09.04.2019

CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI VE PARTİ SÖZCÜSÜ FAİK ÖZTRAK’IN BASIN TOPLANTISI (09 NİSAN 2019)

CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI VE PARTİ SÖZCÜSÜ FAİK ÖZTRAK’IN BASIN TOPLANTISI (09 NİSAN 2019)
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, bugün CHP Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:


Seçimlerinin üzerinden 9 gün geçti. Dün gece Yüksek Seçim Kurulu almış olduğu kararla büyük ölçüde süreci rahatlattı. Hukuk güvenliği ve buna bağlı olarak sandık güvenliği konusundaki endişeleri de geçmişteki içtihatlarına uymak suretiyle önemli ölçüde giderdi. AK Parti’nin 31 ilçede sandıkların yeniden sayılmasıyla ilgili talebini reddetti. Sadece 51 sandıkta ki bu sayım döküm cetvelleri ve sandık tutanaklarının olmadığı sandıklar bunlar. Yeniden sayım yapılacak. Nitekim bu sandıklarda da sayım başlamış vaziyette. Şu ana kadar yapılan geçersiz oylar da dahil sayımlarda, anlaşılan tabloyu değiştirecek, sonuçları değiştirecek bir husus ortaya çıkmayacak.
İSTANBUL’DA SON DURUM
Bizim elimizdeki sonuçlara göre geçersiz oy sandıkların yüzde 96’sı sayılmış vaziyette. YSK verileri de, bunun ne kadarı YSK verilerine yansıdı bunu bilmiyoruz ama YSK verilerine göre de Sayın Ekrem İmamoğlu 14 bin 532 oyla önde gidiyor. Şu an itibariyle artık hukuken de, vicdanen de Sayın Ekrem İmamoğlu’na İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığıyla ilgili mazbatanın verilmesinin önünde hiçbir engel kalmamıştır. Sayın İmamoğlu 1 Nisan sabahı nasıl İstanbul’un seçilmiş Belediye Başkanıysa şu anda da İstanbul’un Büyükşehir Belediye Başkanıdır. Dolayısıyla mazbatasının da bir an önce kendisine verilmesi lazımdır. Onun dışında yapılacak olan bu diğer olağanüstü itiraz yolları, şunlar, bunlar, bu kumpaslar bunların hepsi devam edebilir ama artık Ekrem İmamoğlu mazbatasını alıp görevine başlamalıdır.
BÜYÜKÇEKMECE POLİS KAYNIYOR, POLİS SİYASETE ALET EDİLİYOR
Tabi dün akşam olan bir başka husus daha var. AK Parti temsilcileri Büyükçekmece’yle ilgili yapmış oldukları müracaatın da reddedileceğini anlayınca bu müracaatı geri çektiler. Ama bu sabah Büyükçekmece’den çok ciddi feryatlar yükselmeye başladı. Büyükçekmece polis kaynıyor. Polis deyince bu hafta polis haftası ben Türk polisinin polis haftasını kutluyorum ve bugün tüm vatandaşlarımıza yapmış oldukları hizmetler nedeniyle de kendilerine çok teşekkür ediyorum. Ama burada polisin, açık söyleyeyim, siyasete alet edilmesi var. Bazı evlere polislerin üç defa gittiği söyleniyor. Ne arıyorlar? Usulsüz kayıt var mı, seçmen kaydırılmış mı, kaydırılmamış mı? Yüksek Seçim Kurulu, seçmen listelerini kesinleştireli çok zaman oldu. Yüksek Seçim Kurulunun kararları kesin.
