21.06.2018

CHP CUMHURBAŞKANI ADAYI MUHARREM İNCE, FOX TV'DE “İSMAİL KÜÇÜKKAYA İLE ÇALAR SAAT” PROGRAMINA KATILDI

CHP CUMHURBAŞKANI ADAYI MUHARREM İNCE, FOX TV'DE “İSMAİL KÜÇÜKKAYA İLE ÇALAR SAAT” PROGRAMINA KATILDI

Vatandaşların kendisine alyansını, saatini göndermesinin performansını artırdığını ve mitinglerinin kalabalıklaştığını ifade eden İnce, bu desteğin "Türkiye ve yönetenler değişmeli" anlamına geldiğini dile getirdi.

ALDIĞI BORÇ PARALARI BETONA GÖMEN BİR TÜRKİYE
Soğanın fiyatının artmasına ilişkin İnce, "Soğan lobisi vardır, belki ondan olmuştur. Ne hale düştüğümüze bakın. Doları geçti. Soğan dolardan daha değerli oldu. Üretmeyen, üretimi teşvik etmeyen, aldığı borç paraları betona gömen bir Türkiye. Bu Türkiye'yi batırır. 16 yıllık politika bu. 453 milyar dolar borcun 333 milyar dolarını Erdoğan yaptı." ifadelerini kullandı.
Muharrem İnce, paranın üretime, fabrikalara ve tarıma dayalı sanayiye yatırılması gerektiğini dile getirerek, "Aldıkları borç parayı üretime ve yatırıma dönüştürselerdi sistem dönerdi. Artık tıkandı. Bu borçları Londra'dan, New York'tan, Singapur'dan, Dubai'den aldık. Ben bunların büyükelçileriyle görüştüm. 'Borcumuz borç, ödeyeceğiz, korkmayın.' dedim. Aldıkları paraları betona gömdüler. Rahat çalmak için yaptılar bunu. Şimdi de tıkandı sistem." diye konuştu.
Bankaları sektör bazında yeniden yapılandıracaklarını, Ziraat Bankası, Halk Bank, Kalkınma Bankası ve Eximbank'ın gelir gider tablosuna bakacaklarını dile getiren İnce, Ziraat Bankası'nın görevinin çiftçiye borç vermek olduğunu, bu bankanın 1 milyar dolar krediyi medya patronuna vermesi durumunda soğanın fiyatının da doları geçmesinin doğal olduğunu söyledi.
İnce, Cumhurbaşkanlığı döneminde basın üzerinde baskı olmayacağını, eleştiri yapılabileceğini belirterek, "Eleştirecekler ki biz de frene basacağız." dedi.

TARZAN ZORDA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, kendisini eleştiren vatandaşları dinlediği radyo programa ilişkin soru üzerine İnce, şunları kaydetti:
"Erdoğan'ın ruh hali iyi değil. '15 sene önce evlerde fırın, buzdolabı.' yoktu, diyorsa doktora gitmesi lazım. Ağaç kovuklarında mı saklıyorduk yiyeceklerimizi. Dışarıda çalı çırpı toplayıp ateş mi yakıyorduk. Bu nasıl bir ruh halidir. Erdoğan'a sorulan o sorular, Erdoğan'ı üzmez, destek verir. Erdoğan'a bu soruları hiç kimse soramaz. Son üç gün kala imaj düzeltme çalışması olmuş. 'Vah be diktatör, değil bu. Her soru sorulabiliyormuş.' Bu tarzan zorda. İşi zor, kötü. Farkında kötü gittiğinin, imajı düzelme çabası bu. Ona hizmet eder. Bunun anlaşılacağını düşünüyorum. İzlediğim anda tamam dedim. Kurgu demiyorum, haksızlık olur ama Erdoğan'a hizmet eder. Şimdiye kadar bu sorular sorulamadı. Şimdi nasıl, neden soruluyor? Seçime kaldı 3 gün. 'Atanamayan öğretmen yok.' diyor. İnsaf, 350 bin öğretmen atanamamış bekliyor."
Pazar günü yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacağını ifade eden ince, birinci turda kazanacağına önceden inanmadığını, ancak kampanyada çok iyi bir aşamaya geldiklerini, birinci turda Cumhurbaşkanı seçileceğini ve Millet İttifakı'nın da çoğunluğu elde edeceğini meydanlarda gördüğünü söyledi.
İnce, "Kabinede CHP'li bakan olacak. Cumhurbaşkanı yardımcıları, Bakanlar Kurulu'nda CHP'liler olacak. MHP'liler, İYİ Partililer, HDP'liler, AK Partililer olacak. 81 milyonun Cumhurbaşkanı olacağım. Sadece CHP'lilerden oluşan bir kabine kurmayacağım." dedi.
Cumhurbaşkanı adayları Temel Karamollaoğlu ve Meral Akşener'e Cumhurbaşkanı yardımcılığını teklif edeceğini anlatan İnce, toplumun uzlaştırılması gerektiğini ifade etti.
Muharrem İnce, 3 odalı bir yazlığı olan merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a CHP'lilerin haksızlık ettiğini belirterek, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin ise 1150 odasının bulunduğunu dile getirdi.
Cumhurbaşkanı olduğunda yüksek yargıyı düzelteceğini ifade eden İnce, "Yüksek yargı, Danıştay, Yargıtay, Sayıştay üyeleri nasıl olur da bir toplantıya Cumhurbaşkanı girdiğinde ayağa kalkar. Ayıptır bu. Böyle bir şey olmaz. Çünkü onlar Cumhurbaşkanı'nı da yargılayabilmelidir. Bunları düzelteceğiz." dedi.
Olağanüstü Hal'i (OHAL) kaldıracağını, öncelikli olarak da yargı ve ekonomiye el atacağını anlatan İnce, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yargı düzelmeden ekonomi düzelmez. Kimse başka türlüsünü hayal etmesin. Dünyanın en iyi ekonomistlerini getirin, para politikalarının başına koyun, yargınızı düzeltemezseniz, ekonominizi düzeltemezsiniz. Çünkü güven veremezsiniz. Para, güvenli bir liman ister. Yabancı bir yatırımcı da yerli bir yatırımcı da şunu bilmeli: Türkiye bir kurallar ülkesidir. Merkez Bankası Başkanı parti genel merkezine çağrılmayacak. Polisiye tedbirlerle faiz düşmez, enflasyon, döviz düşmez. Bunu bileceksin. Bankalarla ilgili hemen sektörel bazda bir düzenleme yapacağız. Merkez Bankası Başkanı ve yönetimini siyasetten arındıracağız. Bunları yapmamız lazım."
Türkiye'deki Suriyelilerle ilgili görüşlerini de açıklayan İnce, "4 milyon Suriyeli bu topraklarda yaşıyor ve 40 milyar dolar para harcamışız. Suriye'ye büyükelçi atayacağım. Yani 4 milyon Suriyeli Türkiye'de gezecek. Ama Şam'da bizim büyükelçimiz olmayacak. Bu nasıl iştir?" değerlendirmesinde bulundu.

