimine kadar göz yumulmuştur. Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu tarafından açıklanan ifadeler çerçevesinde varlığını bildiğimiz bu rapor, kamuoyuna açıklanmalıdır. İlgili raporun, TBMM’de kurulan Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu’na ve girişimi soruşturan mahkemelere sunulmamış olmasını kabul edilemez buluyoruz. Kaldı ki, 2015 Yüksek Askeri Şurası’nda daha sonra sadece Mehmet Dişli ve Akın Öztürk değil, 15 Temmuz darbe girişimine katılacağı ortaya çıkacak general/amiral ve albayların dosyaları görüşülmüştür. Darbe girişimine 1 yıl kala ve dönemin Başbakanı’nın bahsettiği MİT raporuna rağmen 38 darbeci general/amiral ve albayın 2015 Şurası’nda neden terfi ettirildiği, bu terfilere kimin onay ve izin verdiği sorularının açıklığa kavuşması gerektiği ortadadır. 15 Temmuz darbe girişimine karışan ve 2015 Şurası’nda terfi ettirilen 38 darbeci general/amiral ve albayın kaçının Mehmet Dişli ve Akın Öztürk aleyhindeki MİT raporunda bulunduğu kamuoyundan gizlenmemelidir.
DİŞLİ RAPORA RAĞMEN NEDEN KARARGAHTA GÖREVLENDİRİLDİ?
Kara Kuvvetleri Komutanı sıfatıyla Şura’ya katılan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın da Mehmet Dişli ve Akın Öztürk’ün dosyaları başta olmak üzere ilgili raporda yer alan TSK personeline yönelik işlemlerde ne yönde tutum aldığı kamuoyunca bilinmelidir. Yine ilgili rapora rağmen Mehmet Dişli’nin dönemin Genelkurmay Başkanı Akar ile bu kadar yakından çalışmaya devam etmiş olması ve karargahın en kritik noktalarına ve en mahrem bilgilere erişebilecek görevde tutulmasına neden izin verildiği de yanıtlanmalıdır. Yine dönemin Genelkurmay Başkanı Akar ve dönemin MİT Müsteşarı Fidan’ın TBMM Araştırma Komisyonu’na çağrılmasına rağmen gitmemelerinin arkasında da bu raporun olabileceği anlaşılmaktadır.
ERDOĞAN EN HAFİF TABİRİYLE GÖREVİ İHMAL ETMİŞTİR
Ayrıca, söz konusu rapor MİT Müsteşarlığı’nın 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu’na sunduğu, ‘MİT’in TSK içinde istihbarat toplama yetkisi bulunmuyor’ yönündeki bahanenin de gerçeklikle bağdaşmadığını göstermiştir. 15 Temmuz darbe girişimine gidilen sürece ilişkin soru işaretlerinin açıklığa kavuşması gerektiği ortadadır. Recep Tayyip Erdoğan, MİT raporunun doğrultusunda işlem tesis edilmeyen ilgili Şura kararlarını onaylayarak, en hafif tabiriyle 15 Temmuz darbe girişimine gidilen süreçte görevini ihmal etmiştir. O kararları onaylayan Erdoğan başta olmak üzere, Şura’nın katılımcıları MİT raporuna rağmen FETÖ iltisakı bulunan askerlerin tasfiyesinin nasıl engellendiğine yönelik Şura’da yaşananları kamuoyuna açıklamalıdır. Bu en başta 251 şehidimize karşı sorumluluğun gereğidir.”