23.06.2019

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN YENİLENEN İSTANBUL SEÇİMİ SONRASI GENEL MERKEZDE YAPTIĞI KONUŞMA (23 HAZİRAN 2019)

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN YENİLENEN İSTANBUL SEÇİMİ SONRASI GENEL MERKEZDE YAPTIĞI KONUŞMA
(23 HAZİRAN 2019)


Teşekkür ederim. Türkiye demokrasiye inananlarla gurur duyuyor ve bütün dünya Türkiye’yle gurur duyuyor. İnanın bütün samimiyetimle söylüyorum bütün dünya demokrasiye inanan bütün dünya Türkiye’yle ve son seçimler dolayısıyla da yine Türkiye’yle gurur duyuyor. Demokrasiye inanan insanlar, demokrasiden yana tavır alanlar, demokrasiyi sonuna kadar savunanlar sizlerle herkes ama herkes gurur duyuyor. 
Şunu söylüyordum, ben bu milletin ferasetine güveniyorum diye. Evet halkımıza güveniyoruz, halkımızın iradesine güveniyoruz. Kapalı kapılar ardında demokrasiye darbe yapıldı, bu darbeyi de İstanbullular giderecek, İstanbullular darbeyi sonlandıracak diye güveniyordum ve Allah’ın izniyle 800 bin oy farkıyla biz bunu çözdük. 
Her şey neyle başladı biliyor musunuz? Her şey Adalet Yürüyüşüyle başladı. Adalet istedik, adalet! Huzur istedik, huzur! Hak istedik, hak! Hak, hukuk ve adalet dedik. Bütün dünyaya sesimizi duyurduk, herkese sesimizi duyurduk. Mısır’daki Sağır Sultan’a bile sesimizi duyurduk. Hakkı, hukuku ve adaleti istedik. Getirmek istemediler, engellemek istediler, bütün engelleri hep birlikte aştık. En son İstanbul seçimlerinde aştık. Ve bizler hep birlikte emin olun bir demokrasi destanı yazdık. Her türlü baskıya rağmen, kullandıkları devletin bütün imkanlarına rağmen, bütün bürokratlarına rağmen bu ülkenin insanı baskıdan yana değil demokrasiden yana tercihini koydu ve demokrasiyi şahlandırdı.
Söylemiştim, cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırdığımız zaman bir anlam kazanacaktır diye. Cumhuriyeti şimdi demokrasiyle taçlandırıyoruz ve bunu büyüteceğiz ve bunu güçlendireceğiz. Demokrasi kararlılığımızı bütün dünyaya bildireceğiz ve bildirdik de.
Bu demokrasi destanının yazılmasında önce Cumhuriyet Halk Partisinin bütün örgütlerine yürekten şükranlarımı sunuyorum. Gençlik Kollarına, Kadın Kollarına, partiye üye olmaksızın demokrasi için mücadele eden bütün gönüllülere şükranlarımı sunuyorum. Anadolu’da bütün gözleri, bütün yürekleri, bütün düşünceleri İstanbul seçimlerinde olan ve Ekrem İmamoğlu’nu destekleyen, yakınlarına telefon eden, akrabalarına telefon eden 80 ildeki bütün yurttaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum. Meydan meydan gezen, Millet İttifakının en önemli aktörü olan İYİ Partinin Sayın Genel Başkanına, Milletvekillerine yürekten teşekkür ediyorum. Ve Millet İttifakında yer almamakla birlikte bize destek veren AK Partili kardeşlerime, ülkücü kardeşlerime, MHP’li kardeşlerime, HDP’li kardeşlerime, Saadet'li kardeşlerime yürekten teşekkür ediyorum. Bizler tarihin en önemli süreçlerinden birisini yaşadık. Farklı siyasal görüşlerde olmakla beraber demokrasi konusunda bir araya geldik. Demokrasi konusunda bir destan yazdık ve bizim yazdığımız destan şu anda bütün dünyada yankılanıyor, bundan daha güzel bir şey olamaz. 
Artık hiçbir güç mazbatayı vermemezlik edemez. Artık bu saatten sonra kapalı kapılar ardında hiç kimse millet iradesine darbe yapamaz. Artık saraylarda oturup egemen olarak herkesi etkileyeceğini düşünenler halkın iradesine artık saygı duymak zorundadırlar. Hiç kimseye yuh çekmeyeceğiz. Çünkü biz adaletten, haktan ve hukuktan yanayız. Hakkı, hukuku ve adaleti her yerde ve her ortamda savunacağız. 
Bu saatten sonra Türkiye süratle gerçek gündemine dönmeli. Bakınız, geniş tanımlı işsiz sayımız 8,5 milyona yaklaştı. 1 milyonun üstünde üniversite mezunu gencimiz maalesef işsiz ve iş arıyor. Bu ülkenin işçisi, bu ülkenin çiftçisi, bu ülkenin emeklisi, bu ülkenin sanayicisi, bu ülkenin serbest meslek çalışanı hemen hemen toplumun her kesiminde büyük bir huzursuzluk vardı. Şimdi hukukun üstünlüğünü birlikte yükselteceğiz. Demokrasi çıtasını birlikte yücelteceğiz, birlikte mücadele edeceğiz. Bizim gücümüz demokrasilerdeki en büyük güçtür. Mücadelemizi kadınlarla birlikte yapacağız, mücadelemizi erkeklerle birlikte yapacağız, mücadelemizi çocuklarımızla birlikte yapacağız, mücadelemizi engellilerle birlikte yapacağız. 82 milyon demokrasi sınavını verdik. Şimdi demokrasiyi yüceltme zamanı, birlikte yücelteceğiz, birlikte Türkiye’ye sahip çıkacağız, birlikte insanlarımıza sahip çıkacağız, birlikte torunlarımıza sahip çıkacağız, birlikte Türkiye’yi büyüteceğiz. 
