09.06.2017

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU, HDP EŞBAŞKANI SERPİL KEMALBAY İLE BİR ARAYA GELDİ

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU, HDP EŞBAŞKANI SERPİL KEMALBAY İLE BİR ARAYA GELDİ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay ile görüştü.

HDP Genel Merkezinde gerçekleşen görüşmede, CHP Genel Başkan Yardımcıları Bülent Tezcan ve Haluk Koç ile Genel Başkan Başdanışmanı Cemil Erhan da hazır bulundu.

Görüşme sonrasında ortak basın açıklaması yapan Genel Başkan Kılıçdaroğlu ve Eş Genel Başkan Kemalbay şunları şöyledi: 



Kemal KILIÇDAROĞLU- Değerli basın mensupları, güzel bir görüşme oldu, güzel bir görüşme gerçekleşti. Bir referandum süreci yaşadık. Bu süreçte demokrasiyi savunan kim varsa siyasal partiler, sivil toplum kuruluşları, meslek kuruluşları bugünde yine aynı şekilde demokrasiyi savunmalıyız. Birlikte yaşama iradesinin en güçlü şekilde ortaya konacağı rejim demokrasidir. Demokrasilerde birlikte yaşayacaksak birbirimizin düşüncelerine tahammül etmek zorundayız. Herkes düşüncelerini özgürce ifade edebilmeli. Kimse düşüncelerinden ötürü hapse atılmamalı. Eğer biz demokrasiyi geliştirmezsek 21.yüzyılın uygar dünyasından da kopmuş oluruz.

O nedenle siyasal görüşlerimiz farklı olabilir, farklı partilerde olabiliriz, farklı sivil toplumlarda olabiliriz, farklı meslek kuruluşlarında olabiliriz. Ama bir demokrasi ortak paydasında buluşmak zorundayız. Türkiye’yi uygar dünyaya taşıyacak olan ana omurga budur. Demokrasiden vazgeçemeyiz. Eğer bugün Türkiye bir yarı açık cezaevine dönüşmüşse ve eğer bugün Türkiye olağanüstü hal kararnamelerle yönetiliyorsa Türkiye’de demokrasiden söz edilemez. Biz demokrasiyi savunuyoruz, birlikte yaşamayı savunuyoruz. Doğuda, batıda, güneyde, kuzeyde bir arada birlikte yaşama iradesini ortaya koyarak demokrasiyi güçlendirmek istiyoruz. Hiçbir ayrım yapmıyoruz. Kişiler demokrasiden yana tavır koyuyorlarsa başımızın üstünde yeri var. Demokrasi kadar güzel bir şey yok.

Şimdi demokrasinin askıya alındığı bir süreci yaşıyoruz. Tabi demokrasinin olduğu yerde terörde olmaz. Terörün olduğu yerde demokraside olmaz. Biz terörsüz, biz düşünce özgürlüğüne kapı aralayan, daha doğrusu önüne hiçbir sınır getirmeyen, biz düşüncelerini açıkladı diye hapishanelerinde milletvekillerinin, hapishanelerinde gazetecilerin, hapishanelerinde aydınların olduğu bir Türkiye’de istemiyoruz. Biz işini istedi diye, işini geri istedi diye açlık grevi yapan ve hapishaneye konan hocaların, öğretim üyelerinin de olmasını istemiyoruz. Böyle bir Türkiye’yi biz hak etmiyoruz. Yıllar yılı demokrasi mücadelesi verdik. Demokrasi mücadelesi verirken çok sayıda insan hayatını kaybetti. Döndük dolaştık aynı yere geldik.
Dolayısıyla demokrasi paydasından hepimiz birlikte yaşama, özgürce yaşama irademizi ortaya koyarak bir araya gelmeliyiz ve bir arada hep birlikte inşallah gelecekte demokrasi türküleri söyleyerek ülkemizi yüceltiriz ve büyütürüz.

Hepinize teşekkür ederim değerli arkadaşlarım.

Serpil KEMALBAY- Değerli basın emekçileri hepiniz hoşgeldiniz. Bugün Sayın Kılıçdaroğlu’yla kamuoyunun bir süredir beklediği bir buluşma gerçekleştirdik. Kendileri partimizi ziyaret ettiler. Kendilerine bu ziyaret için teşekkür ediyoruz. Böylesine zorlu bir dönemde dünyada, bölgede ve Türkiye’de oldukça büyük kırılma anlarının yaşandığı bir dönemde partimizi ziyaret ettiler.

Biliyoruz ki, Türkiye’nin özellikle 16 Nisan meşru olmayan anayasa referandumundan sonra demokrasi güçleri açısından muhakkak yan yana gelişi, birlikte ortak bir mücadele anlayışıyla yan yana gelişi, tartışması, bir diyalog içerisinde özellikle partilerin bir diyalog içerisinde olmasının çok büyük bir önemi ve anlamı var. Partimiz özellikle bu 7 Haziran seçimlerinin arkasından önemli bir saldırıya uğradı AKP iktidarı tarafından. Dokunulmazlıkların kaldırılması ve partimize yönelik olarak süren siyasi soykırım operasyonları meclisin iradesinin ortadan kaldırılması, 6 milyon seçmenin iradesinin yok sayılması, Türkiye’deki antidemokratik süreç, özellikle o olağanüstü hal ve o çerçevede kanun hükmünde kararnamelerle bir gecede insanların sokağa atılması, işinden, ekmeğinden edilmesi, gazetecilerin tutuklanması, ifade, düşünce özgürlüklerinin ortadan kalkması, çatışmalı ve savaş politikalarının yürürlükte olması önümüzdeki süreç açısından bizleri Türkiye’nin bu karanlık tablosunu değiştirme yönünde önemli demokratik tartışmalara, toplumsal demokratik bir dönüşümün ortaya çıkması için yan yana gelişler, fikir alışverişinde bulunmalar açısından bizlere sorumluluk yüklüyor.

Bu nedenle bu anlamlı diyalog ve görüş alışverişinde bulunduğumuz bu ziyaret bizim için de önemlidir. Kendilerine bir kez daha burada sizlerin nezdinde, önünüzde teşekkür etmek istiyorum. Umuyorum ki, bu yan yana gelişler, bu diyalog başta içerdeki milletvekillerimiz, Eş Genel Başkanlarımız ve siyasi soykırım operasyonunda içerde bulunan partililerimizin özgürlüklerine kavuşmaları, demokrasi anlamında bir yol kat edilmesine de hizmet eder. Bu çerçevede önümüzdeki dönemde bizler demokrasinin ve evrensel insan hakları kriterlerinin demokratik siyasetin hayat bulması ve demokratik ilkeler etrafında toplumsal yan yana gelişler ve tartışmalar, partiler arası diyalogların sürmesi gerektiğini de düşünüyoruz. Bu anlamda yeniden kendisine teşekkür ediyorum.