28.03.2019

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU İSTANBUL’UN KÜÇÜKÇEKMECE İLÇESİNDE (27 MART 2019)

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU İSTANBUL’UN KÜÇÜKÇEKMECE İLÇESİNDE
(27 MART 2019)
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul'un Avcılar ilçesinde halka hitap etti.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu şunları söyledi:


Hepinize merhabalar, iki değerli arkadaşımızı dinlediniz. İki arkadaşımın da size hizmet etmek için yola çıktığını biliyorsunuz. Bizim bütün amacımız her evde huzurun olması, her evde bereketin olması, yaşadığınız semtte, yaşadığınız caddede, yaşadığınız sokakta, yaşadığınız mahallede, yaşadığınız kentte huzurun olması. En büyük arzumuz bu. Ekrem İmamoğlu da bunu yapacak, Kemal Çebi de bunu yapacak, ikisi size hizmet edecek.
Türkiye’nin büyük sorunlar yaşadığını biliyorum, sizler de biliyorsunuz. Mutfaklarda yangın olduğunu biliyorum, sizler de biliyorsunuz. Çok sayıda işsiz olduğunu biliyorum, sayıları 8 milyona yaklaştı, pek çok ülkenin nüfusundan daha fazla. Bunu ben de biliyorum, siz de biliyorsunuz.
Bir yerel seçime gidiyoruz, yerel seçimde tutturdular efendim memleketin beka sorunu. Ne beka sorunu Allah aşkına? Memleketin işsizlik sorunu var, çözün. Esnaf siftah yapamıyor, çözün. Mutfakta yangın var, çözün. Enflasyon felaket, çözün. Bütün bunları bir tarafa bırakmışlar, “Memleketin beka sorunu var...” Seçeceğimiz kim? Muhtar. Muhtarın ne beka sorunu olacak muhtar mahalleyi yönetecek, muhtar köyü yönetecek. “Memleketin beka sorunu var...” Ne seçeceğiz? Belediye meclis üyesi. Belediye meclis üyesinin beka sorunuyla ne ilgisi var? Belediye meclisine gelecek, toplantıya katılacak, o beldeyle ilgili yapılan işlemlerle ilgili karar verecek. Belediye başkanının, Küçükçekmece’ye diyelim Kemal Çebi seçildi ne ilgisi var memleketin beka sorunuyla? Küçükçekmece’yi oturacak adam gibi yönetecek, hizmet getirecek, hizmet götürecek, size danışacak, sizlerle beraber yönetecek. Muhtarlarla, sivil toplum örgütleriyle, meslek kuruluşlarıyla işbirliği yapacak. Bunun beka sorunuyla ne ilgisi var? Ve Ekrem İmamoğlu İstanbul’u yönetecek, İstanbul’u alacak. Ekrem İmamoğlu İstanbul’da ne yapacak? İstanbul’u bir dünya markası yapacak, İstanbul’un bütün tarihi eserlerini bütün dünya için görünür kılacak. Ekrem İmamoğlu yeşil bir İstanbul özlüyor, çocuklarımızın parklarda oynayacağı, sosyal donatı alanlarında gezebileceği, spor yapabileceği, kitap okuyabileceği, sinema izleyebileceği güzel tesisler yapacak. Kim diyor ki yapamaz diye? Onlara şunu söylüyoruz, buyurun gidin bakın Beylikdüzü’ne göreceksiniz yeşilliği, göreceksiniz kültürü, göreceksiniz sevgiyi, göreceksiniz kardeşliği, göreceksiniz huzur içinde yaşayan bir kenti. “Beylikdüzü’nde yaptığımı şimdi İstanbul’da yapacağım” diyor.
Dolayısıyla baktılar beka sorunu tutmuyor. Ondan sonra tutturdular hal esnafı terörist, o da tutmadı pazarcı esnafı terörist, o da tutmadı bilmem kim terörist. Ondan sonra kalktılar bütün suçlamaları bize, o da tutmaz mümkün değil. Biz bayrağımızı severiz, vatanımızı severiz, insanımızı severiz. Vatanımız ve bayrağımız için yeri geldiğinde gözümüzü kırpmadan her türlü fedakarlıkta bulunuruz.
Biz onların aslında ne yaptıklarını çok iyi biliyoruz. Söyleyecekleri bir laf yok. İşsizliği önledik deseler, önlemedi. Enflasyonu bitirdik deseler, bitmedi. Mutfakta huzur var deseler, mutfakta yangın var. Ne diyecekler başka, neyi söyleyecekler? İftirayla bir kampanyayı götürmek istiyorlar. Kardeşi kardeşe düşman etmek istiyorlar, kin tohumları ekmek istiyorlar. Ama biz insandan yanayız, insanımızı seviyoruz. Ekrem Başkan ne diyor? Ekrem Başkan şunu söylüyor, artık başkan diyorum ben ona başkan adayı demiyorum dikkatinizi çekerim. Ekrem Başkan ne diyor? “Ben kazanırsam diyor 16 milyonluk İstanbul kazanacak yani 16 milyon kazanacak” diyor. Ne demek bu? Ben hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğim demektir. Ben kimsenin inancıyla, kimsenin kimliğiyle, kimsenin yaşam tarzıyla uğraşmayacağım, ben herkesin kimliğine, yaşam tarzına saygı duyacağım diyor, inancına saygı duyacağım diyor. 