24.01.2024
24.01.2024
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi. Katledilişinin 31. yılında gazeteci Uğur Mumcu’yu anan CHP’li Başarır, şunları dile getirdi:
“Alçakça işlenen bu cinayetin üzerinden 31 yıl geçti, 20 Adalet Bakanı, 25 İçişleri Bakanı değişti. Maalesef üzülerek söylüyorum, Uğur Mumcu cinayeti aydınlatılmadı. Tüm yaşamı boyunca gerçeklerden yana olan Cumhuriyet'in yılmaz savunucusuydu. Araştırmacı kimliği cesaretiyle bugün özgürce gazetecilik yapan, doğru görmediği olayların üzerine giden birçok gazeteci arkadaşımıza örnek olmuştu. Kendisi bugünleri görmüştü, o yıllarda aynen şu cümleleri kullanmıştı: ‘Tarikatları ve cemaatlere alınan genç çocuklar bir gün general olacak ve Cumhuriyet'e karşı ayaklanacak.’ Üzülerek söylüyorum ki, 15 Temmuz'da bunu gördük. Uğur Mumcu'nun söylemlerini, eylemlerini, yazılarını, araştırmalarını görmeyen iktidar hâlâ devletin en önemli kurumlarını tarikat ve cemaatlere paylaştırmaya devam ediyor. Biz kendisini saygıyla, özlemle, rahmetle anıyoruz. Bulunamayan faillerini, o zihniyeti bir kez daha lanetliyoruz.”
Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan’ın da ölüm yıldönümünü anan Başarır, “O cesur adamı da saygıyla, rahmetle, özlemle anıyoruz. Ama değerli arkadaşlar üzülerek söylüyorum ki, Ali Gaffar Okan'ın ailesinin, sevenlerinin kemiklerini sızlatıyoruz. Biliyoruz ki Hizbullah alçak bir eylemle kendisini katletmişti. Aradan yıllar geçti, ‘Hizbullah terör örgütü değildir’ diyen bir parti AKP tarafından Meclis'e sokuldu ve bugün Bismil'de, o davada, o katliamda, o suikasttan dolayı yargılanan bir kişi de HÜDA-PAR tarafından belediye başkan adayı gösterildi. Bunu da ülkemle paylaşmak istiyorum. Biz Uğur Mumcu'nun da, Ali Gaffar Okkan'ın da gerçek faillerini bulamadık ama o suikasttan yargılananları bugün AKP eliyle belediye başkan adayı yaptık” diye konuştu.
‘SARAY 27 SANİYEDE BİR EMEKLİ MAAŞI KADAR HARCAMA YAPIYOR’
Emekli maaşlarıyla ilgili yapılacağı duyurulan ek zammı eleştiren CHP’li Başarır, şunları ifade etti:
“Cumhurbaşkanı, SSK ve BAĞ-KUR emeklisi aylıklarına yüzde 5 ek bir zam yaptı ama bu insanları mutlu etmekten daha çok üzdü ve kahretti. Çünkü geçinemeyen, yaşayamayan emeklilerimiz var ve bir parça daha artırdı ve bunu büyük bir fedakarlık gibi veriyor beyefendi. Bir kez daha söylüyorum: Kimin parasını kime veriyorsun? Cumhurbaşkanı; sen sarayında dakikada 23 bin lirayı harcıyorsun ve üzülerek söylüyorum ki; saray 27 saniyede bir emekli maaşı -10 bin lira- harcıyor. Daha bir açıklama yok, en düşük emekli aylığı ne kadar? Hâlâ 10 bin lira gözüküyor. Ben bu zalimlere buradan seslenmek isterim; emekliyi, işçiyi, bu halkı düşünmeyen bu iktidara, sarayın başındaki şahsa söylemek isterim: 10 bin lirayla bir emeklinin, bir ailenin geçinebileceğine inanıyor musunuz? Hemen ardından Genel Başkanımızın yaptığı çağrıyı buradan bir kez de CHP Grubu olarak bizler yapıyoruz: En düşük emekli maaşı bir asgari ücret olsun. Eğer bir parça vicdanınız, bir parça utanmanız, bir parça sokaktan bilginiz varsa, emeklinin mutfağından, dolabından, cebinden, bilginiz, ilginiz varsa bunu yaparsınız. Emekli yaşayamıyor. Bakın, az önce size bir rakam verdim, 27 saniyede sarayımız bir emekli maaşı harcıyor. Peki, emekli 27 saniyede ne kadar harcıyor? İşte bu kadar harcıyor: 10 kuruş, böyle bir para da yok bugün... Utanç duyuyoruz, üzülüyoruz, kahroluyoruz ve isteklerimiz olmazsa emeklilerle birlikte Türkiye'nin her yerinde sokaklarda olacağız. Ekmek için, insanların, geçinebilmek için, maaşta adalet için bunu yapacağız.”