Bu güzel bir slogandı, İstanbul’da bir çocuğumuzun bulduğu bir slogandı, onun talebinin ve onun beklentilerinin karşılanması aslında hepimizi yürekten sevindirdi. Düşünün filinta gibi gencecik bir çocuğumuz Ekrem Amca diyor ‘Her şey çok güzel olacak’ diyor. Evet onun beklentileri karşılandı, her şey çok güzel oldu. 
Hiç kimsenin üzülmesini istemem. Ekrem Bey'in rakipleri kazanamamış olabilirler ama hiç kimse unutmasın kazanan demokrasidir, kazanan Türkiye’dir, kazanan Türkiye Cumhuriyeti Devletidir, kazanan Mustafa Kemal ve onun arkadaşlarıdır, demokrasiyi getirmek isteyenler. 
Söyledik, Ankara’da bir tarih yazdık Mansur Yavaş’ı Ankaralılar sizler seçtiniz, Mansur Başkan Ankara’yı Cumhuriyetin Ankara’sı yapacaktır. Kuruluşun ve kurtuluşun Ankara’sı yapacaktır. Göreceksiniz Ekrem İmamoğlu da üç büyük imparatorluğa başkentlik yapmış olan bir İstanbul’u dünyanın en önemli markası yapacaktır. Ve Ekrem Başkan önümüzdeki günlerde mazbatasını alacak, hakkı ikinci kez teslim edilecek. Tabi her Belediye Başkanına da nasip olmaz, bir ay arayla iki kez arka arkaya İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçilmek de her kula nasip olmaz.
Engel çıkarmak istediler, engeller aşıldı. Bundan sonra artık önünde hiçbir engel yok, hiçbirimizin önünde hiçbir engel yok. Artık biz birer demokrasi mücadelesi veren bu ülkenin saygın insanlarıyız. Herkesi kucaklayacağız bizi eleştirenleri de. Hiç kimseye ama hiç kimseye kin beslemeyeceğiz, öfke beslemeyeceğiz herkesi kucaklayacağız. Kucaklayıcı bir dil kullanacağız, herkese saygı göstereceğiz, her düşünceye saygı göstereceğiz. Düşün Cumhuriyet Halk Partisi bundan sonra artık 82 milyonun partisidir, 82 milyonu kucaklayacaktır, 82 milyonun sorunlarına odaklanacaktır. Cumhuriyet Halk Partisi artık hiç kimseyi kimliğinden ötürü, inancından ötürü, yaşam tarzından ötürü ötekileştirmeyecektir. Herkesin kimliği kendi şerefi olacaktır. Herkesin inancına saygı duyulacaktır. 
Ve bizler bir arada huzur içinde yaşamak istiyoruz. Bizler bir arada hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye’de yaşamak istiyoruz. Ve bizler bir arada kadın – erkek eşitliği için mücadele edeceğiz, bunun için yaşıyoruz. Ve bizler bu toplumda hiç kimsenin işsiz olmadığı, her evde tencerenin kaynadığı güzel bir Türkiye istiyoruz. Ve bizler Belediye Başkanlarımızın yurttaşlar arasında hiçbir ayrım yapmadığı bir güzel Belediye Başkanlığı istiyoruz. Ve bizler Ankara’da, İstanbul’da, Antalya’da, Adana’da, Mersin’de, Aydın’da, İzmir’de ve Türkiye genelinde huzurlu, barış içinde bir Türkiye’yi inşa etmek istiyoruz. Şimdi yolumuz uzun; ama yolumuz güzel, kararlıyız, inançlıyız, herkesi kucaklıyoruz, herkesi ama herkesi kucaklıyoruz, herkese selamlarımızı, saygılarımızı gönderiyoruz.
Adalet Yürüyüşü'nde şunu söylemiştim Maltepe’de “Geldik bir duvara dayandık şimdi o duvarı yıkacağız” diye. O duvar parça parça yıkılıyor. Demokrasinin önündeki bütün engelleri kaldıracağız, birlikte kaldıracağız, huzur içinde kaldıracağız, barış içinde kaldıracağız, herkesi kucaklayarak kaldıracağız ve herkese şunu söyleyeceğiz. Herkesin düşüncesi saygındır ve her düşünceye saygı göstermek de bizim temel görevimizdir. 
Bu düşüncelerle tekrar hepinize en içten selamlarımı, saygılarımı sunuyorum, sağ olun, var olun diyorum, hoşça kalın diyorum. Demokrasi içinde yürüyeceğiz, demokrasi için yürüyeceğiz.
Adalet Yürüyüşü'nde bizim güvenliğimizi güvenlik güçleri sağladı, onlara yürekten teşekkür ediyoruz. Son seçimlerde, ondan önceki seçimlerde bizim güvenliğimizi yine polis arkadaşlarımız sağladılar. Onların 3600 ek göstergesini bütün seçim meydanlarında dillendirdim, bundan sonra da dillendireceğim. Bütün güvenlik güçlerine yürekten teşekkür ediyorum, sağ olsunlar, var olsunlar diyorum.