31.03.2019

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN BASIN TOPLANTISI (31 MART 2019)

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN BASIN TOPLANTISI
(31 MART 2019)
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu:
-“Buradan İstanbul’daki bütün arkadaşlarıma, örgütteki bütün arkadaşlarıma sesleniyorum, 48 saat hiç kimse uyumayacak. Sandıklar terk edilmeyecek, birleştirme tutanakları mutlaka ama mutlaka sizin yanınızda tutulacak. Göreceksiniz İstanbul’a da bahar gelecek tıpkı Ankara’ya baharın geldiği gibi.”
Genel Başkan Kılıçdaroğlu CHP Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısında şöyle konuştu:
https://youtu.be/9dX7KCdOujg


Değerli basın mensupları, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bizleri televizyonları başında izleyen saygıdeğer yurttaşlarımıza da selamlarımızı ve saygılarımızı gönderiyoruz.
Afrin’de bir şehidimiz var, hepimizin şehidi, Allah’tan rahmet diliyoruz, ailesine, yakınlarına başsağlığı dileklerimizi gönderiyoruz. Malatya Pütürge’de bugün acı bir olay oldu, Saadet Partili üç kişi çıkan çatışmada, çatışma demeyelim de tek taraflı bir saldırıda üç kişi hayatını kaybetti. O ailelere de başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Temel Bey’i aradım, kendilerine başsağlığı diledim. Umarız bu tür olaylar bir daha cereyan etmez.
Değerli basın mensupları, yerel seçimi gerçekleştirdik, oylarımızı kullandık. Öncelikle şunu ifade etmek isterim, bugüne kadar çok sayıda seçim yaşadık ama ilk kez bu kadar adaletsiz bir seçimle karşı karşıya kaldık. İftira kampanyaları mı dersiniz, başka şeyler mi dersiniz, medyanın zaten iktidarın kontrolünde olduğunu hepimiz biliyoruz. Bütün bu adaletsizlikleri yaşadık. Ama halk demokrasiden yana tavrını koydu. Demokrasiyi seçti halk. Bu bizim için çok önemli bir ışık. Bütün baskılara rağmen, bütün iftira kampanyalarına rağmen halk demokrasiden yana tavrını koydu. Bu sadece bizim insanımız için değil, bizim ülkemiz için değil dünyanın bütün demokratları da Türkiye’deki bu tavırdan ötürü emin olun rahatlamışlardır. Çünkü Türkiye’de demokrasinin gelişmesi ve kökleşmesi sadece kendi ülkesi için değil, bölge için de son derece önemlidir. Çünkü Türkiye özellikle mazlum ülkeler tarafından örnek alınan bir ülkedir.
Değerli arkadaşlarım, bizim elimizdeki verilere göre İstanbul’da Ekrem İmamoğlu kazanmış durumda. Bizi üzen şu, başbakanlık yapmış, meclis başkanlığı yapmış birisinin daha elinde veri olmadan biz kazandık diye ortaya çıkması ve açıklama yapması. Böyle yangından mal kaçırır gibi açıklama yapmasını doğrusunu isterseniz Binali Bey’e yakıştıramadım. Biz bütün ıslak imzalı tutanaklara bakıyoruz, alıyoruz. Elimizde veriler var, onlara da bakıyoruz, gayet soğukkanlılıkla bakıyoruz, kavgasız, dövüşsüz, gerilimsiz bir ortamda bütün bunların gerçekleşmesini istiyoruz.
Dolayısıyla buradan İstanbul’daki bütün arkadaşlarıma, örgütteki bütün arkadaşlarıma sesleniyorum, 48 saat hiç kimse uyumayacak. Sandıklar terk edilmeyecek, birleştirme tutanakları mutlaka ama mutlaka sizin yanınızda tutulacak. Göreceksiniz İstanbul’a da bahar gelecek tıpkı Ankara’ya baharın geldiği gibi. Bütün baskılara rağmen bir başarı elde ediyoruz, bütün iftira kampanyalarına rağmen bir başarı elde ediyoruz ve bizim başarımızı biz Türkiye’de bütün 81 milyonun başarısı olarak görüyoruz. 81 milyon insanın demokrasiye olan özlemi olarak görüyoruz. Bunu asla bir zafer olarak telaffuz etmiyoruz. Zafer düşmana karşı yapılır. Zafer değil bir başarı bu. Dolayısıyla demokratik açıdan da, insani açıdan da yapılan bir seçim ve bu seçimden elde edilen bir başarı sadece bizim açımızdan değil dünya açısından da memnuniyetle karşılanacaktır Türkiye’de demokrasi gelişiyor diye.
Değerli arkadaşlarım, bu seçimlerde Ankara’yı - Sayın Mansur Yavaş aramızda Büyükşehir Belediye Başkanımız burada - Ankara’yı kazandık, Adana’yı kazandık, Antalya’yı kazandık, Mersin’i kazandık, Kırşehir’i kazandık, Artvin’i kazandık bir ilçe hariç bütün ilçeleri dahil olmak üzere, Ardahan’ı kazandık, Bolu’yu kazandık, Bilecik’i kazandık. Kazanan aslında Türkiye, bu illerdeki bütün vatandaşlarımız kazandı diye bakıyoruz biz.
Değerli basın mensupları, elbette ki bir süre sonra, seçimin sıcaklığı geçtikten sonra Türkiye tekrar yanıcı gündemine dönecektir, yani ekonomiye dönecektir, mutfaktaki yangına dönecektir. Mutfakta ciddi bir yangın var. Biz 11 Ağustos 2018’de Türkiye bu ekonomik krizden nasıl çıkar diye 13 madde halinde açıkladık. Eksiktir diyebilirlerdi, eleştirebilirlerdi de ama 13 maddenin hiçbirisi uygulanmadı ve Türkiye seçimden sonra iktidarın alacağı daha sert önlemlerle mutfaktaki yangının dozunu artıracaktır, bunu hepimiz biliyoruz. İktidar sahipleri de bunu biliyor. En büyük endişemiz de gidip yine IMF’nin kapısını çalmalarıdır. Bunun da bütün göstergeleri var. Biz yine sorumluluğu bilen, sorumluluğunun bilincinde olan bir parti olarak ekonomik krizin aşılması konusunda bize düşen her görevi yerine getirmeye hazırız. Bir daha söylüyorum, iyi ki ekonomik kriz oldu diye özel bir fırsatçılığa takılmak istemiyoruz. Tam tersine bir ekonomik kriz var, mutfakta yangın var ve bunun aşılması için siyaseten ne gerekiyorsa biz her türlü fedakarlıkta bulunmaya hazırız.
Bu sürecin yaşanmasında - seçimler sürecini kastediyorum - Sayın Meral Akşener’e yürekten teşekkür ederiz. Millet İttifakının gösterdiği çaba her şeyin üstündedir ve demokrasi kazanımında Millet İttifakının gösterdiği çaba bizim Türkiye demokrasi tarihinde yerini alacaktır. Ben kendisine ve arkadaşlarına da yürekten teşekkür ediyorum.
Balıkesir’deki, Uşak’taki CHP’li arkadaşlarıma da seslenmek istiyorum, mutlaka sandıklara sahip çıkın, orada da İYİ Partinin adaylarının kazanması için elinizden gelen her türlü çabayı gösterin diyorum.
Hepinize yürekten teşekkür ediyorum değerli basın mensupları.