YAPTIKLARI BASKILAR ÇALIŞMADI, ŞİMDİ SEÇMENE BASKI YAPIYORLAR
Bakın yapılan şey çok açık. Önce Sandık Kurullarına baskı yaptılar olmadı. Sonra İlçe Seçim Kurullarına baskı yaptılar o da sökmedi. İl Seçim Kurullarına baskı yaptılar o da çalışmadı. Yüksek Seçim Kurulu’na baskı yaptılar o da olmadı. Şimdi döndüler seçmene baskı yapıyorlar. Kimsenin Türk polisini siyasi mülahazalarla vatandaşları terörize etmek, vatandaşlara korku salmak amacıyla kullanmaya hakkı yoktur. Ben şunu açıkça söylüyorum, seçimlerden önce seçmen listeleri askıya çıkmış, 31 Ocak tarihine kadar bu listelere itirazlar yapılmış, bu listelerde, biraz sonrada söyleyeceğim, gerekli düzeltmelerde yapılmış. Bazılarını seçim kurulları kabul etmiş, bazılarını seçim kurulları kabul etmemiş ama bu itiraz süreci bittikten sonra bu listeler kesinleşmiş. Dolayısıyla kesinleşmiş bu listeleri kim kesinleştiriyor? Yüksek Seçim Kurulu. Yüksek Seçim Kurulunun kararları da kesin.
ADALET BAKANI DA İÇİŞLERİ BAKANI DA İSTİFA ETMELİDİR
Şimdi seçim bitmiş bu listeler üzerinden uyuşmazlık çıkartmaya çalışıyorsunuz. Bu mümkün değil. Yani iş bitmiş 31 Ocak tarihinde kesinleşmiş. Bakın dün Barolar Birliğinin açıklaması var. Yüksek Seçim Kurulunun kesinleşmiş kararları üzerinden itiraz yapılamaz diyor, itiraz edilemez diyor. Bunlar çok açık. Tekrar ediyorum, o polisleri oraya gönderen Adalet Bakanı da, İçişleri Bakanı da istifa etmelidir. Efendim bizim elimiz nasıl çuvalların içinde olur? İşte böyle olur. Elinizdeki gücü kullanarak olur. Mülkiye müfettişleri orada, polisler orada, savcılar orada ne oluyoruz arkadaşlar?
ÖRGÜTÜNÜZ ÇALIŞMADIYSA HESABI YSK’YA SORAMAZSINIZ
Bir daha tekrar ediyorum, eğer bu listelerde hukuksuzluk, kanunsuzluk varsa bu bir şeyi gösteriyor. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin örgütleri çalışmamıştır. Bunun hesabının sorulacağı yer de Yüksek Seçim Kurulu değildir. İçişleri ve Adalet Bakanları üzerlerine düşen görevleri yapmamışlardır. Devletin tüm verileri elindeyken gerekli incelemeleri yapamamışlardır. Benim örgütüm ise CHP örgütü, İstanbul örgütü, Büyükçekmece örgütü gerekli itirazları yapmış. Neden AK Parti örgütü gerekli itirazları yapamamış?
KAYBETTİKLERİNİ GÖRDÜLER, SORUN ÇIKARMAYA ÇALIŞIYORLAR
Şimdi bakın, 354 usulsüz kaydı dün anlatmıştım, hani listelerde yolsuzluk yaptığı söylenen görevlinin belediyeden nüfus işlerine geçen ve hakkında muhtemelen valiliğin, kaymakamlığın araştırma yapmış olması gereken, onların oluruyla bu göreve başlayan sorumlunun -ama daha sonra tutuklanmış 17 Ocak’ta- yapmış olduğu 354 usulsüz kayıt dahil bizim yapmış olduğumuz itirazlar neticesinde 754 kişinin seçmen kaydı silinmiş. AK Parti örgütleri biz bu itirazları yaparken neredeymiş? Bundan daha önemli bir husus var. Dün akşam bakıyorum sözcüler müthiş bir algı operasyonu yapıyorlar. Büyükçekmece’de çok büyük yolsuzluk var, on binlerce usulsüz kayıt falan, bugün oralarda polisler. Arkadaşlar ben size bazı rakamları şimdi burada net olarak vermek istiyorum. 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçiminde Büyükçekmece’de kayıtlı seçmen sayısı 172 bin 351. 31 Mart 2019 Mahalli İdare Seçimlerinde de kayıtlı seçmen sayısı 174 bin 773. Seçmen sayısı kaç kişi artmış? 2 bin 422 kişi artmış. Bu artan sayının da 760’ı yeni seçmen olan genç seçmenler. Yani sonuçta burada yeni gelen 2 bin kişi bile yok. Nerede on binler kaydırılan, şu olan, bu olan? Öyle gözüküyor ki İstanbul’da seçimlerin bittiğini gören, Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunu gören AK Parti yetkilileri büyük bir şok yaşamaktadırlar. Bu nedenle de her yerden bir sorun çıkartmaya uğraşmaktadırlar.
