10.11.2023

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Atatürk: 1881-1919 Filmini İzledi

CHP Genel Başkanı Özgür Özel:

-"Filmin methini duymuştuk ama ben bu kadar başarılı bir yapım olduğunu bilmiyordum. Gerçekten çok beğendim. Özellikle bugünlerde cumhuriyeti savunmak isteyenlerin, Cumhuriyetin ikinci yüzyılında cumhuriyetin aşındırılmasına, değerlerin aşındırılmasına karşı rahatsız olup, cumhuriyete yeniden sahip çıkmak isteyenlerin nasıl bir azme sahip olması gerektiğini gösteren muhteşem bir film"

-"Biz bu devleti ne güçlüklerle kurduk. O Anayasayı ne güçlüklerle yaptık. İşte bugün içerideki Cumhuriyet filminde de onu yaşadık. Bu ülke ne bedellerle bir Anayasaya sahip oldu? Anayasayı yok saymak kimsenin haddi değildir. Anayasa Mahkemesi kararını tenkit edebilirsiniz ama yok sayamazsınız. Yok sayarsanız kendi varlığınızı inkâr edersiniz"

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara Mamak’ta İlçe örgütü, Ankara İl Başkanlığı ve Gençlik Kolları tarafından organize edilen programda çocuklar ve gençlerle birlikte Atatürk: 1881-1919 filmini sinemada izledi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sinema çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Bugün 10 Kasım. Tabii her sene 10 Kasım büyük bir matem günü. Bu sene Cumhuriyetin ve partinin kuruluşunun 100. yılındaki 10 Kasım… Daha bir anlamlı.

Sabah erken saatlerden beri birlikteyiz. Bugün akşamüstü Ankara İl Örgütümüz, Gençlik Kolları Genel Başkanımızın birlikte organize ettikleri ve 2023 genç arkadaşımızın meşalelerle Anıtkabir'in etrafında saygı duruşunda bulundukları törene katıldık, biz de saygı duruşunda bulunduk. Daha sonra hep birlikte genç arkadaşlarımızla, gençlik kollarımızla birlikte Aslanlı Yol'dan yürüyerek mozolenin karşısında saygı duruşunda bulunduk. Oradan da gösterime giren Atatürk filmini, gençlik kollarımızla ve il örgütümüzle birlikte, milletvekillerimizle birlikte izledik.

Gerçekten film hem etkileyici; hem de tarih açısından, gençler açısından, Atatürk'ün tüm yönleriyle tanınması açısından çok önemli. Yani filmin methini duymuştuk ama ben bu kadar başarılı bir yapım olduğunu bilmiyordum. Gerçekten çok beğendim. Özellikle bugünlerde cumhuriyeti savunmak isteyenlerin, Cumhuriyetin ikinci yüzyılında cumhuriyetin aşındırılmasına, değerlerin aşındırılmasına karşı rahatsız olup, cumhuriyete yeniden sahip çıkmak isteyenlerin nasıl bir azme sahip olması gerektiğini gösteren muhteşem bir film. Gazi Mustafa Kemal Atatürk filmin sonunda, Çanakkale'de savaşacak olan, dünyanın en büyük donanmasını karşılayacak olan yorgun, bitkin, yoksul, zor durumdaki askerlere, onlara sadece ve sadece memleketlerindeki baba ocağının ateşinin sönmemesini vaat ediyor ve diyor ki 'Onun dışında hiçbir şey vaat etmiyorum. Soğuk ve ölüm vaat ediyorum.' O günlerde bu baba ocağı sönmesin diye ölümü göze alanlar kadar cesur, kararlı ve azimli olursak, Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk yılları Cumhuriyetin ilk yüzyılındaki ilk yıllar kadar iyi bir mücadeleye sahne olursa cumhuriyeti yeniden kurtarabilir, cumhuriyeti bir kez daha hak ettiği noktaya taşıyabiliriz. Bunu yapmak herkesin boynunun borcu.

Ama buradan söyleyeceğim son söz şudur ki; Atatürk, Cumhuriyeti Cumhuriyet Halk Partisinin Genel Başkanına emanet etmedi. Parti Meclisi üyelerine, milletvekillerine emanet etmedi. İl başkanlarına emanet etmedi. Atatürk, Cumhuriyeti gençlere emanet etti. Cumhuriyetin bütün gençlerini, cumhuriyete sahip çıkmaya davet ediyoruz.

Soru- Sayın Özel, bugün aynı zamanda Anayasa Mahkemesi önünde bir açıklamaya da katıldınız, destek verdiniz. Yargıtay Başkanlığından geçtiğimiz saatlerde bir açıklama geldi. Açıklamada, ‘Anayasa Mahkemesinin bireysel başvurularda yasal sınırları aştığı ve hukuk sistemini kaosa sürüklediği’ ifadeleri yer aldı. Bu konu hakkında bir değerlendirmeniz olur mu?

Özgür Özel- Ben Anayasayı okuduğumda; Anayasa'da yargıyla ilgili yargı bağımsızlığını biliyorum, hâkim teminatını biliyorum. Anayasayı okuduğumda, Yargıtay'ın bütün hukuk sisteminin üstünde olduğunu okumadım. Anayasayı okuduğumda, Anayasa Mahkemesi kararlarının hem yargı, hem yürütme, hem yasama organları açısından bağlayıcı olduğunu biliyorum. Ve Anayasayla yönetiliyorsak, Anayasayı okuduğumuzda bu meselede Anayasa Mahkemesinin haklı olduğunu, Yargıtay'ın yaptığının da hadsizlik olduğunu Anayasaya bağlılık yemini eden herkes bilmelidir, söylemelidir. Bugün Anayasayı savunmak, Türkiye'yi savunmaktır.

Bir kez daha tekrar etmek gerekirse; Anayasanın Anayasa Mahkemesi kararıyla ilgili maddesini görmezden gelirseniz, biri de sizin Cumhurbaşkanlığı yetkisi maddesini görmezden gelir, öbürü Meclisin yetkisini görmezden gelir. O zaman ortada devlet kalmaz, düzen kalmaz. Biz bu devleti ne güçlüklerle kurduk. O Anayasayı ne güçlüklerle yaptık. İşte bugün içerideki Cumhuriyet filminde de onu yaşadık. Bu ülke ne bedellerle bir Anayasaya sahip oldu? Anayasayı yok saymak kimsenin haddi değildir. Anayasa Mahkemesi kararını tenkit edebilirsiniz ama yok sayamazsınız. Yok sayarsanız kendi varlığınızı inkâr edersiniz.


CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL, ATATÜRK: 1881-1919 FİLMİNİ İZLEDİ