02.12.2018
02.12.2018
CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ERDOĞDU: “İKTİDARIN ŞİRKETLERİ KURTARMA PLANI YOK, EL DEĞİŞTİRME PLANI VAR”
-“DEVLETTE RANT KALMADI, GÖZLERİNİ ATATÜRKÇÜ SERMEYAYE DİKTİLER”
-“CUMHURİYET TOPRAKLARI İÇİNDE KENDİ YURTTAŞLARIMIZ AZINLIĞA DÜŞTÜ”
-“30-40 YIL SONRA BU ÜLKEDE YEPYENİ BİR POPÜLASYONLA KARŞI KARIYA KALACAĞIZ”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, Mart ayında yapılacak yerel seçimleri iktidarın kazanması halinde ekonomiyi daha kötü günlerin beklediğini belirterek, “Şirketleri kurtarma planları yok, el değiştirme planları var. Atatürkçü, cumhuriyetçi şirketlere çökecekler” dedi.
Erdoğdu ekonomide son günlerde yaşananlara ilişkin yaptığı değerlendirmede, dövizde sert yükselişin ardından son günlerde görülen düşüş nedeniyle hükümetin, ekonomide iyimser bir hava varmış algısı yaymaya çalıştığını belirterek şunları söyledi:
“Dolar düştü diye Türkiye’de kriz bitmiyor. Üretim yapabilmek için ithalat yapmak zorundayız. Ama para olmadığı için ithalat yapamıyoruz o yüzden de döviz talebi yok. Ayrıca Türk Lirasına fahiş faiz var. Dünya ortalamasının 5-6 katı, yüzde 24 faiz ödüyoruz. İnsanlar elindeki TL’yi alıp faize koyuyor. Böylesi bir durumda, ‘kur düştü, Türkiye iyiye gidiyor’ demek meseleyi anlamamaktır. Hatta ‘cari fazla veriyoruz, kriz bitti’ demek cehalettir. Şu an üretim yapamıyoruz diye ithalat yapamıyoruz. Çünkü üretim kafa üstü düştü. İthalat olmadığı için de cari açıktaki makas daralıyor. Piyasada nakit yok, kimse kredi alamıyor. Şirketlerimiz gırtlağına kadar borçlu. Borcunu ödeyemiyor, daha da kötüsü umudunu yitirmiş, geleceği göremiyor. Kimse geleceğe dair umudu olmadığı için dövizini bozmuyor. Döviz tevdiat hesaplarında azalma yok ama Merkez Bankası rezervlerinde azalma var.”
DEVLETTE RANT BİTTİ
Türkiye’nin demokratik hayatı, hukuki hayatı ve adalet hayatının geriye gittiğini, insanların sürekli haksızlığa uğradığını, aşağılandığını, terörist ilan edildiğini ve eşlerinin kıyafetleri dolayısıyla şirketlerinin vergi denetimine tabi tutulduğunu, terfi edemediğini, işe giremediğini kaydeden Erdoğdu şu görüşleri dile getirdi:
“Bunlar seçimi alabilmek için tekrar para pompalayacaklar. Para pompalamanın sonucu enflasyon artacak, hali hazırda bozuk olan mali istikrar daha da bozulacak. Eğer bunlar büyük şehirlerde seçimi kaybederlerse milletin gırtlağına binecekler. Bunu istikrar için geçici fedakârlık zannetmeyin. Şöyle yapacaklar: İş insanları istedikleri kadar saklasınlar onlar kimlerin kendilerinden olup olmadığını iyi biliyorlar, bir kurtarma paketi getirecekler, kendilerinden olmayan şirketleri yüzüstü bırakacaklar. Bu şirketlerin değeri düşmüş mallarını, fabrikalarını kendilerinden olan şirketlere aktaracaklar. Çünkü bu yedikçe acıkan bir yolsuzluk canavarı. Ve artık devlette rant kalmadı. Kamu ihaleleri bitti, kimse alamıyor. TOKİ işleri bitti, yapsalar da artık kimse almıyor. Yap İşlet Devret projeleri için 10 tane şirketleri var, onlar arasında dönüyor. Ama beslemesi gereken küçük ve orta boy şirketleri var. Ne kaldı elde? Kendilerinin tehlike gördüğü laik, Atatürkçü, cumhuriyetçi sermaye kaldı. Bunlara çökecekler. Bunun adını da kurtarma paketi koyacaklar.”