İLÇEDE KAZANINCA MİLLİ İRADE, BÜYÜKEŞEHİRDE KAYBEDİNCE ŞAİBE
Ama çok açık söyleyeyim, işin rengi ortadadır. Bir şey hatırlatacağım, İstanbul’da 39 ilçe belediyesinin 24’ünü AK Partili belediye başkan adayları kazandı. Kazanan bu belediye başkanlarının oylarını sayan sandık kurulları da seçimi kazanan büyükşehir belediye başkan adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun oylarını da sayan sandık kurulları aynı. Şimdi AK Partili belediye başkanları seçilince milli irade, Ekrem İmamoğlu’na oylar gidince şaibe. Buna kargalar dahi güler. Ben çok açıkça şunu ifade ediyorum. Artık milleti rahat bıraksınlar. Yani söylüyoruz, biz buradayız, örgütlerimiz burada, parti burada. Baştan itibaren şu sloganla yola çıktık, “Oy namustur dokundurtmayız, kazandığımız seçimi de kimseye çaldırtmayız.”
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANINA ARTIK KAVUŞMALI
Hep söylüyorum Türkiye’nin gündemi son derece ciddi, ekonomi son derece kırılgan bir vaziyette. Ekonominin bu kırılganlıklarının sebeplerinden bir tanesi de siyasi istikrarsızlık ve hukuk devletinin önemli ölçüde yıpratılmış olması. Türkiye bir an önce bu sıkıntıdan kurtulmalıdır. Belediye başkanlığı seçimleri artık bitmiştir. Belediye başkanları biran önce görevine başlamalıdır. Bir kez daha tekrar ediyorum, hukuken de, vicdanen de bir an önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu’na mazbatası verilmelidir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanına artık kavuşmalıdır o da icraata başlamalıdır.
Türkiye’de bugün itibariyle yine zamlar aldı başını gitti. Ekonomide çok ciddi sıkıntılar var. Yurtdışına gideceklermiş Türk ekonomisini anlatacaklarmış. Buyurun anlatın. Sormayacaklar mı size yani şu sandıkta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını devretmemek için, vermemek için bu kadar mızıkçılık, bu kadar oyunbozanlık yapan bir hükümete biz nasıl güveneceğiz? Onun bizim hukukumuza sahip çıkacağına nasıl inanacağız da Türkiye’ye geleceğiz demeyecekler mi? Bunu bitirin. Milletin ufkunu karartmaktan, İstanbulluyu da Büyükşehir Belediye Başkanına kavuşmaktan mahrum bırakmayın.
Vazgeçin milletin ufkunu karartmaktan diyorum hepinize saygılar sunuyorum. Buyurun sorularınız varsa alıyım.
Soru- Efendim AK Parti kanadından itirazlarla ilgili tam kanunsuzluk gerekçesiyle olağanüstü hakkımızı kullanabiliriz şeklinde bir açıklama geldi. Bununla ilgili değerlendirmenizi soracağım. Hem de CHP’nin birçok ilçede itirazlarının reddedildiği haberleri paylaşılmıştı. Bununla ilgili son durum nedir? Siz nasıl bir süreç izleyeceksiniz?
Faik ÖZTRAK- Ta başından itibaren bizim yapmış olduğumuz itirazlarda Yüksek Seçim Kurulu geçmiş içtihatlarına uyduğunu söyleyerek ya da başka gerekçelerle itirazlarımızı reddediyor. Örneğin bir Balıkesir hadisesi, yani Millet İttifakı’nın itirazının olduğu Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığıyla ilgili itirazlarımızın tamamı reddedilmiştir. Buralarda tabi sıkıntılarımız vardır. Özellikle başta bu hukuksuz itirazların, kör, delilsiz itirazların, delilsiz yapılan itirazların, kör itirazların bizleri çok rahatsız ettiğini her seferinde ifade etmiştik. Biz diyoruz ki bundan rahatsızız. Onlar diyorlar ki siz sayımdan rahatsızsınız. Bizim rahatsızlığımız tekrar söylüyorum sayımla falan ilgili değildir. Bizim rahatsızlığımız hukuksuz sayımlardır.