16 milyonluk bir kente huzuru getirmek için, sevgiyi getirmek için, dostluğu getirmek için, hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir İstanbul’u kazanmak ve topluma sunmak için çaba harcayacağım diyor. Ne yapacağız? Ekrem Başkanı seçeceğiz. İstanbul’un büyükşehir belediye başkanı olarak göreceksiniz bunu bütün yüreğimle ve bütün samimiyetimle söylüyorum. Göreceksiniz İstanbul belki de son yılların en büyük ve iddialı belediye başkanını kazanmış olacak. Buna yürekten inanıyorum.
Kemal Çebi Başkan gel bakalım bu tarafa doğru. Laf aramızda iki Kemal yan yana, güzel bir şey. İki Kemal yan yana olduğuna göre niyet tutabilirsiniz. Üç söz istiyorum Kemal Çebi’den. Bir; Allah’ın izniyle 1 Nisan’da belediye başkanlığı koltuğuna oturacaksın buna inanıyorum, bir, seçildiğin aydan itibaren asgari ücret 2 bin 20 lira değil bütün işçiler için 2 bin 200 lira olacak. Söz mü? Herkes için 2 bin 200 lira olacak en az. Böylece az bir parça bile olsa mutfaklar bir parça nefes almış olacak. İkincisi, sana oy versin vermesin, hangi partiden olursa olsun, hangi kimlikten, hangi yaşam tarzından, hangi inançtan olursa olsun bütün Küçükçekmece’ye sahip çıkacaksın ve herkese eşit hizmet götüreceksin Sayın Başkan söz mü? Kemal Çebi demişler kolay bir şey değil yani Kemal Çebi olmak kolay değil. Söz verdi sözünde duracak. Ve bir söz daha istiyorum, belediye başkanlığı koltuğuna oturduktan sonra hiçbir işçinin işine son vermeyecek. Her evde bereket olsun, her evde gelir olsun söz mü başkan?
Artık benim söyleyecek fazla bir şeyim kalmadı söz verdi inşallah ayın 1’inde oturacak koltuğa, ben de geleceğim tabi, gideceğiz ama başkan bize kahve ısmarlar mı, ısmarlamaz mı bilmiyorum. Kemal Çebi inşallah gelecek oturacak ve sizlere hizmet edecek. Sizlere hizmet etmek onun görevlerinden birisi olacak. Tabi hizmet ederken yaptığı her harcamanın hesabını millete verecek, yani sizlere verecek, yani sizlerle yönetecek, yani sizleri kucaklayacak, yani harcayacağı her parayı Küçükçekmece için harcayacak.
Ben hepinizin adına kendisine yürekten teşekkür ediyorum. Onu size, sizi de Allah’a emanet ediyorum.
Efendim tabi Ekrem İmamoğlu, Ekrem İmamoğlu siz sanmayın ki sadece İstanbullular seviyor. Ordu’ya gittim, Ekrem İmamoğlu dedim herkes alkışlamaya başladı, “Ordu’ya belediye başkanı seçmiyoruz dedim İstanbul’a”, “Olsun” dediler. Giresun’da aynen, Artvin’de de aynı şekilde. Dolayısıyla Ekrem Bey artık bütün Türkiye’nin bildiği, tanıdığı bir isim, yumuşak dili var, sevecen bir dili var, herkesi kucaklayan bir anlayışı var. Hiç kimseyi ötekileştirmeyen, ben kazandığım zaman bütün İstanbul kazanacak diyebilen, bütün çocuklara sevgi, hoşgörü aşılayan, kalbinde, yüreğinde güzel bir insan sevgisi olan arkadaşımız Ekrem İmamoğlu. Ekrem Bey’i de buraya alalım. Ne diyor? İki Kemal’in arasında dileğim olacak diyor. İnşallah dileği yerine gelir. O dileği sizler yerine getireceksiniz, sizler oy vereceksiniz, destekleyeceksiniz. Dolayısıyla İstanbul gerçek anlamda yönetilecek, birlikte yöneteceğiz.
Bir şey daha söyleyeyim bu çok önemli. Ekrem İmamoğlu İstanbul’u kendi özgür iradesiyle ve sizlerle yönetecek. Ankara’ya dur telefon edeyim, Ankara’da ne yapacaklar ben ona göre yöneteyim demeyecek. Bakacak İstanbul’a bütçesi var, imkanı var İstanbullularla birlikte İstanbul’u yönetecek.
Efendim hepinize en içten selamlar, saygılar sunuyorum, sağ olan var olun diyorum. İki başkanımızı sizlere emanet ediyorum, sizi de Allah’a emanet ediyorum. Sağ olun, var olun, hoşça kalın.