CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN BİLECİK’TE YAPTIĞI KONUŞMA - MİLLİ İRADEYE SAYGI DUYAN TEK PARTİ CHP‘DİR (25 EKİM 2015)

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bilecik’te konuştu.

7 Haziran’da ortaya çıkan tabloyu en iyi okuyan partinin CHP olduğunu söyleyen Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun konuşması özetle şöyle:


TÜRKİYE, CUMHURİYET TARİHİNİN EN DERİN KRİZLERİNDEN BİRİSİNİ YAŞIYOR
"Vatandaşın oyuna saygı duyan parti biziz. Vatandaş dedi ki; ’Tek parti istemiyorum, bir koalisyon kurun. Oturun adam gibi uzlaşın, ülkeyi yönetin, sorunları çözün’ Biz ’hay hay’ dedik. Başımızın üstünde yeriniz var. Oturur, koalisyonu kurarız. Türkiye’nin ağır sorunları var. Oturalım bunları çözelim. ’Tamam’ dediler. On gün konuştuk. Onuncu günün akşamı, ’Valla, dört yıllık bir koalisyonu istemiyoruz. Biz üç aylık seçim hükümeti istiyoruz’ dediler. Sizden isteğim, hükümet kurma iradesini gösteremeyen, hükümeti kuramayan bir kişiye oy vermeyin. Oy vereceğini kişinin bağımsız ve özgür iradesinin olması lazım. Başbakanlık koltuğuna oturacak kişinin iradesini başka bir yöne ipotek etmemesi lazım. Ülkeyi kim yönetiyor? Kocaman bir soru işareti var. İlk kez böyle bir tabloyla karşı karşıyayız.

ORTADOĞU’DAN TERÖR İTHAL ETTİK
Efendim, 400 milletvekili vermediniz. Bir daha seçime gideceğiz. Vatandaşı zorlayacağız. Oy vermezse terörü azdıracağız. Oy vermezse doları yükselteceğiz. Oy vermezse bilmem şunu yapacağız, bunu yapacağız. Ne hale getirdiler ülkeyi? Yazık, günah değil mi? Bakın canlı bombalar, Türkiye’ye geldi. Canlı bomba bir Ortadoğu geleneğidir. O bataklığa saplanırsanız, terör ithal edersiniz. Düne kadar başımızda bir PKK belası vardı, şimdi bir de IŞİD belası çıktı. Yeter artık, bıktık. 1 Kasım’da sandığa giderken düşünün. Elinizi vicdanınıza koyun ve ona göre oy kullanın."

HERKES HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNE İNANMALI
Herkes hukuk neyi gerektiriyorsa onu yapmalı. Benim saray, villa gibi bir merakım yok. Siz nasıl yaşıyorsanız, ben de öyle yaşıyorum. Ben sizden birisiyim. Şimdi biz cumhuriyete oy vereceğiz. Bir dikta yönetimi gelecek. Neden? Başbakan yetmiyor mu bu ülkeye? Parlamento yetmiyor mu, bu ülkeye?"

Bilecikten sonra Bozüyük’te konuşan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Halk Partisi’nin toplumun sorunlarını en iyi bilen parti olduğunu söyledi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun Bilecik’teki konuşması özetle şöyle:


BU ÜLKEDE HUZURU VE REFAHI İSTEYENLER ÇOĞUNLUKTA
"Onlar kendi televizyonlarına bizi çıkaramıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar biz başaracağız. Başarmak zorundayız. Kavgadan yana olanlar başka yere gitsinler. Kinden, öfkeden yana olanlar başka yere gitsinler. Gerilimden yana olanlar başka yere gitsinler. Huzurdan ve refahtan yana olanların tamamını kucaklıyorum. İstiyorum ki bu ülkede huzur olsun, refah olsun, her evde tencere kaynasın, gencecik çocuklarımız iş sahibi olsun.

HORTUMCULARDAN ALACAĞIM HALKA VERECEĞİM
Dedik ki ’Emekliye, Ramazan ve Kurban bayramlarında birer maaş ikramiye vereceğiz’. Kıyameti kopardılar ’Nereden vereceksiniz’ diye. Şimdi onlar da söylüyorlar demek ki doğrusu bizim söylediğimizmiş. Hiçbir emekli kardeşim merak etmesin vereceğiz. Onlar sanıyorlar ki emekliye iki maaş ikramiye verince gidip İsviçre bankalarına hesap açacaklar. Ya adam gidecek bakkaldan alışveriş yapacak. Kim kazanacak? Bakkal kazanacak, emekli kazanacak, herkes kazanacak. Kaybedeni yok bu işin.’Asgari ücreti bin 500 liraya çıkaracağız’ dedik. Kıyameti kopardılar. ’Vay efendim nasıl bin 500 yaparsınız’. Bizi işverenlere şikayet ettiler. Allah büyük onlar şimdi diyor ki ’Asgari ücreti bin 300 lira yapacağız’. 13 yıldır niye aklına gelmedi? Niye bin 500 değil de bin 300? Bin 500 lira yapacağım bin 500. Asgari ücretlinin nasıl geçindiğini bilmiyorlar. Halktan koptular. Saraylarda oturarak ülkeyi yönettiklerini sanıyorlar. Ülke akılla, mantıkla sevgiyle yönetilir. Ülke kavgayla, gerginlikle, intikamla yönetilmez. Ülkeyi Şeyh Edebali’nin felsefesiyle akılla yöneteceksiniz. Eğer bunu yaparsanız ülkede huzuru ve refahı sağlarsınız.

SANDIĞA GİDİN OYUNUZU KULLANIN
Bölünmeyeceğiz, ayrışmayacağız. Huzuru ve refahı isteyen kardeşlerimden tek bir isteğim var 1 Kasım’da sandığa gidin.Bu seçimler diğer seçimlere benzemiyor. Bu seçimlerde geleceğimize oy vereceğiz. Yetki verin Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağım."