17.03.2015

17 Mart 2015 tarihli TBMM Grup Konuşması

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN 17.03.2015 TARİHİNDE GRUP GENEL KURULU TOPLANTISINDA YAPTIĞI KONUŞMA

Genel Başkan Kılıçdaroğlu CHP TBMM Grup toplantısında seçmenlere, “Kütükte kayıtlarınızı kontrol edin,” gençlere de, “Bu iktidar sizin iktidarınız değildir. Bu iktidar kendi çocuklarına işveren bir iktidardır” diye seslendi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Buradan bütün işsiz gençlere, 5 milyon 690 bin işsiz gence sesleniyorum. Bu iktidar, senin iktidarın değildir. Bu iktidar, senin sorunlarını çözmek için yola koyulan bir iktidar değildir. Bu iktidar, kendi çocuklarına iş veren bir iktidardır” dedi.

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, CHP grup toplantısında, seçmen kütüklerinin yayımlandığını hatırlatarak, vatandaşlardan kayıtları kontrol etmelerini  ve kaydı olmayanların da kayıtlarını  yaptırmalarını istedi.  “Zaman geçti, bakamadık” diye gerekçe üretilmemesi gerektiğini belirten  Kılıçdaroğlu, vatandaşlara “Lütfen seçmen kayıtlarımıza bakalım” diye seslendi.

Genel Başkan Kılıçdaroğlu Türkiye’nin iyi yönetilmediğini belirterek, tırmanan işsizliğe dikkat çekti ve İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü için yapılan seçim sonucuna saygı istedi, “Bunlar yalan söyleme konusunda müthiş ustalar, kimse ellerine su dökemez yalan söyleme konusunda” dedi.

-“İstanbul Üniversitesi’nde rektörlük seçimleri yapıldı, Raşit Tükel en yüksek oyu aldı. Hep demokrasi’ diyorlar ya,  ‘hep sandık’ diyorlar ya, ‘milli irade’ diyorlar ya,  bakalım şimdi milli iradeye ne kadar saygı gösterecekler? Raşit Tükel’i rektör olarak atayacaklar mı atamayacaklar mı göreceğiz”

-”Demokrasiye inanıyorsanız sandığın gereğini yapın. İstanbul Üniversitesi’nde görev yapan öğretim üyelerinin iradelerine saygı gösterin”

-“Türkiye iyi yönetilmiyor. Yaşanan sorunlar bunu çok açık bir şekilde ortaya koyuyor. TÜİK’in rakamlarına göre işsizlik oranı 10,9’a çıktı. 1994’te ekonomik kriz yaşanırken işsizlik oranı yüzde 8,1, “2001’deki ekonomik krizde ise  işsizlik oranı yüzde 8,3’tü.  Her şeyin çok iyiye gittiğini, Türkiye’nin kabına sığmadığını söyledikleri bu dönemde işsizlik bütün kriz dönemlerini aştı.”

-“Gençler işsiz ama onların gençleri, çocukları işsiz değil.”

-“Buradan bütün işsiz gençlere sesleniyorum. 5 milyon 690 bin işsiz gence sesleniyorum. Bu iktidar, senin iktidarın değildir. Bu iktidar, senin sorunlarını çözmek için yola koyulan bir iktidar değildir. Bu iktidar, kendi çocuklarına iş veren bir iktidardır. O nedenle görüşünü değiştir, dünyaya bakışını değiştir. Senin için iktidar CHPiktidarıdır.”

-”Kendi ülkesindekilere iş bulmuş, şimdi yabancılara iş verecek”

CHP Lideri Kılıçdaroğlu Devleti şirket olarak gören Erdoğan’ı kınadı ve Gazi Mustafa Kemal için camilerde rahmet-mevlit okutulmamasının büyük bir eksiklik olduğunu söyledi, “O, ben bu ülke için canımı veririm diyen biri” dedi.

