16.07.2010

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN ANKARA’NIN POLATLI İLÇESİNDE YAPTIĞI KONUŞMA (16 TEMMUZ 2010)

Referandum Mitingleri - 16.07.2010 Ankara-Polatlı

-“Bu anayasa değişikliği çiftçinin sorununu çözüyor mu? Yolsuzlukların hesabını soruyor mu? Dokunulmazlıkları kaldırıyor mu? Gübre fiyatlarının ucuzlamasını sağlıyor mu? İşsizliği bitiriyor mu? Hayır. O zaman oyumuz hayırlı olsun diyeceğiz.”

İletişim Koordinatörlüğü (Ankara) – Yurt gezilerini sürdüren ve Türkiye’yi karış karış gezen Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Ankara – Polatlı’da “Anayasa değişikliği halkın çıkarları için geçerli değilse, demokrasiyi, özgürlükleri getirmiyorsa, Kenan Paşa’nın anayasasının bir uzantısıysa, 12 Eylül’de, 12 Eylül anayasasına hayır diyeceğiz” dedi.

Polatlı, Eskişehir, Bilecik, Bursa ve Yalova’ya giderken Temelli’de coşkuyla karşılanan Genel Başkan Kılıçdaroğlu Polatlı’da da büyük ilgi gördü ve bir konuşma yaptı.

Konuşması sık sık alkışlarla ve “Başbakan Kemal” sloganlarıyla kesilen Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun konuşması şöyle ;

Tarımın başkentindeyiz. Üreticinin alın teri döktüğü, emek harcadığı, bütün bir yılın emeğini harcayıp elde ettiği ürünü alın terinin karşılığı olarak satmayı düşündüğü bir mekandayız. Borsa’dayız. Gelirken kamyonları gördük, üretici bekliyor. İnşallah bunlar kısa sürede sonuçlanır. Çiftçi alın terinin karşılığını alır.

Bütün amacımız şu; 8 yıllık AKP iktidarı döneminde Polatlı ciddi kan kaybetti. Çünkü üretici kaybetti. Eğer üretici hak ettiği ürünü almazsa, onun karşılığını almazsa bedelini alamıyor. Bedelini alamayınca esnaf kazanamıyor, köylü kazanamıyor. Sonuçta sanayici kazanamıyor. Dolayısıyla yapılması gereken herkesin ürettiği ürünün karşılığını alması ve alın terinin de kendisine teslim edilmesidir. CHP iktidarının varlık nedeni de budur, bunun için mücadele ediyoruz.

Bu dönemde çiftçi dünyanın en pahalı gübresini kullanıyor. En pahalı elektriğini kullanıyor. En pahalı mazotunu kullanıyor ve dönüp diyoruz ki çiftçiye sen niye kazanamıyorsun. Adamcağız nasıl kazansın? Söz verdik her yerde, Manisa’da söz verdik, İzmir’de söz verdik, Urfa’da söz verdik. Dedik ki; CHP iktidarında mutlaka mazotta ÖTV kaldırılacaktır dedik.

Benim umudumda sizlersiniz. Bu ülke ürettikçe çiftçisiyle, işçisiyle, sanayicisiyle ürettikçe kalkınır, ürettikçe büyür, ürettikçe istihdam sorununu çözer. Polatlı’da işsizlik var mı? O zaman dönüp sormamız lazım 8 yıldır işsizlik sorununu niye çözmediler? Çiftçi elde ettiği ürünün karşılığını yeteri kadar alıyor mu? O zaman dönüp sormamız lazım niye almıyor diye. Polatlı’nın köylüsünün de, esnafının da, sanayicisinin de, küçük sanayi sitesinin de, organize sanayi bölgesinin de eğer fabrikalar kapanıyorsa, istihdam alanı daralıyorsa dönüp kendimize sormamız lazım bu hükümet bunu yaptı. O halde bizim yapacağımız bir şey bu hükümete ders vermek.

Her şeyin hesabı sorulur. Ama önce bize halkın yetki vermesi lazım. Halk bize yetki verecek ki biz onun hesabını soralım. Halkın yetki vermesinin yolu demokrasiden geçiyor. Halkın yetki vermesinin yolu aydınlanmadan geçiyor. Halkın yetki vermesinin yolu bizim halkla daha fazla iç içe olmamızdan geçiyor.

Bakın size bir şey daha söyleyeyim. Dedik ki, burası tarımın başkenti. Sadece hububat mı vardı burada? Hayvancılıkta vardı. Ne oldu hayvancılığımız? Şimdi bitirdik hayvancılığı dışarıdan kırmızı et ithal ediyoruz. Rusya’dan buğday ithal ediyoruz. Ekilen alanlar her yıl düşüyor. Aynı şekilde pancar üreticilerine bakalım. Pancar üreticisi alanları kısıtlandı mı? Yeteri kadar şeker pancarı üretiyor mu? O zaman bir sorunumuz daha var. Pancar üreticisinin, hububat üreticisinin, hayvan üreticisinin mutlaka sorunlarına eğilmek ve çözüm üretmek zorundayız. O da bizim görevimizdir, halkın görevidir, halkçı partinin görevidir, halkın iktidarını getirecek olan halk partisidir görevidir.

Bakın bugün Ankara’da bütün bilbordlarda anayasa değişikliğiyle ilgili evet oyunu kullanın diye yurttaşlara çağrı yapılmış gördünüz onları. Şimdi ben sormak istiyorum. Bu anayasa değişikliği çiftçinin sorununu çözüyor mu? Bu anayasa değişikliği yolsuzluklar kaldırıyor mu? Bu anayasa değişikliği dokunulmazlıkları kaldırıyor mu? Bu anayasa değişikliği gübre fiyatlarının ucuzlamasını sağlıyor mu? Bu anayasa değişikliği işsizliği bitiriyor mu? O zaman oyumuz hayırlı olsun diyeceğiz. Yapacağımız başka bir şey yok.

Bir anayasa değişikliği halkın çıkarları için geçerli değilse, demokrasiyi getirmiyorsa, özgürlükleri getirmiyorsa, Kenan Paşa’nın anayasasının bir uzantısıysa 12 Eylül’de 12 Eylül anayasasına hayır diyeceğiz.

Emekliyi perişan ettiğini biliyorum zaten. Toplumun hangi kesimini perişan etmedi ki? Emekliyi perişan etti, çiftçiyi perişan etti, esnafı perişan etti, sanayiciyi perişan etti. Şimdi sıra geldi ilk seçimde halk AKP’yi perişan etmeli. O zaman Türkiye aydınlığa çıkar.

Evet bizim bekleyen dostlarımız var. Yolumuz uzun, Eskişehir’e gideceğiz. Hepiniz sağolun, var olun diyorum. Hepinize hayırlı günler diliyorum.