CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN MALATYA’DA YAPTIĞI KONUŞMA (4 HAZİRAN 2015)

Kılıçdaroğlu Malatya’da gençlere özgür, yasaksız, düşünceyi özgürce açıkladıkları bir Türkiye vaadetti.

-“13 yıldır ülkeyi yönetenler yurt sorununu çözmediler. Bir yılda bütün üniversite öğrencilerinin yurt sorununu çözeceğim. Ankara’daki beyler, gençleri potansiyel suçlu olarak görüyorlar. Ben gençleri bu ülkenin ve dünyanın umudu olarak görüyorum"

-"Allah’ın izniyle Başbakan olacağım. Onlara bir kurs açacağım. Kurs iki konudan oluşacak. Bir, devlet nasıl yönetilir dersi, iki, kul hakkı nasıl yenmez dersi. O iki dersi vereceğim bunlara, söz veriyorum. Vallahi de billahi de kursu açacağım, mektup yazacağım, ’Gelin bu ülkede para nasıl toplanır, ülke nasıl yapılır, para nasıl harcanır’ bunu öğrenin. Kul hakkı neden yenmez, onu da onlara öğreteceğim"

-“Ankara’daki beyler Konya’da bir gecekonduda camı kırık olduğu için kışın zatürreden ölen Ayaz bebeği hiç hatırlamıyorlar. Bu Ankara’daki beyler var ya bu beyler, hani köşeyi dönen beyler, hani halktan kopan beyler, Samsun’da açlıktan ölen Kübra bebeği unuturlar ama ben unutmadım. Bütün çocuklarımı hatırlıyorum, bütün çocuklarımı seviyorum. Bu ülkenin geleceğinde, bu ülkenin yarınında hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye’yi düşlüyorum. Herkesin aşının, işinin olduğu bir Türkiye’yi istiyorum"

-"Neymiş, ’biz kefeni giydik’, ne kefeni kardeşim. Niye giydin kefeni, niye giydin? Acaba tartışmaları bir yere çekebilir miyiz? Acaba Kılıçdaroğlu’nu tekrar tartışmanın merkezine çekebilir miyiz? Bakın söylüyorum, sevgili Malatyalılar, benim derdimle onların derdi farklı. Onların derdi başka, benim derdim başka. Onların derdi yandaş, onların derdi dolar, onların derdi köşeyi dönmek, benim derdim 17 milyon yoksulun olduğu Türkiye’de 4 yıl içinde yoksulluğu sıfırlamak. Mağduriyet edebiyatına da artık karnımız doydu."

-"Emekliler oy verirken yanınıza üniversiteye yeni başlamış oğlunuzu, kızınızı getirin. İlk kez oy kullanacak çocuklarınızı getirin. Birlikte anne, baba ve çocuk yeni bir Türkiye’nin, güçlü bir Türkiye’nin, yaşanacak bir Türkiye’nin temelini atalım"

- "Türkiye zengin bir ülkedir. Eksik olan namuslu siyasettir”

-"6 milyon 250 bin işsize, onların anne ve babalarına sesleniyorum. 13 yıl yetki verdiniz, 13 yıl memleketi yönetiyorlar. Onların çocukları hiçbir sınava girmeden doğrudan devlet memuru oluyorlar. Sizin çocuklarınızın neyi eksik? 13 yıldır yönetiyorlar. İşsizliği çözmediler. Çünkü dediler ki ’bizim çocuklarımız işsiz değil. Vatandaşın çocuğu bizi ilgilendirmez.’ Seni ilgilendirmezse beni ilgilendirir. Seçim sonunda başbakan olacağım ve herkese iş vereceğim."

-"Onlar diyorlardı ki biz, fakir fukara, garip gurebanın partisiyiz’. Şimdi ceplerinden dolarlar fışkırıyor. 17 milyon yoksul yarattılar" diye konuştu.

-“Emeklilere Ramazan ve Kurban bayramlarında birer maaş ikramiye vereceğim dedim, kıyameti koparıyorlar. ’Veremezsin’ diyorlar. ’Nasıl vereceksin?’ Kaçak saraya bağlanan bütün hortumları keseceğim ve millete vereceğim. Sanıyorlar ki emekliye 2 maaş ikramiye vereceğiz, emekli gidecek İsviçre’de banka hesaplarında hesap açacak. Yok öyle bir şey. Verdiğimiz para zaten ne? Emekliye verince esnaf kazanacak, emekliye verince toptancı kazanacak, emekliye verince sanayici kazanacak, emekliye verince Türkiye kazanacak. Sadece ve sadece hortumcular kaybedecek. Ankara’daki beylerin derdi ne? Hortumculara para kalmayacak. Zaten benim derdim halk kazansın, hortumcular kaybetsin."

-"Kalkınmadan, büyümeden herkes nasibini alacak. Bu ülkede aç ve açıkta kimse kalmayacak. Beni İşverenlere şikayet ediyorlar. ’Kılıçdaroğlu asgari ücreti bin 500 lira yapacak.’ diye.  Neden Kılıçdaroğlu’na itiraz etmiyorsunuz? Sen niye karşıma çıkmıyorsun? Oturmuşsun Başbakanlık koltuğuna. Çık karşıma, ben sana asgari ücretliyi anlatayım. Cesaret edemiyorsun, çıkamıyorsun. İtiraz da edemiyorsun. İşverenlerin arkasına saklanıyorsun.”

-’Herkese var, kaçak saraya var, yandaşa var, akrabaya var, emekliye gelince yok diyorsun.’ Emekli kardeşim diyeceksin ki ’Madem ki herkese var bana yok diyorsun ben de 7 Haziran’da sandığa gidince, benden de sana oy yok kardeşim’ diyeceksin."