13.05.2020
13.05.2020
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kovid-19 salgın hastalığı sürecinde işleri olumsuz yönde etkilenen esnaflar ile video konferans görüşmesinde bir araya geldi. Toplantıya İzmir, Kırşehir, Rize, Uşak, Kırklareli, Kars, Muş, Diyarbakır, Kilis, Sivas ve Manisa Esnaf Odaları Başkanları ile Kasaplar Federasyonu ve Ayakkabıcılar Federasyonu Başkanları katıldı. Toplantıda CHP lideri Kılıçdaroğlu’na, Genel Başkan Yardımcıları Bülent Kuşoğlu ve Veli Ağbaba eşlik etti. Görüşmede önce oda başkanlarının dile getirdiği sorunları dinleyen Genel Başkan Kılıçdaroğlu, daha sonra CHP'nin çözüm önerilerini anlattı.
Başkan- Tarım olmayınca esnaf olmaz, esnaf olmayınca iş olmaz, esnaf sanatkar olarak bizim derdimiz, kederimiz aş, ekmek, geçinmek. Geçim derdindeyiz.
Başkan- Türkiye’nin üçüncü büyük kenti olan İzmir’de kurallara çok riayet edildiği için yüzde 95’e yakın insan evinden dışarı çıkmadığı için, 65 yaşını uyguladığı için, 20 yaş altını uyguladığı için açık da olsa yani yasaklamaya girmese de, kısıtlamaya girmese de örnek veriyorum efendim bir ayakkabıcı kısıtlaması da, yasaklaması da yok ama müşteri yok. Adam işyerini açıyor ama akşama kadar bekliyor müşteri yok.
Başkan- 3 ay erteleme oldu, bu sağlık dönemi diyelim sağlık dönemi geçirdik. Bunun bir de ticari boyutu var. Ticari boyutunda bir üç daha gitmesi gerekiyor. Yani bir üç daha öteleme olması gerekir ki esnafımız dükkanını açtığı zaman bu iş konusunda en azından önünde bir zaman olacağını düşünüyorum.
Başkan- Bu mecburen kapalı olan esnaflarımızın sıkıntıları büyük. Bu insanlar daha önce hiç almaya alışkın olmadıkları için sosyal yardımlaşmaya yönlendirildiler ve buralarda sıkıntı yaşayıp ve oraların istediği belgeleri tamamlayamayıp ezile büzüle gittikleri o sosyal yardımlaşma müdürlüğünden ezile büzüle geri döndüklerini gözlemledik. Neden derseniz? Çünkü bazı belgeler istenmiş, eviniz var mı, arabanız var mı? Tabi var, evi babasından kalma bir evi var. Arabası da yine biriktirmiş almış ama bu adamın iş yeri 40 gündür, 50 gündür kapalı ve adam evine ekmek götüremiyor. Çünkü bu gruplar bildiğiniz gibi günübirlik kazanıp evine ekmek götüren grup.
Başkan- Bizim girdi maliyetlerimiz euro ve dolarla olduğu için genellikle çok büyük sıkıntılar yaşadık. Zincir mağazalarında konkordato ilan etmesiyle yaşamış olduğumuz bu sıkıntılardan, bu iki yıllık özellikle çek ve senet bizim sektörümüz çek ve senetle dönen bir sektör.
Başkan- Faizsiz kredilerle ilgili bizlere destek sağlanması lazım. İşyerleri arkadaşlarımızın söylediği gibi ödediğimiz stopajların kalkması lazım ve bunun için de bu borçlarımızın şu Ekim ayında ödenmesi gereken vergilerimizin en az rahatlatabilme açısından 2021 sonrasına da ötelenmesinde büyük yarar görmekteyiz.
Kemal KILIÇDAROĞLU- Sorununuzun özünü şu oluşturuyor, arkadaşlarımın bazıları onu ifade ettiler; esnaf ve sanatkarımız günlük yaşar ağırlıklı olarak yani bugün eğer bir geliri varsa Allah’a şükür der komşu esnaf da, yanımdaki esnaf da kazanmışsa evimize huzur içinde döneriz derler.
Hükümetle ilgili de sorunlarımız var, yerel yönetimlerle ilgili sorunlarımız var gayet doğaldır. Çünkü hem yerel yönetimlere bir şekliyle hesap veriyorsunuz hem hükümete hesap veriyorsunuz. Yerel yönetimler de sizin var olan sorunlarınızın bir kısmını çözmek zorunda, hükümet de var olan sorunlarınızın bir kısmını çözmek zorunda.
Kamuoyuna ilk yaptığımız açıklamada, işyeri kapananların kiralarının kamu tarafından, Maliye ve Hazine Bakanlığı tarafından ödenmesini istedim. Çünkü o kiracı, gelir elde etmiyor, gelir elde etmeyen bir esnaf üstelik günübirlik yaşıyor nasıl kira ödeyecek. Hadi bir ay olsa ödesin, iki ay oldu, üç ay oldu nasıl ödeyecek peki bu? Gelir elde etmeden bir birikimi olmaz zaten esnafın. Esnafın öyle olağanüstü birikimi olsa sanayici olur, işini büyütür. Yok, zaten günlük yaşıyor.