‘TÜİK İNSANLARIN MUTFAĞINI, DOLABINI, CEBİNİ DOLANDIRIYOR’
TÜİK’in gerçek verileri paylaşmamasını eleştiren CHP’li Başarır, şöyle devam etti:
“TÜİK yüzde 64.77 olarak açıkladığı enflasyonun yüzde 129 olduğunu açıklasa belki bugün bunları konuşacaktık. Ama maalesef ki TÜİK sarayın esaretinde, TÜİK'in kalemi ve bilgileri, bilgisayar klavyesi Recep Tayyip Erdoğan'ın elinde arkadaşlar. Saray ne emrederse TÜİK onu açıklıyor. TÜİK insanların mutfağını, dolabını, cebini dolandırıyor; emekliye, memura, işçiye bir anlamda mutfağına darbe yapıyor ve bunu sarayın talimatıyla yapıyor. Ben buradan sormak isterim: Bugün tüm veriler, tüm araştırmalar, tüm açıklamalar TÜİK dışında enflasyonun yüzde 130 civarında olduğunu gösterirken, yüzde 64 enflasyon açıklamak vicdansızlık değil mi? Milyonların, emeklinin, işçinin ahı var TÜİK'in üzerinde. Lütfen bağımsız bir kurum olarak gerçek verileri vermesi gereken bu kurumdan saray karanlık, zalim ellerini çeksin. Bugün enflasyon yüzde 130'dur. Eğer bugün emekli 20 bin lira maaş alamıyorsa, asgari ücret bu haldeyse, memur maaşları bu haldeyse bunun tek sorumlusu TÜİK'in açıkladığı sahte verilerdir. Bu utançtan hepimiz kurtulmak istiyoruz ama maalesef ki Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denilen bu ucube yapı, ülkedeki Merkez Bankası'ndan TÜİK'e kadar tüm birimleri tek adama bağladı; enflasyonu bile beyefendi sabah uyandığı zaman kahvesini içerken yazıp TÜİK'e veriyor ve öyle geliyor.”
‘EVLATLARIRMIZ SİMİT ALAMIYORUM DİYE HAYKIRIYOR’
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yıllar önce çay simit hesabı yaptığına işaret eden CHP’li Başarır; şunları ifade etti:
“Bugün Türkiye ne noktada? Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili, Genel Başkanı, milletvekilleri söylemiyor, bir evladımız söylüyor: ‘Ben buradan ülkeme haykırıyorum, ne olur simit fiyatını artık düşürün. Kantinlerde simit fiyatları daha pahalı. Ben öğleden önce kahvaltı yapmadan okula gidiyorum. Geliyorum okula kantinden bir şey almak istiyorum, hayallerim kırılarak geri dönüyorum. Benim harçlığım 20 lira, yetmiyor hiçbir şeye. Yani öğlen bir simit almaya zor yetiyor.’ Erdoğan’a sesleniyorum; Sen bir başbakan adayıyken bu hesabı yapıyordun, milyonlara sesleniyordu. Şimdi benim çocuklarım, senin torunların kadar bir evladımız sana haykırıyor, ‘Simit alamıyorum’ diyor, ‘Kahvaltı yapamıyorum’ diyor, ‘Karnımı doyuramıyorum’ diyor. Hiç üzülmüyor musun Erdoğan?.. Bizi dinlemiyorsan bu çocukları dinle. Gerçekten ülkede inanılmaz bir sıkıntı, inanılmaz bir sefalet, -yoksulluk demiyorum- yoksunluk var arkadaşlar.