Kapitalist ekonomiye, liberal ekonomiye inananların, “şirketler kurtarılmalı, şirketler kurtarılırsa işyerleri kurtarılır” diyerek halkın paralarının buralara aktarılmasının yolunu açtıklarını kaydeden Erdoğdu açıklamasına şöyle devam etti:
“Bunlara söyleyeceğim şu: Sizi kurtarmayacaklar. Bizatihi sizi batıracaklar, size vergi baskısı yapacaklar, SGK baskısı yapacaklar, banka kredilerinize yardımcı olmayacaklar. Ama kendi şirketlerinin vergilerini ödemeyecekler, SGK primlerine af getirecekler. Üzerine ‘Kalkınma Bankası’ adı altında kurtarma bankası kuracaklar. Hazine kağıtlarını, devletin, halkın parasını buraya koyacaklar. Buradan da kurtarma paketi diye kendi şirketlerine aktaracaklar. Kendi şirketlerini nakitle doldururken, rakip şirketleri batıracak ve bu şirketlerin mallarını buraya geçirecekler. Yani kurtarma planı yok, el değiştirme planı var.”
AZINLIĞA DÜŞTÜK
Ülkenin geldiği bu atmosfer nedeniyle hem beyin göçü hem de sermayesinin göç ettiğini anlatan Erdoğdu, şu an itibariyle ülkede “düşünen adam” olmanın bedelinin meslekten atılmak, ihraç edilmek hapishaneye gönderilmek olduğunu ifade ederek şöyle devam etti:
“Sırf barış istedi diye 2 bin 500 akademisyen işinden, ekmeğinden edildi. Bu insanları açlığa mahkum ederek, sivil ölü haline getirerek tarihe geçmiş biri, yurt dışındaki bilim insanlarına ‘gelin memlekete’ diyor. Bu ülkenin geleceğini inşa edecek en iyi beyinlerimizi yurt dışına kaçırırken, yerine dilimizi, kültürümüz bilmeyen, Ortadoğu’dan ve şüphe duyarak söylüyorum, bir siyasi disiplinle hiç alışık olmadığımız bir İslam yorumuyla bu topraklara IŞİD zihniyetini Nusra zihniyetini ithal etmeye çalışan yepyeni bir popülasyonla karşı karşıyayız. Şimdi ‘Kilis bizim, Kilis de de çoğunluğuz’ diyorlar, Şanlıurfa’ da bunu söylüyorlar. Hatay da benzer bir durum ortaya çıktı. Cumhuriyet toprakları içinde kendi yurttaşlarımız azınlığa düştü ve her gün asayiş sorunları ortaya çıktı. Bunu asla ırkçı bir zihniyetle söylemiyorum, böyle bir gerçeklikle karşı karşıyayız.”
Türk işçilerinin Almanya’ya gittiği dönemde Almanya’nın bu duruma hazırlıklı, ölçerek, biçerek ve ihtiyaç duyarak çağırdığını bildiren Erdoğdu, “Bugün 4 milyon Türk kökenli Alman yurttaşı var orada. Bize bir anda 4 milyon nüfus geldi ve bunların nüfus artış hızı bizden çok daha yüksek. 30-40 yıl sonra bu ülkede yepyeni bir popülasyonla karşı karşıya kalacağız” diye konuştu.
Her alanda görülen kötüye gidişi durduracak tek şeyin, yerel seçimlerde büyükşehirleri CHP’nin alması olduğunu ifade eden Erdoğdu, “Bu duvara toslamak üzere son sürat giden kötü durumu frenleyecek tek şey yerel seçimler. Biz kazanabilirsek bunlara durun diyeceğiz. Bu kadar cesaretli soygun yapamazsınız diyeceğiz. 4 yıl seçim yok, rejim değişti. Eğer yerel seçimleri alırsak, 2023’te cumhuriyetin, laik, sosyal demokrat cumhuriyetin yeniden kurulduğu bir yıl olacak” diyerek açıklamasını tamamladı.
30.11.2024
30.11.2024
29.11.2024
29.11.2024