Bizim Adana Büyükşehir Belediye Başkanımız ekmeği bedava dağıtmak istedi, kıyamet koptu. Kamu zararı var burada dolayısıyla bunu paralı yapmak zorundasınız. Bizim Adana Büyükşehir Belediyesi de tuttu ekmeği 5 kuruş yaptı ki, yani tamam fiyatı var kardeşim o zaman bu işi böyle götürelim diye.
Mazot desteğinden söz edildi; özellikle taksi esnafının, otobüs esnafının, şoför esnafının. Doğru taksi var, otobüs var, servisçi var, tır şoförü var, kamyon şoförü var. Bunu da Meclis açıldığında bir kanun teklifi vereceğiz. Bu yıl için, 2020 yılı için motorlu taşıtlar vergisi alınmasın. Bakın, Covid-19 virüsü sadece bizi değil bütün dünyayı etkiliyor. Bütün dünyada Meclisi kapalı olan sadece Türkiye. Fransa’sı, İngiltere’si, Japonya’sı, Güney Kore’si, Papua Yeni Gine’si, Fas, Tunus, Cezayir, Mısır’ı, hepsinde açık meclis. Bizde kapalı. Niye kapalı kardeşim? Vatandaşın derdi var, kanun çıkaralım varsa böyle bir dertler süratli bir şekilde yapalım, hayata geçirelim. Hatta bu konuda bütün parlamentonun ortak hareket etmesi lazım. Covid-19 virüsü hangi partiden ya da hangi kişi olacak diye dinliyor mu? Hayır. Hangi partiden olursa olsun. Kimlik dinliyor mu? Hangi kimlikten olursa olsun. İnanç dinliyor mu? Hayır, hangi inançtan olursa olsun. O zaman parlamentonun oturup bu konuda ortak hareket etmesi lazım.
Çay konusunda bizim düşüncemiz şuydu, Türkiye İş Kurumu geçici işçi istihdam ederek ve parasını da Türkiye İş Kurumu ödeyerek çayı toplatabilirdi. Yani böylece çay üreticisi üzerine herhangi bir yük gelmeyecekti, çaylar bir şekliyle toplanacaktı. Bu geçici çalışma, bu zaten yıllardır bir şekliyle yapılıyor, çay konusunda da böyle bir karar alınabilirdi ve bunu önerdik ama anladığım kadarıyla bu öneri yerine gelmedi.
Çok AVM olmamalı doğru. Her vatandaş istediği yere istediği dükkanı açmamalı. Bunun adı planlamadır doğrudur. Bir sokakta hadi bir tane berber olur. Bir sokakta beş tane berber yaparsanız beşi birden batar. Dolayısıyla emeği de batırmış olursunuz, kaynak savurganlığına yol açarsınız, israfa yol açarsınız. Bunun planlamaya ihtiyacı var.
Biz, hükümete yaptığımız ilk önerilerde bir sicil affının zorunlu olduğunu, bu sicil affı çıkmadığı takdirde, hükümetin açtığı bankalara verdiği talimat gereği açılan kredilerin sicil affı olmadığı için, geçmişte çeki veya senedi dönenlerin bu krediden yararlanamayacaklarını ifade ettik. Fakat olmadı. Ama bunun üzerinde duruyoruz yani bu sicil affının bir şekliyle çıkması lazım.
Ben esnafın bu ülkenin çimentosu olduğuna inanan bir kişiyim. Esnafın devlete yük olmadığını, devlete katkı yaptığına inanan bir kişiyim. Esnafın Ahi Evran kurallarına uyduğunu ve esnafın bu toplumun huzur içinde yaşaması için elinden gelen her türlü çabayı gösterdiğini bilen bir kişiyim. Dolayısıyla esnafın eğer korunması Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Anayasasına girmişse bu gerçekler yüzünden girmiştir zaten. Bu gerçeklerin göz ardı edilmemesi lazım.
Esnaf kardeşlerimin de siyaseti yakından izlemelerini isterim, yakından analiz etmelerini isterim, yakından sorgulamalarını isterim. Diğer ülkeler korona dolayısıyla esnafa ne yaptı, biz esnafa ne yaptık? Halk Bankasından alınan kredileri erteledik. Halk Bankasından kaç esnaf kredi kullandı? Toplam esnaf sayısı kaç? 1 milyon 700 bin esnafımız var. Bunun 200 bini Halk Bankasından kredi kullandı. Diğerleri, diğer bankalardan kredi alanlar? Onlara hiçbir şey olmadı. Dolayısıyla bir önlem alıyorsanız bütüncül bir çerçeve içinde almak lazım, bütün esnafı kucaklayan bir çerçeve içinde almak lazım.
21.12.2024
21.12.2024
20.12.2024
20.12.2024