-”Devleti şirket gibi yöneteceğiz’ diyor. Çünkü, hukuk nedir bilmiyorlar, hukukun üstünlüğü nedir bilmiyorlar, devlet tecrübesi nedir bilmiyorlar, devlet nedir bilmiyorlar. ‘Ben devleti şirket gibi yöneteceğim, istediğimi gibi yönetirim’ diyor. Şu soruyu soruyorum, Türkiye Cumhuriyeti sizin babanızın çiftliği mi, siz şirket gibi yöneteceksiniz?”

-“Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşları, senin müşterin mi sen oturup burayı çiftlik gibi yöneteceksin? Türkiye Cumhuriyeti’ni şirket gibi yönettikleri için fabrikaları, tarlaları, arazileri hepsini yandaşlarına haraç mezat peşkeş çektiler.”

-“ Aslında bir itirafta bulundular. Biz bugüne kadar devleti, şirket gibi yönetiyorduk, istediğimize istediğimiz malı satıyorduk, istediğimizi cezalandırıyorduk, istediğimizi göz altına alıyorduk, istediğimiz adamı hiç sınava girmeden, devlet memuru yapıyorduk. Şirket gibi yönetiyorlardı, itiraf ettiler.”

-“Türkiye Cumhuriyetini şirket gibi yönettikleri için devletin kasalarını, çocuklarının yatak odalarına taşıdılar. Biz bunları bilmiyor muyuz? Türkiye Cumhuriyetini şirket gibi yönettikleri için, vatandaşları müşteri, personeli de devlet memurlarını da kendi personeli olarak görmeye başladılar.”

-“Vatandaş 4 yıl süreyle devleti yönetme yetkisi verir, “devlet ol” demez”

- “Dolar, yükseldi. Kim karlı? İsviçre’deki bankalarda parası olanlar karlı. Kim karlı? Bakanların, çocuklarının yatak odalarındaki dolar, o dolarları bulunduranlar karlı”

-“”Diyorlar, ‘faiz lobisi’. Lobinin başkanı sensin zaten. Şirketin başkanı sen değil misin?”

-“”Hiç, ‘vatandaşın kredi kartı borcu dolayısıyla uygulanan faiz yüksek’ diyen oldu mu? Hükümetten böyle bir laf eden oldu mu? Karşı çıkan oldu mu?”

CHP Lideri Kılıçdaroğlu tarihi bir belgeyi açıkladı ve Atatürk’ün İnönü’ye gönderdiği yazıda, “Ben icab ettiği zaman, en büyük hediyem olmak üzere Türk milletine canımı vereceğim” dediğini belirtti.

Kemal Kılıçdaroğlu, 77 milyona, “Ülke gestapo mantığıyla, muhaberat devleti gibi yönetiliyor. Her vatandaşın özel yaşamı mercek altına alınıyor ve o vatandaş fişleniyor, sen bunun hesabını 7 Haziran’da sormak zorundasın sevgili yurttaşım” diye seslendi.

Kılıçdaroğlu, Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’nün mahkemeye “Kurumumuzda mahkemede tarafından talep edilen ve davaya konu edilen Atatürk Orman Çiftliği’ne ilişkin herhangi bir vasiyetname bulunmamaktadır” diye  yazı yazdığını belirterek, Atatürk’ün çiftiliği Hazine’ye bağışladığına dair yazıyı gösterdi.

-“Bu yazının Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’nde var. Trabzon’dan 11 Haziran 1937 tarihinde Başbakanlığa yazılan yazıda, çiftliğin Hazine’ye hibe edildiği yazılı. İkinci sayfada arazinin nasıl kullanılması gerektiği kayıtlı. 12 Haziran’da ise Başbakan İsmet İnönü  Atatürk’e bir teşekkür, şükran telgrafı çekiyor”

- “Hakan Fidan aday adaylığı için istifa etti, hatta temayül yoklamasına girdi, ‘ben tekrar dönmek istiyorum’ dedikten sonra görevinin başına geliyorsa orada ‘dur’ deriz.  Siyasal kimliğin ortaya çıktıktan, eğilim yoklamasına girdikten, AKP Ankara İl Başkanlığı’nı ziyaret ettikten sonra, o göreve ahlaken dönemezsin, dönmemelisin.”