KULELİ ASKERİ LİSESİ'Nİ YENİDEN AÇACAĞIZ
Askeri okulların kapatılmasını da eleştiren İnce, "Niye? 'Askeri okullarda FETÖ'cü varmış.' Peki hakimlerin, savcıların 3'te biri FETÖ'cüydü. O zaman hukuk fakültelerini de mi kapatacağız? Kuleli Askeri Lisesi, kesinlikle yeniden açacağız. Hemen açacağız. Olmaz öyle şey. Oradan FETÖ'cü çıkmaması için önlem alırsın. Kapatmak bir çözüm değil." ifadesini kullandı.
Küçükkaya'nın "FETÖ'nün siyasal ayağının da çıkması gerekmez mi?" sorusu üzerine İnce, "FETÖ'cü general var. FETÖ'cü baklavacı var. FETÖ'cü hemşire var. FETÖ'cü öğretmen var. FETÖ'cü kuruyemişçi var. Ama FETÖ'cü milletvekili yok . Böyle bir şey olabilir mi? İnandırıcı mı bu? Bu inandırıcı değil." dedi.
Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacağını ve Millet İttifakı'nın da TBMM'de çoğunluğu alacağına inandığını belirten İnce, Bakanlar Kurulu ve Cumhurbaşkanı yardımcılarını toplumun tümünü kucaklayacak şekilde düzenleyeceklerini belirterek, "Hemen bir restorasyon sürecine başlayacağız. Yargı ve ekonomi öncelikli olmak üzere Türkiye'yi en kısa sürede, ben 2 yıl dedim ama daha kısa sürede de olabilir. Restorasyon sürecine başlayacağız ve tamamlayacağız bunu." diye konuştu.
16 yıldır TBMM'de olduğunu anlatan İnce, şöyle devam etti:
"Erdoğan 2003'te milletvekili seçildi, ben 2002'de seçildim. Benden sonra milletvekili oldu. Erdoğan, Meclis'e 2003'te Mart ayında geldiğinde yoklamaya girmesini bilmiyordu. Bülent Arınç gösterdi ona. Dedi ki; 'Şifren şu, sağ elinin işaret parmağını okut, gir.' dedi. Yoklamaya girmeyi bilmezken başbakan oldu. Yani o kadar Meclis acemisiydi ki Başbakan olduğunda. Bir günlük milletvekiliyken Başbakan oldu. Ben şimdi Cumhurbaşkanı olacağım, 16 yıllık milletvekilliğim var arkamda, 5 sene grup başkanvekilliği var, Meclis'in bütün kapalı oturumlarında bulunmuşum 16 yılda. Yani 130 milletvekilini yönetmişim orada. 1 günlük milletvekili yönetti de 16 yıllık milletvekili mi yönetemeyecek?"

BU SEÇİMİN KAYBEDENİ OLMAYACAK
Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı olduğunda "rövanşist" davranmayacağını ifade ederek, şunları aktardı:
"Devri sabık olmayacak. İntikam yok. Bu seçim diğer seçimlerden farklı olacak. Bu seçimin kaybedeni olmayacak. Bir tek anket firmaları kaybedecek. AK Partililer de kazanacak bu seçimde. Yani dolar düştüğü zaman, piyasalara güven geldiği zaman, AB ile ilişkilerimiz geliştiği zaman, soğan doları geçmediği zaman, mazot fiyatı çiftçiye ucuzladığı zaman AK Partililer niye üzülsün? Erdoğan sürekli kavga eden bir adam. Dünyayla kavga ediyor, Türkiye içinde kavga ediyor. Ben barıştıracağım. Barışacağız önce. Önce kendi içimizde, daha sonra da bölgede barışacağız. Suriyelileri evlerine davul zurnayla göndereceğiz. Bütün bunları yaparken AK Partililer niye üzülsün? Kimse kaybetmeyecek."
Cumhurbaşkanı seçildiğinde, AB ile ilişkileri düzeltmek için üye ülkelerin başkentlerini gezeceğini belirten İnce, "Hemen masaya oturacağım. Bazı konular var ki savunmaya gerek yok. Bizim yargı sistemimiz yanlış. Adamlar 'Senin yargın yanlış.' diyor. Bence de doğru söylüyor. Düzelteceğim ama AB istediği için değil, bizim ihtiyacımız var, insanımız hak ettiği için." dedi.