‘MERKEZ BANKASI’NDA BEŞ YILDA BEŞ BAŞKAN DEĞİŞTİ’
Merkez Bankası’yla ilgili tartışmalara değinen Başarır; Türkiye’de bağımsız bir kurum kalmadığına işaret etti. CHP’li Başarır, şunları ifade etti:
“Hafize Gaye Erkan ile ilgili iddialar var. Ben magazin boyutuyla ilgili konuşmak istemiyorum. Bunlar apayrı şeyler, bizim işimiz değil ama gerçekten parayı yöneten, parayı yönetmesi gereken, enflasyonu, maaşları belirlemesi gereken en önemli kurumdaki kişi bu şekilde tartışılıyorsa bir açıklama yapmak gerekmiyor mu? Biz şeffafça bilmek istiyoruz, sorun nedir? Yollamak mı istiyorsunuz? Biz buna alıştık. Bakın size şunu söyleyeyim: 2018'deki bu sistemle görev süreleri 5 yıldan 4 yıla düşürüldü ve istediği zaman görevden alabileceği bir durum yaratıldı Cumhurbaşkanının. Arkadaşlar 1930'dan 2018'e kadar 88 yılda 21 başkan değişirken, son 5 yılda 5 başkan değişmiş. Yani Merkez Bankası, Recep Tayyip Erdoğan'ın oyuncağı haline gelmiş; istediğini atıyor, istediğini görevden alıyor, görevden almadan da yıpratmaya başlıyorlar. Sorun nerede? 11 aylık çocuğunda ya da babasında; ben bunları konuşmayı bile utanç meselesi olarak görüyorum. Ama ortada bir sorun var, birileri bu kurumu ve bu kurumun başındaki kişiyi yıpratıyor ve buna seyirci kalan bir Cumhurbaşkanı var. Görüyoruz ki yine değiştirecek çünkü sorun Merkez Bankası'nda ya da sorun kişilerde değil, sorun bu ucube sistemde; bu ülkedeki tüm kurumları, bağımsız kurumları tek adama bağlayıp keyfi bir şekilde yönetilen bu sistemde.”
‘VARLIK FONU RAPORLARI NEDEN HALA MECLİS’E GELMEDİ?’
Türkiye Varlık Fonu’yla ilgili denetim raporlarının TBMM’ye gelmemesini eleştiren Başarır, şunları ifade etti:
“Kasım 2016'da Binali Yıldırım, Mehmet Bostan'ı Varlık Fonu'nun başkanı olarak atamıştı ve 2017'de görevden alınmıştı. Türkiye Varlık Fonu'nun ilk başkanı Mehmet Bostan ve Mineks Uluslararası Sermaye ve Yatırım Danışmanlığı firmasının Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Göktuna kayıp 25 milyon dolardan dolayı tutuklanmıştı. İfadelerine baktığımız zaman, ‘Biz 75 milyar dolar ya da 25 milyar dolar para getirecektik, Başbakanlık örtülü ödenekten 25 milyon dolar bize para verildi ama para da gelmedi, bu parayı da iade etmedik’ demişlerdi. Şimdi üzülerek söylüyorum ki, Varlık Fonu ile ilgili raporlar ve 25 milyon dolar hâlâ Meclis'e gelmedi. Ben buradan Binali Yıldırım'a ve ağabeyi Recep Tayyip Erdoğan'a soruyorum: 25 milyon dolar nerede? Bu raporlar nerede? Gerçekten örtülü ödenekten 25 milyon dolar iş takibi için rüşvet gibi verilmiş mi? Verilmişse o Binali Yıldırım niye oturuyor, bugün dokunulmazlığı yok? Yolsuzluğun olağan hale geldiği, yolsuzluğun sorgulanmadığı, yolsuzluğun Meclis'te Sayıştay raporlarıyla bile önümüze gelmediği bu dönemde Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanı çıksın; Varlık Fonu'nun 25 milyon doları nerede?”
‘SAPLA SAMANI KARIŞTIRMAMAK LAZIM’
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in bildiriye imza atmayan CHP’nin NATO oylamasında evet oyu kullanmasına ilişkin eleştirilerinin anımsatılması üzerine Başarır, şunları ifade etti:
“Şimdi sapla samanı karıştırmamak lazım. O günkü bildiriyle bu oylar var, burada bir tutarsızlık yok. Ama terörle ilgili bir bildiriyi, yani sıfır terörle bu ülkeyi alan bir iktidarın, ülkeyi bu hale getiren; ayda 33 evlatlarımızı şehit verir duruma geldik. İktidarın o bildirisine imzalamamanın, uluslararası bir tavırla kıyaslanmasını anlamıyorum. Sapla samanı karıştırmamak lazım.”
26.12.2024
26.12.2024
26.12.2024
26.12.2024