09.01.2020
09.01.2020
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara Siteler'de esnaf ziyaretinde bulundu.
Esnaf ziyaretinin ardından, Ankara Mobilyacılar Lakeciler Odası (ANKAMOB) üyeleri ile de buluşan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, burada bir konuşma yaptı ve esnafın sorularını yanıtladı.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun konuşması özetle şöyle:
2012’den beri geliyorum ama hiç dertler değişmemiş aynı şeyler sürekli tekrar ediyor. Şu soruyu kendinize artık sormanız lazım, niye bunlar değişmiyor, neden değişmiyor, hangi gerekçeyle değişmiyor? Sizin bir özelliğiniz var, siyaset açısından da bir özelliğiniz var. Siz üretiyorsunuz, siz alın teri döküyorsunuz, siz istihdam yaratıyorsunuz, binlerce kişinin evine ekmek götürmesine imkan veriyorsunuz. Normalde siyasetçinin sizi kucaklaması lazım, bir dert varsa hemen eğilmesi lazım ve derdinizi çözmesi lazım. Kimin işine gelecek? Türkiye’nin işine gelecek. Peki nasıl oluyor da yıllardır bir türlü bu dert çözülmüyor ve yıllardır aynı derdi sürekli ama sürekli söylüyorsunuz.
Çekler ödenmiyor. Allah aşkına elinizi vicdanınıza koyun herkesin durumu iyi olsa çek ödenir mi, ödenmez mi? Herkes çekini öder. Niye ödenemiyor? Demek ki ekonomide bir sorun var ödeyemiyor adam. Ödeyemeyince ne oluyor kara listeye giriyor ayrıca. Yani sadece ödemezlik değil bir de kara listeye giriyor. Kim kara listeye girmek ister, hangi esnaf girmek ister? Benim bildiğim Meclis’te çek yasası dört, beş sefer değişti, sonuç değişmedi. Olay bir kanun çıkarma olayı değil. Olay herkesin kazanabileceği bir ekonomik program uygulama olayıdır, kimsenin zarar etmediği. Sayın Başkan gayet güzel dedi ki, Ahi Evran kültüründen geliyoruz. Evet doğrudur. Kuşağı bağlar, yanındaki esnafında siftah etmesini ister. Bir dayanışma kültürü vardır. Ahi Evran ahlakı vardır. Ahi Evran’ın ortaya koyduğu kuralları biz 21.yüzyılın Türkiye’sinde acaba hayata geçirebiliyor muyuz? Oturup hepimizin düşünmesi lazım. Önyargılardan kendimizi kurtarmamız lazım.
Şimdi mobilyacı, yıllardır söyledik siz ara eleman bulmakta zorluk çekiyorsunuz. Sanmayın sadece mobilyacılıkta bu var. Gidin otomobilde de öyledir, hangi fabrikaya giderseniz ara eleman bulmakta zorluk çekiyorsunuz. Bunun aşılması lazım, nasıl aşılacak? Burada devletin teknoloji liseleri kurması lazım. Mobilyacılıkta da teknolojiyi sokmak zorundasınız mobilyacılığa. Aksi halde geride kalırsınız, aksi halde nal toplarsınız, aksi halde üçüncü sınıf ürün üretmek zorunda kalırsınız. Bunu nasıl yapacaksınız? Yeni kuşaklar gelecek, bunlar yetişecekler, devlet bunlara imkan sağlayacak, bir şeyler yapacak. Yani bunların olması lazım ve siz ara eleman bulmakta zorluk çekmeyeceksiniz.
Bu ülkede 8 milyonun üstünde insanın aylık geliri 673 liranın altında. 8 milyonun üstünde 8,5 milyon insan. Oturup düşünmemiz lazım bu 8,5 milyon insan evine mobilya alabilir mi ayda 673 lirayla? Kişi başına gelir artacak ki gelip mobilya alsın, kişi başına gelir artacak ki belli bir noktaya ulaşsın.
Suriyeliler için ne yapılması lazım? Suriyeliler için bir, Esad ile konuşulması lazım. Rusya konuşuyor, Fransa konuşuyor, bir biz kan davası haline getirmişiz illa konuşmayacağız. Ya konuşalım biz de... “Arkadaş, bu Suriyelileri al” diyelim, “güvenliğini sağla” diyelim. Güvenliğini sağlama konusunda bizim üzerimize düşen bir şey varsa onu da yapalım. Ben Avrupa Birliği’ne gittim, Avrupa Birliği’nde dedim ki “Suriye’nin bu hale gelmesinde en büyük sorumluluk size aittir. Suriye’de Müslümanlar birbirini öldürdüğünde siz seyrettiniz. Ne zaman ki buradan mülteciler geldi ‘vay efendim Suriye’de ne oluyor’ dediniz. Sizin bir göreviniz var, Suriye’de iç savaşı bitirin, sonra elinizi cebinize atın; Suriye’nin yolunu yapacaksınız, okulunu yapacaksınız, hastanesi yapacaksınız, parkını yapacaksınız ve sonra biz Suriyelileri oraya göndereceğiz.” Kimse gönüllü gitmez, Suriyelilere bizim, evini, yolunu, hastanesi yaptıktan sonra “kardeşim kendi ülkene gideceksin” dememiz lazım. Daha büyük bir tehlikeden söz edeyim, şimdi İdlib’den yaklaşık 1 milyon Suriyeli daha gelecek. Siz sanmayın sadece Siteler’de böyle bir sorun var. Gidin Kilis’te de var, Hatay’da da var, Trabzon’da da var, 81 ilde de var. Bu Suriyeli sorununun çözülmesi lazım, acilen ve insan haklarına saygılı olarak... Çözülür mü, çözülür, neden çözülmesin?
Biz hiçbir zaman “niye havalimanı yaptık, niye şehir hastanesi yaptın, niye yol yaptın, niye tünel yaptın” diye bir soru sormuyoruz. Tek sorduğumuz soru şu: Kaça yaptın?
Artık kutuplaşmak değil, bir araya gelmemiz lazım. Bir araya gelmenin ölçüsü nedir, memleketin çıkarları. Herkesin karnının doyduğu, ihracatın olduğu, katma değeri ürünlerin üretildiği bir Türkiye. Artık o eski kavramlardan kendimizi kurtarmamız lazım. Siyasetin kirlilikten arınması lazım. Temiz bir siyaset, ahlaklı bir siyaset, hesap vermek kadar onurlu bir şey yoktur siyasetçi için.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na İl Başkanı Rıfkı Güvener ve Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş eşlik etti.
29.11.2024
29.11.2024
29.11.2024
29.11.2024