Olağanüstü itiraz hakkı yine tabi mevzuatta olan bir şey. Ama şunu söylüyorum, tam hukuksuzluk nedeniyle diye başladığınız andan itibaren orada bulunan mülki amirlerin, Türkiye’de görev başında olan Adalet Bakanının, İçişleri Bakanının nerede olduğunu sormak gerekiyor bu işler yapılırken. Niye o zaman fark etmediniz? Türkiye’yi kim yönetiyor? 24 Haziran’dan sonra da bütün sorumlulukları üzerine alarak, bir tek kişi parti devleti Türkiye’yi yönetiyor. Niye tespit edememişler bu tam hukuksuzlukları? Çok açık ifade edeyim, bütün bunları iddia edenler eğer bu iddialar doğruysa kendi beceriksizliklerini itiraf etmiş oluyorlar.
Soru- Efendim Ali İhsan Yavuz, sandık başlarında FETÖ’den ihraç edilenler var mıdır acaba merak ediyorum dedi. Sizin bununla ilgili bir açıklamanız da oldu ama şimdi bu sandık kurulu başkanları nasıl belirleniyor? Yani böyle bir FETÖ’den ihraç edilmiş…
Faik ÖZTRAK- Şimdi sandık kurullarına, sandık kurulları başkanları seçim kurulları tarafından kendilerine verilen listelerden bütün taramalar yapılarak, bütün GBT taraması diğer kanuni taramalar yapılmak suretiyle belirleniyor. Ben de ona şaşırıyorum işte. Sandık kurullarının başında FETÖ soruşturması geçiren ya da FETÖ soruşturması nedeniyle görevden alınmış insanlar var ne demek? Bunu nasıl atlarsınız? Bunlar olacak işler değil. Ama bunun bir anlamı var.
Ben de diyorum ki, bu sandık kurullarının başlarında böyle insanlar varsa bu insanları sandık kurullarının başına yerleştiren sizin seçim kurullarınız ve sizin idari amirleriniz. O zaman burada başka bir şey var. Burada eğer bir sorun çıkarsa seçimi çalabilmek için bir maymuncuk yerleştirildiğini iddia ediyorum. Burada bir kumpas var, seçimi çalabilmek için yapılan organize işler var. Ama şimdi bakıyorsunuz iktidar kanadı organize işler, kumpas. Zaman zaman diyorum ki, Allah’ım aklımıza mukayyet ol. Bir seçimi bile becerememişler. Tabi bunların hepsi hilaf-ı hakikat. Seçimi kazanamayınca oyunbozanlık yapmak için, mızıkçılık yapmak için gerekçe bunlar, başka hiçbir şey değil.
Ama tekrar söylüyorum, seçimi kazanamadığında mızıkçılık yapan bir yönetim tarafından yönetilen bir ülkede demokrasiye de, hukuk devletine de güven olmaz. Demokrasiye ve hukuk devletine güven yok ise milletin cebi boşalır, milletin işi azalır, milletin aşı azalır. Artık bu iş bitmelidir.
Soru- Bir sorum daha olacak bununla ilgili. Şimdi mesela YSK’nın sistemi var, YSK Başkanı bu sistemin çok güvenilir olduğunu anlattı. İşte gerek o mükerrer oylar, hayali seçmenlerle ilgili, gerekse sandık kurullarında işte oluşturulurken bunların hepsinin denetimini YSK yapıyor sonuçta. Eğer böyle bir iddia ortaya atılırsa, bu YSK’nın aslında bu işi yapamadığını mı gösterir? Yani üstünde çok büyük bir ağırlık olmuyor mu?
