23.10.2015

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN ORDU’NUN ÜNYE İLÇESİNDE YAPTIĞI KONUŞMA - HER KURUŞUN HESABINI VERECEĞİZ (23 EKİM 2015)

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ordu’nun Ünye ilçesinde konuştu.

Bütün vatandaşların siyasi görüşüne saygı duyduğunu, ama Türkiye’nin bu şartlarda büyüyüp gelişmesinin mümkün olmadığını söyleyen CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun konuşması özetle şöyle:

HALKIN DOĞRULARI ÖĞRENMESİNİ İSTEMİYORLAR
"Halkın gerçekleri öğrenmemesi için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. TRT, sizin vergilerinizle yayın yapıyor. Yasasında tarafsız olduğu söyleniyor. 2,5 saat çıkarıyorlar bir siyasi lideri, bize 2,5 dakika vermiyorlar. Geçmişte bizi eleştirmiş olabilirsiniz, bize kızmış olabilirsiniz. Hiç bir vatandaşıma neden ’CHP’ye kızdın?’ diye özel bir kızgınlığım hiç olmadı. Her vatandaşımı seviyorum. Her vatandaşımın siyasi görüşüne saygı duyuyorum ama Türkiye’nin bu şartlarda büyümesi, bu şartlarda gelişmesi, bu şartlarda huzur içerisinde bir ülke olması mümkün değil. Neredeyse vatandaşlar birbirleriyle kavgalı hale geldiler. Yazık günah değil mi bu memlekete? Yazık günah değil mi bu güzel ülkeye? Niye kavgalı hale geldik? Hangi gerekçeyle kavgalı hale geldik, bütün vatandaşlarımın düşünmesi lazım.



SOYGUNCUNUN HAKKINI KORUMAM
Çiftçi hayatından memnun değil, ürettiği ürünün karşılığını alamıyor. Esnafın durumu iyi değil, borç batağında. Kredi kartları ve tüketici kredisi borç faizlerinin en az yüzde 80’nini sileceğim. Şimdi çıkarmışlar bir bankacı, ’Nasıl sileceksin?’ diyorlar. Senin köylüyü nasıl perişan ettiğini biz çok iyi biliyoruz. Yeri zamanı gelir onun hesabını senden sorarız. Ben köylünün hakkını korurum, çiftçinin hakkını korurum, esnafın hakkını korurum. Her vatandaşımın hakkını korurum, ama soyguncuların hakkını korumam.

ASGARİ ÜCRET NET BİN 500 LİRA OLACAK
Ne oldu? Ne yaptılar 13 yılda. İşsizliği mi çözdüler? Dünyanın en pahalı mazotunu bizim çiftçiye satıyorlar. Bizim seçim bildirgemiz için önce diyorlardı ki ’Parayı nereden bulacaksın’. Bunlar bizim 1 Kasım bildirgemizin aynısını kopyaladılar. Sözde tarafsız olan Cumhurbaşkanı dün bir işçi sendikasının genel kuruluna katılmış ’Asgari ücret yılbaşında bin 300 lira olacak’ demiş. Bin 300 lira değil, bin 500 lira olacak ve net olacak. Bunlar düne kadar asgari ücretin miktarını da bilmiyordu. Oysa ben kuruşu kuruşuna biliyordum. 949 lira alıyorlardı. 5 kişilik bir aile o parayla her öğün bir simit ve çay içseler, onu bile karşılamıyor. Biz bin 500 lira yapacağız ama bunları yapmamız için sizin de bize yetki vermeniz lazım.

FINDIK YASASI ÇIKARACAĞIZ
Zeytin yasası var. Zeytin de önemli, fındık da önemli. Fındık için de bir yasa çıkaracağız. Sonra bu da yetmiyor. Fındık borsasını Karadeniz’e kuracağız. Burada dünya fındık borsası olacak. Madem ki ben bir numarayım, dünyadaki fındığın fiyatını benim belirlemem lazım, tekel Türkiye’nin elinde olmalı. Bunların hepsini çözeceğiz. Ben 13 yıl falan da istemiyorum. Ben sizden adam gibi 4 yıl yetki istiyorum. Bunları 4 yılda düzelteceğim. Ben kul hakkı yemem, her kuruşun hesabını veririm, benim özelliğim bu. Devleti adam gibi yöneteceğiz. 

TÜRKİYE’NİN BİRLİKTE YAŞAMAYA İHTİYACI VAR

Çok ayrıştırdılar bizi. Eğer biri gelip size etnik kimlik üzerinden siyaset yapıyorsa, buna sakın güvenmeyin. Biz bu ülkenin huzuru ve barışı için çalışacağız. Hiç bir zaman kimlik siyaseti yapmadım. Hiç bir zaman din siyaseti yapmadım. Hiç bir zaman yaşam tarzı siyaseti yapmadım. Hep şuna inandık ve inanmaya da devam edeceğiz. İnsan Allah’ın yarattığı en değerli varlıktır ve benim başımın üzerinde yeri vardır."

Genel Başkan  Kılıçdaroğlu, ilçedeki tekstil fabrikasında da incelemelerde bulundu