-“Sen o kurumu yıpratıyorsun. O kurumun özel bir yasası var, 5 yıl süre dolmadan görevinden ayrılanlar, 5 yıl geçmeden tekrar görevine dönemiyorlar. Sayın Davutoğlu’na açık net çağrı yapıyorum; Sayın Hakan Fidan ne zaman MİT’e atandı, 5 yılı doldu mu dolmadı mı? Bunu açıklasın. Eğer o kuruma saygı duyuyorsa o açıklamayı yapmak zorunda. “

-“Geçtiğimiz hafta grup toplantısında gazetecilere Başbakan Davutoğlu’na “Bu ülkenin 77 milyon yurttaşı fişlendi mi fişlenmedi mi sorusunu sorun” dedim, ancak bu soruyu hiçbir gazetecinin sormadığını öğrendim”

-”Bana  her türlü soru soruluyor. Artık bu ülkede Davutoğlu’na adam gibi soru sorma cesaretine sahip gazeteciler istiyorum”

-“Elimde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu’nda bir savcı tarafından düzenlenen bir iddianame var. iddianamenin mağduru  Erdoğan ve ailesi…”

-“Biz fişlendiğimizi zaten biliyorduk da 77 milyon niye fişleniyor onu merak ediyoruz. Hadi biz siyasetçiyiz, taksi şoförünü, işadamını, sanayiciyi niye fişliyorsun sen? 77 milyonu fişliyorlar. Neye dayanarak fişliyorlar?”

-“Özel hayat fişleniyor. Bu fişlemelerden Erdoağan’ın haberi var mıydı? Tabii ki vardı. Bu fişlemeler dolayısıyla dönemin başbakanlarına servis yapılıyor muydu? Elbette yapılıyordu. Her türlü bilgi veriliyordu.”

-”Bazı polisler gitmişler Erdoğan’la ve ailesiyle ilgili bilgi toplamışlar. Ne zaman oluyor? 17-25 Aralık’tan sonra. Ondan önce çok iyiler. Al takke ver külah her şey çok iyi gidiyordu. Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’ndeki bilgileri de çok iyi kullandıklarını biliyoruz, oradan bazı dosyaların AKP Genel Merkezi’ne de gittiğini çok iyi biliyoruz. Ama size sözüm söz, CHP iktidarında benim başbakanlığımda bu tür pespayelikler asla ve asla olmayacaktır. “

-“1994’te bir kanun çıktı, bu tür fişlemelerin tamamen kaldırılmasıyla ilgili. Hiçbirisi kaldırılmamış, hepsi duruyor. Siz kalkar vatandaşların özel hayatıyla ilgili bilgileri toplarsanız, anayasayı ihlal etmiş olursunuz. Ben o savcıya sormak istiyorum; sevgili savcı senin yeni mi aklın başına geldi. Erdoğan olunca mı davayı açıyorsun. Peki 77 milyon insanın hakkını kim koruyacak. Bizi bütün dünyaya rezil ettiniz siz.”

-“ Davutoğlu’na söylüyorum; şimdi konuş bakalım, gazeteciler sormadı. Şimdi ben söylüyorum, sen de dinliyorsun. Şimdi çık şu sorunun cevabını ver: 77 milyon yurttaşın özel bilgilerini sen ne yapacaksın. Benim özel hayatımı merak ediyorsan gel ben sana anlatayım, bence hiçbir sakıncası yok. Ama sen vatandaşın özel hayatından ne istiyorsun?”

-“Devleti şirket gibi yönetirseniz geldiğiniz nokta budur. Her şeyi satarsanız, vatandaşın özel hayatını da. Sonunda ne olur? ‘Eden bulur.’ Erdoğan olmasa biz bunları nereden öğrenecektik.”

Önümüzdeki hafta emeklilerle ilgili projelerini açıklayacağını duyuran Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ailesi ile Antalya’dan geldiği belirtilen 3 aylık Noyan Çınar isimli bebeği de grup salonunda severek fotoğraf çektirdi.