Faik ÖZTRAK- Bu sadece YSK’nın görevini yapamadığını değil bu ülkede seçimlerin arızasız bir şekilde yürütülmesinden sorumlu olan iktidarın da görevini yapamadığını gösterir. Onun için baştan beri söylüyorum, Adalet Bakanı’nın da, İçişleri Bakanı’nın da bu durumda… önce sandıkların içinde bir bakıyoruz kendi güçlerinin elleri var. Bugün sabah Büyükçekmece’de ev ev dolaşıyorlar insanları terörize ediyorlar. Büyükşehir Belediye Başkanımız mazbatasını alacak, neyin peşindeler ben onu anlamıyorum. Yani bu kadar terörize ediyorsunuz, bu kadar sıkıntı yaratıyorsunuz, bu bir tek bir şeyi gösterir, ya çok beceriksizsiniz bir seçimi bile sorunsuz yaptıramadınız ya da çok mızıkçısınız seçimi kazanamayınca oyunu bozmaya kalkıyorsunuz.
Soru- Cumhurbaşkanı 14 bin oyla kimse seçildim demesin. Böyle bir tartışma var dünde değindiniz aslında ama şimdi AK Parti’nin de 3 oyla, 5 oyla, 10 oyla aldığı yerler var. Bir kez daha bununla ilgili değerlendirmenizi alabilir miyiz? 14 bin oy bir yerde, 3 oy, 5 oy, 10 oy bir yerde.
Faik ÖZTRAK- Şimdi kanun açık, demokrasinin kuralları açık. Seçim 1 oyla da kazanılır. Bunun böyle istisnası, şusu busu yok. İşte görüyorsunuz kendilerinin de Artvin’de, şurada, burada belli ilçelerde 2 – 3 oyla kazandıkları yerler var. Bizim 10 – 15 oyla kaybettiğimiz yerler var. Dolayısıyla bu kriter doğru bir kriter değil. Ama bir başka olay daha var. Şu anda Sayın İmamoğlu İstanbul seçmeninin yüzde 48.8’inin yani yüzde 49’unun oyunu almış vaziyette.
Sayın Erdoğan ilk defa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda oyu yüzde 25’ti. Burada öyle sayılar üzerinden meşruiyet tartışması başlatırsak mahcup olurlar. Yüzde 34’le başbakan olmuştu. Tekrar söylüyorum mahcup olurlar. İstanbul’un yarısının oyunu almış bir büyükşehir belediye başkanına sen İstanbul’u temsil edemezsin demek hiç kusura bakmayın insafla bağdaşmaz.
Soru- AK Partinin Büyükçekmece’de başvurusunu çektiğini söylediniz ama AK Parti YSK temsilcisinin bir açıklaması oldu, Büyükçekmece’de başvuruyu çekmedik şeklinde bir açıklamaydı bu. Değerlendirmeniz ne olacak acaba?
Faik ÖZTRAK- Şimdi ben şunu söyleyeyim, öyle anlaşılıyor ki başvurunun reddedileceğini anlayınca dün akşam itibariyle başvurularını çekmişler. Bugün bu başvuruyu biraz daha ete kemiğe büründürme ihtiyacını duymuşlar sabah polisleri Büyükçekmece’de halkın üzerine göndermişler.
Ev ev dolaşıyorlar, bazı evlere söyledim, üç defa gitmişler. Şimdi öyle anlaşılıyor ki, olağanüstü itiraz mekanizması çerçevesinde bir itiraz yapmaya hazırlanıyorlar. Olay bu. Çünkü bizim Yüksek Seçim Kurulu’ndaki temsilcimizin -sabah daha buraya gelmeden önce konuştum- bana verdiği bilgi AK Parti’nin Büyükçekmece’yle ilgili talebini dün akşam geri çektiği yönünde. Demek ki dosyayı yeniden tekamül ettirmeye uğraşıyorlar. Kendileri de yetersiz bulmuş bu dosyayı ama olmaz, bitti. Seçmen listelerinin Yüksek Seçim Kurulu tarafından 31 Ocak’ta kabul edilmesiyle bu listeler kesinleşti. Bu listeler üzerinden yeniden beğenmedim, bu listeler hatalı demenin hiçbir kıymet-i harbiyesi yoktur. Bir tek kendi örgütlerinin bu listelere itiraz sürecinde yeterince çalışmadığını gösterir. Eğer tam hukuksuzluk yani bir suç varsa o da Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığının da bu süreçte yeterince dikkatli olmadıklarını, çalışmadıklarını gösterir.
Teşekkür ediyorum.